Duruşmaya kısa bir ara verildi. Ara sonrası duruşma 14:00'a kadar devam edecek.
Rıza Sarraf, bugün de şema çizerek gıda ticareti işlemlerini anlatmaya devam etti.
Sarraf’ın anlatımına göre işlemler şu şekilde yapılıyordu:
- “İran’dan TÜPRAŞ’a petrol, BOTAŞ’a doğalgaz satışı yapılıyordu.”
- “TÜPRAŞ ve BOTAŞ ödemeleri Halkbank’taki İran ulusal petrol şirketinin hesabına yatırıyordu.”
- “Bu para daha sonra Halkbank’tan İran petrol şirketinin İran’daki hesabına gönderiliyordu.”
- “Aynı para bir sonraki işlemde İran’daki bankanın aracı kurumuna aktarılıyordu.”
- “Aracı kurum da bir paravan şirkete aktarıyordu.”
- “Aynı paravan şirket parayı Sarraf’ın Türkiye’de kurduğu şirketin Halkbank’taki hesabına gıda siparişi verilmiş gibi gönderiyordu.”
- “Halbank’a geri gelen para, buradan Sarraf’ın Dubai’de açtığı bir diğer paravan şirketin hesaplarına aktarılıyordu ve sanki oradan gıda alınmış gibi gösteriliyordu.”
Sarraf, sanık Mehmet Hakan Atilla’nın lehine yorumlanabilecek ifadeler veriyor.
Dün, “Atilla’ya rüşvet vermedim o da benden rüşvet istemedi” diyen Sarraf bugün de Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Atilla’nın bazı konuları bilmediğine dair şunları söyledi:
“ABD altın ticaretine engeller getirmeye başlayınca gıda ticaretine yöneldik. Ben gıda ticareti yapmadım, sadece ‘yapmış gibi gösterdim’. Atilla’nın bu işlemlerin gerçek gıda ticareti olmadığından haberi yoktu. Süleyman Aslan ise biliyordu.”
Savcılık jüriye, bu noktada, Sarraf ile yardımcısı Abdullah Habbani’nin bu konuyu konuştuğu bir telefon konuşmasını dinletti.
Bu telefon konuşmasında Sarraf, Habbani’ye “Atilla’nın işlerine ‘taş koyduğunu’ ancak Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın Atilla’yı arayarak “bu işlemleri yapacaksın” diye talimat verdiğini anlatıyor.