Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arasında NATO zirvesi sırasında yapılan baş başa görüşme, iki ülke arasındaki tansiyonun düşmesine katkı sağladı. Fransa Dışişleri Bakanı Jean Yves le Drian, Türkiye ile uzun süredir yaşanan tansiyonda "barışçı" bir sürece girilmesinden ve en azından "sözlü ateşkes" sağlanmasından memnuniyet duyduklarını açıkladı.
Fransız haber kanalı BFM TV'ye konuk olan Le Drian, Macron ve Erdoğan'ın, aylarca süren gerilimin ardından Pazartesi günü Brüksel'de "barışçı bir atmosferde" bir araya geldiğini ve özellikle Libya ve Suriye konusunda "birlikte çalışmak" için önemli adımlar atıldığını bildirdi.
Erdoğan-Macron görüşmesinin bir bölümüne katıldığını belirten Le Drian, "Uzun süredir görüşme olmuyordu. Bu yeni. Üslup farklıydı. Sözlü ateşkes dönemi gibi bir durum yaşıyorduk bu bitti. Bu hiç fena değil ama yeterli de değil. İlişkilerimiz bir çeşit nekahet döneminde. Sözlü ateşkes eylem anlamına gelmiyor. Libya ve Suriye konusunda açılımlar sağlandı. Ancak Doğu Akdeniz'de ve Kıbrıs gibi hassas konularda harekete geçmesini bekliyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerinden çok, fiilen değişip değişmediğini de göreceğiz. Elbette bütün bunların çatışmacı değil barışçı bir ortamda ilerlemesi daha iyi" diye konuştu.
"Türkiye'ye saldırı olursa yardımına koşacak mıyız?"
Erdoğan ve Macron, Libya'da bulunan ve sayıları 20 bin civarında tahmin edilen yabancı savaşçıların ve paralı askerlerin ülkeyi terketmesi için birlikte çalışmak istediklerini açıkladı. Fransız gazeteci Jean Jacques Bourdin'ın "Türkiye'ye bir saldırı olursa NATO'nun 5'inci maddesi gereği yardımına koşacak mıyız?" sorusuna da Le Drian şu yanıtı verdi:
"Eğer toprak bütünlüğüne bir saldırı olursa evet. Ama bu karşılıklı olmalı. NATO zirvesinde bu konularda bir açıklık getirildi. Türkiye ile ilgili de, zirve sonuç bildirgesinde demokratik değerler ve hukuka saygı ilkesine vurgu yapıldı. Mütetfikler arası askeri rekabet gibi üye ülkelerin birbirlerinin çıkarlarına ters düşen adımlar atması durumunda, oturup aramızda konuşma kararı aldık. Sanırım bu ileri doğru önemli bir adım."
Transatlantik ilişkiler
NATO zirvesinde ABD Başkanı Biden'ın "NATO'ya geri dönüş ve AB ile yakın ilişki" sözlerinin sözlerinin büyük önem taşıdığına işaret eden Le Drian, "Joe Biden, NATO ziyaretinde çok açık bir şekilde AB ile de dayanışma içinde olma arzusunu gündeme getirdi. Brüksel zirvesi NATO'yu yeniden canlandırdı. Joe Biden, Avrupa'yı askeri ve stratejik olarak Amerika'nın en önemli müttefiki olarak tanımladı. Hiçbir zaman bir ABD Başkanı'ndan bu kadar olumlu ve destek veren ifadeler duymadım. Tam tersine Trump 'Avrupa Çin'den beter' demişti. Bu anlamda çok önemli bir değişiklik" dedi.
"Çin G7'nin düşmanı değil"
Le Drian, NATO zirvesinin ardından Çin ile ilişkiler konusunda da, Çin'in G7'nin düşmanı olmadığını, "İklim, sağlık, çevre gibi konularda Çin'in partner, ekonomi ve teknoloji alanında rakip, demokrasi ve insan hakları modelini reddeden politik modeli ile karşıt bir ülke olduğunu" belirterek, Çin ile ilişkilerde bu üç nokta göz önünde bulundurularak, çeşitli yöntemlerin seçildiği bir ilişki biçimi geliştirilmesini" istedi.
Rusya ile diyalog
Rusya ile diyalog içinde konuşmaya devam edeceklerini de söyleyen Le Drian, "Rusya Avrupa'nın komşusu ve hep orada kalacak. Oradan taşınmayacak. Rusya'da otoriter bir sapma olduğu açık. O zaman bir taraftan Navalny'ye yapılanlar gibi konularda baskı yapmaya ve yaptırımlara devam etmek gerekir. ama diyaloğu da korumak gerekir" diye konuştu.
Le Drian, Ukrayna'nın NATO üyesi olması konusunda ise "somut koşullar henüz oluşmadığı için" şimdilik bu konunun gündemde olmadığını söyledi.