İngiltere’de herkes onu konuşuyor. Herkes, göçmen skandalıyla giden içişleri bakanının yerine bir göçmen bakan getirilmesinin ardında yatan ince anlamı çözmeye çalışmakla meşgul. Sacit Cavit, Theresa May hükümetinde zaten bakandı, Toplumlar ve Yerel Yönetimler Bakanı. Şimdi de İçişleri Bakanı oldu.
İngiltere İçişleri Bakanı Sacit Cavit, "Ben bizzat ikinci kuşak bir göçmenim. Tıpkı Karayipli Windrush Kuşağı gibi benim ailem de İngiliz Milletler Topluluğu üyesi olarak 1960’lı yıllarda geldi. Onlar da bu ülkeyi yeniden inşa etmek üzere çalıştılar ve ellerinden geleni yaptılar," şeklinde konuşuyor.
Babası Pakistan’dan çalışmaya İngiltere’ye geldiğinde henüz 17 yaşında bir köy delikanlısıymış Sacit Cavit’in. Çırçır fabrikasında iş bulmuş ama gözü daha kazançlı işlerdeymiş. Otobüs şoförlüğü işine geçince hayatını kurmuş ve çoluk çocuğa karışmış. Bir göçmenin oğlu olarak dünyaya gelen Sacit Cavit, kendisini içişleri bakanı yapan Windrush skandalı patlak verince geçmişi içinden geçirmeden edemediğini anlatıyor gazetecilere. “Ülkeyi terketmeleri istenen o kişilerden biri benim annem de olabilirdi, babam da, hatta ben bile olabilirdim” diyor.
Şimdi, kendisi gibi göçmenlerin sorunlarına eğilmek başlıca görevi. Polis teşkilatının da en üst makamında. Terörle mücadele de onun işi. Tıpkı Londra Belediye Başkanı Sadık Han gibi o da Pakistanlı Müslüman bir aileden. Hatta ilk bakan olduğunda Sadık Han ona “bir otobüs şoförünün oğlundan diğerine başarılar” şeklinde bir mesaj yollamış.
Lise çağında matematiği ve diğer dersleri zayıf olduğundan, öğretmenleri babasını okula çağırıp Sacit Cavit’i okuldan almasını ve mesela bir televizyon tamircisinin yanına çırak olarak vermesini tavsiye etmişler. Babası onca fedakarlığa rağmen oğlunun tembelliğine çok içerleyip karşısına alıp konuşunca Sacit Cavit değişmeye başlamış. Matematik çalışmaya, düzenli olarak Financial Times gazetesi okumaya, bankadan kredi alıp borsa oynamaya merak sarmış.
‘Okumaz bu çocuk’, denildiği liseden altıncılıkla mezun olup Exceter Üniversitesi, Ekonomi ve Politika Fakültesine kaydını yaptırmış Sacit Cavit. Para kazanma becerileri onu Ticaret Odası’ndaki yaz işine, mezun olduktan sonra da bankacılığa itmiş. 25 yaşında Amerika’daki Chase Manhattan Bank’a başkan yardımcısı, ardından Singapur’daki Deutsche Bank’a genel müdür olmuş.
Sacit Cavit’in politika merakı, Thatcher’ın son dönemlerinden kalma. Bir muhafazakar, ama parti içi muhalefetten çekinmeyen türden.
Genç ve özgüveni tam bir delikanlıyken Thatcher’ın son parti konuşmasında kur politikasına ilişkin fikirlerine itiraz eden kişi olarak kendini belli etmiş. Thatcher gibi bir lidere itiraz etmesi onun 20 yıl sonra aynı partiden milletvekili olmasını engellemedi. Bakanlık kariyeriyse önce Maliye, ardından Kültür ve Spor Bakanlıkları, daha sonra da Ticaret ve Yerel Yönetimler Bakanı olarak hızla ilerledi.
Şimdi de İçişleri Bakanı oldu. Hem de bir göçmen skandalıyla istifa eden bakanın yerine, bir göçmen ailenin oğlu olarak. İngiltere Polis Teşkilatının başında da artık o var. Sıklıkla İslamafobi şeklinde beliren göçmen sorunları ve İslami terör tehdidinin öne çıktığı İngiltere’nin terör karşıtı politikaları artık ondan sorulacak.
Pakistanlı bir şoför babanın oğlu İçişleri Bakanı Sacit Cavit olarak.
Şimdi herkes bu bilmeceyi çözmeye çalışıyor. Bir hafta önce göçmen çocuklarına kapıyı gösteren İngiltere, şimdi bir başka göçmen çocuğuna bunu sorunu çözme görevi vermiş oldu. Bakalım Sacit Cavit bu görevin altından kalkabilecek mi?
