Arkadaşları ile birlikte Pazar günü sabaha karşı 4 sularında sahur yemeğinden sonra camiye giderken yolda arabasıyla karşılaştıkları El Salvadorlu Martinez Torres tarafından öldürülen Nabra Hassanen’in cenazesine yaklaşık 5 bin kişi katıldı.
Çarşamba günü Virginia’daki All Dulles Area Muslim Society (ADAMS) merkezi camiinde öğle namazına müteakip Nabra’nın cenaze namazı kılındı. Cenazeye Washington başta olmak üzere çevre eyalet ve şehirlerden çok sayıda müslüman katıldı.
Cenaze öncesi kısa bir konuşma yapan Adams Center Camii imamı Muhammed Magid, Nabra’nın tüm çevresi ve Müslüman cemaat içerisinde çok sevilen bir genç olduğunu anlattı ve kendisinin şehit olduğunu söyledi.
Amerikan basını da cenaze törenine büyük ilgi gösterdi. Önde gelen TV kanalları tören esnasında canlı yayınlar yaptı. Cenazeden birgün önce de başkent Washington’da Dupont Meydanı’nda Nabra Hassanen için bir anma töreni düzenlendi. Meydanda toplananlar mumlar yakıp dua ettiler ve Amerika’da yaşayan Müslümanların can güvenliği ile ilgili pankartlar açtılar.
Polis Nabra’nın öldürülmesi ile ilgili yaptığı son açıklamada eldekiler bulgular ile genç kızın öldürülmesinin Müslümanlara karşı bir nefret suçu olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını ancak yeni bulguların ortaya çıkması halinde sanık ile ilgili suçlamanın değişebileceğini söyledi.
Cinayetin nefret suçu kapsamında değerlendirilmemesi, Amerika’nın dört bir yanındaki Müslüman örgüt ve gruplar tarafından tepki ile karşılanıyor. Amerika’da yaşayan Müslümanlar, saldırgan Torres’in Nabra’ya türbanı olduğu ve Müslüman olduğunu anladığı için saldırdığını söylüyorlar. Polis ise saldırının kızlar ile o esnada araç kullanmakta olan saldırgan Torres arasında geçen bir yol verme atışmasından dolayı olduğunu belirtiyor.
Nabra’nın babası Mahmud Hassanen ise kızının öldürülmesinin sebebiyle ilgilenmediğini, kızını kaybetmenin kendisi için çok büyük bir acı olduğunu söyledi. Basın açıklaması esnasında gözyaşlarını tutamayan Hassanen “Hepimiz insanız ve birbirimizi sevmek zorundayız. Ben 17 yaşındaki kızımı kaybettim ve bu acıyı Hristiyan, Yahudi, hispanik ya da her neyse kimsenin yaşamasını istemem” dedi.
Saldırgan Martinez Torres’in ilk duruşması pazartesi günü yapıldı. Torres ilk duruşmaya cezaevinden video konferans yöntemi ile katıldı. Torres’in avukatları basına açıklama yapmayı reddederken Torres’in de işlediği cinayet ile ilgili pişman olduğunu söylememesi dikkat çekti.