Almanya’da yaşayan genç kuşak Türkler’in, anne-babalarından daha muhafazakar bir çizgide yer almaya başladığı, bunun da Başbakan Angela Merkel’in Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) ile Hristiyan Sosyal Birlik Partisi’nin (CSU) oy potansiyelini yükselttiği iddia edildi.
Almanya’ya 1960’lı yıllarda işçi olarak giden Türk aileler çoğunlukla geleneksel olarak merkez solda yer alan Sosyal Demokrat Partisi’ni (SPD) destekliyordu.
Almanya’da yaşayan üç milyondan fazla Türk’ün yaklaşık 1 milyon 300 bini vatandaş ve oy kullanma hakkına sahip.
Karlsruhe kentinde CDU üyesi olan Rahşan Doğan, kendisi dahil birçok Türk’ün Almanya’da muhafazakar partileri tercih etme nedenini, bu partilerin “aile politikaları ve küçük işletmelere desteği” gibi çeşitli konulardaki duruşuna bağlıyor.
Reuters haber ajansına konuşan Doğan, “SPD genç Türkler’in tüm Almanlar’ın önemsediği konuları önemsediğini farkedemedi. Bunlar arasında, örneğin, güvenlik ve çete suçları da var. Bu konular, CDU/CSU’nun başlıca değindiği konular arasında” dedi. Doğan’a göre, “SPD, işçi haklarının Türkler için en önemli konuğu olduğu, geçmişteki dönemlere takılı kaldı.”
“Merkel’e oy vereceğini söyleyen Türkler’in oranı yüzde 50’nin üzerinde”
Muhafazakar düşünce kuruluşu Konrad Adenauer’in yaptığı bir araştırmanın sonuçlarına göre, 2015 yılında Merkel’e oy vereceğini söyleyen Almanya vatandaşı Türkler’in oranı yüzde 13 iken, bu oran iki yıl önce yüzde 53’e kadar yükseldi. Alman-Türkler arasında SPD’ye destek ise aynı yıllar içinde yüzde 50’den yüzde 13’e geriledi.
Araştırmayı yürüten uzman Viola Neu, Almanya’daki ilk kuşak Türkler’in kömür, kimyasal ve otomotiv endüstrilerinde çalışan işçiler olduğunu, bu nedenle de o dönemlerde SPD destekli sendikalara da bağlı olduklarını hatırlatıyor. Neu’na göre, “Yıllar içinde, üçüncü kuşak Türkler’in eğitim seviyesi yükseldi ve bugün Almanya’daki Türkler çoğunlukla bu sektörlerde çalışmıyor. Bu yüzden SPD’ye olan bağlılıkları da zamanla kayboldu.”
Almanya’da doğup büyüyen ve Merkel’in başbakanlık dönemine tanıklık eden Türkler, kendi toplulukları arasındaki bu değişime de öncülük ediyor.
Merkel’in merkezci çizgisi de Almanya’daki muhafazakar Türkler’e uygun geliyor.
Örneğin, SPD ve çevreci partilerin öne sürdüğü ve Merkel’in liderliğinde yürürlüğe koyulan asgari ücrette değişiklik ve çifte vatandaşlık gibi yasalardan da Almanya’da en fazla yararlanan azınlık grup Türkler oldu.
Almanya Entegrasyon ve Göç Araştırmaları Merkezi’nden uzman (DeZIM) Sabrina J. Mayer, “CDU’nun aynı zamanda aile ve dine odaklanması, küçük işletmeleri desteklemesi ve kürtaj yasalarını katılaştırması da çoğunlukla aile büyüklerinden daha muhafazakar olan genç Türkler’in de tercihlerinde etkili oldu” diyor.
“Bu nedenle muhafazakarların Türkler’in arasında oyların büyük bir bölümünü kazanması gerçekten mümkün” diyen Mayer’e göre bu durum, birçok kanaldan oy kaybeden SPD için de Eylül ayında düzenlenecek seçimler açısından önemli bir sorun teşkil ediyor.