Ukrayna’da iç savaş devam ederken, Rusya’nın İkinci Dünya Savaşı’nı çağrıştıran propagandası mantık sınırlarını aşmaya başladı. Moskova, Ukrayna hükümet liderlerini “Nazi” ve “faşist” olmakla suçluyor. Kiev’de açılan yeni bir restoran, Rusya’nın kullandığı söylemler ve izlediği savaş siyasetiyle dalga geçiyor. Amerika’nın Sesi’nden Daniel Schearf “Karatel” yani “Cezalandırıcı” adlı restoranı ziyaret etti.
Garson, Cezalandırıcı anlamına gelen Karatel adlı lokantaya gelen müşterileri “Zafer milletin” tezahüratıyla karşılıyor.
Kiev’deki mekan, Ukrayna’daki devrimi faşist hareketi olarak tanımlayan Rusya’yla dalga geçiyor.
Restoran sahibi Eugene Vasyliev, alaycı ve neşeli bir ortam yaratmak istediğini söylüyor: “Propagandanın saçmalığını anlatarak, müşterilere bu söylemlerin tamamen yalandan ibaret olduğunu gösteriyoruz.”
Rusya devlet televizyonu, Kiev’deki hükümete cunta adını verdiği için, restoranın menüsüne “Çok Yaşa Cunta” adı verilmiş.
Menüdeki patatesli “Minsk Anlaşması”, Ukrayna krizini sonlandırmada başarısız olan siyasi görüşmelerle alay ediyor.
“Izgara ayrılıkçı” gibi bazı yemekler lezzet sınırlarını zorlasa da, Kievli girişimci Yulia restoranın konseptini beğenmiş.
Yulia, “Savaş olması, sığınaklara kapanıp olacakları beklememiz gerektiği anlamına gelmiyor” diyor.
Öte yandan Rusya, Ukrayna’da Azov Tugayı gibi bazı askeri birliklerin faşist eğilimler göstermesinden yararlanıyor.
Siyaset bilimci Vladislav Gryneviç, Rusya’nın Sovyet tarzı proganda yöntemleri kullandığını söylüyor.
Uzman, her iki tarafın da hakaretler kullanmasının barışı zorlaştırabileceğine dikkati çekiyor: “Tekrar birlik olduğumuzda- ki bu bir gün gerçekleşecek- uzlaşmamız gerekecek. Dolayısıyla bugün birbirimizi ne kadar az yaralarsak, ilerde birlikte yaşamamız o kadar kolay olur.”
Peter Pomerantsev, Kremlin propagandasını konu alan “Hiçbir Şey Doğru Değil ve Herşey Mümkün” adlı kitabın yazarı.
Komedinin güçlü bir karşı propaganda aracı olduğunu hatırlatan Pomerantsev, Rusya gibi “Neo-otoriter” devletlerin de bu aracı kullandığını söylüyor: “Kremlin’in propagandasının hiciv içerdiğini görüyoruz. Çok alaycı bir üslup kullanılıyor. Ne zaman alay ettiklerini, ne zaman ciddi olduklarını anlamak çok zor. Her şey alaycı bir gülümsemeyle yapılıyor. Dolayısıyla, mizahın tek başına sihirli bir kurşun olacağını düşünmüyorum.”
Pomerantsev, etkili karşı propaganda yapmanın tek yolunun toplumun güvenini kazanmak ve gerçeğe dayalı söyleme geri dönmek olduğunu söylüyor.
Ekonomilerle toplumların doğru bilgiyle yeşerdiğine inanan Pomerantsev, yanlış bilgilendirme yapılan toplumların karanlığa mahkum olduğunu söylüyor.