ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Moskova’yı seçimler konusunda eleştirirken Moskova'da sonuçları protesto eden ve Putin’in çekilmesini isteyen en az 250 gösterici gözaltına alındı.
Göstericilerin çoğu, Pazartesi akşamı Moskova’da binlerce kişinin katıldığı yürüyüş sırasında gözaltına alındı. Önde gelen bir muhalefet lideri gösteri sırasında polise karşı geldiği için 15 gün hapse mahkum edildi.
Salı günü de 120 gösterici daha St. Petersburg’da düzenlenen benzer gösteride tutuklandı.
Fransız Haber Ajansı bir güvenlik yetkilisine dayanarak Rus İçişleri Bakanlığı birliklerinin yeni gösterileri önlemek için Moskova’ya sevkedildiğini bildirdi.
Bu arada ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Putin’in partisinin büyük ölçüde oy kaybettiği ancak çok az farkla çoğunluğu koruduğu parlamento seçimleri konusunda ciddi kaygıları olduğunu söyledi. Clinton seçimin özgür ve adil olmadığını vurguladı.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı AGİT gözlemcileri, Başbakan Vladimir Putin’in partisini kayıran çeşitli usulsüzlükler saptadıklarını bildiriyor. Gözlemciler oy sayımında hile yapıldığını, sahte oy pusulalarının seçim sandıklarına doldurulduğunu öne sürüyor.
Rusya Cumhurbaşkanı Dmitri Medvedev ise seçimlerin “dürüst, adil ve demokratik” olduğunu savundu.
Başbakan Putin’in Birleşik Rusya Partisi parlamentonun alt kanadı olan 450 sandalyeli Duma’da 238 sandalye elde edebildi. 2007 seçimlerinde Birleşik Rusya Partisi, 450 sandalyeden 315’ini kazanmıştı.
Seçimde komünistlerle Liberal Demokratlar ve Adil Rusya partileri oylarını büyük ölçüde arttırdı.
Dört yıl önce oyların yüzde 12’sini toplayan Genadi Yuganov’un Komünist Partisi bu yılki seçimlerde yüzde 20 oranında oyla ikinci sıraya çıktı.
Rus uzmanlar son haftalarda zenginlerle yoksullar arasındaki uçurumun daha da açılması ve yolsuzluk suçlamaları nedeniyle Birleşik Rusya Partisi’ne gösterilen halk desteğinde önemli ölçüde düşüş yaşanacağını tahmin etmişti.
Putin yaptığı açıklamada seçmenlerin Birleşik Rusya’yı ülkenin lider siyasi gücü olarak belirlediğini, sonuçların ülkenin istikrarlı kalkınmasının garantisi olduğunu öne sürdü.