AMERİKA'NIN SESİ - ANKARA - Türkiye'de son yıllarda LGBTI örgütlerine karşı yasaklayıcı bir tavır sergilendiği gözlenirken, bugün de öğrencilerle düzenlenen ODTÜ Onur Yürüyüşü polisin sert müdahalesine sahne oldu.
Ankara Valiliği'nin 2017 yılı Kasım ayındaki açıklamasıyla süresiz şekilde kent genelinde her türlü LGBTI etkinliği yasaklanmıştı. Buna karşı Ankara'daki KAOS-GL Derneği hukuki mücadele yürütürken, salgın gerekçe gösterilerek etkinlik yasakları devam ettirildi. Anayasal toplantı, gösteri ve yürüyüş hakkı ihlaline ilişkin yasal tartışmaya rağmen Ankara'da toplu eylemlere karşı izlenen sert tutumun bugün bir örneği daha yaşandı.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) içerisinde sadece LGBTI bireyler değil, bu bireyleri destekleyen öğrenciler tarafından düzenlenen Onur Yürüyüşü etkinliği planlanmıştı. ODTÜ Rektörlüğü ise, hafta içerisine öğrencilere bu etkinliğe izin vermeyeceğini bildirdi. Bunun üzerine Uluslararası Af Örgütü, yürüyüşe müdahale edilmemesi çağrısıyla yasağı gündeme taşıdı.
Yasak kararına rağmen ODTÜ'lü öğrencilerin bugün 10. Onur Yürüyüşü'nü düzenleme girişiminde bulunması üzerine, Rektör Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök yönetimindeki ODTÜ Rektörlüğü polis müdahalesine kapıyı açtı. Sabahtan itibaren ODTÜ Kampüsü girişinde çok sayıda çevik kuvvet ekibi ve TOMA'ların konumlandığı gözlendi. Polis gücü kampüse alınmasına karşın basın mensupları ve ODTÜ mezunlarına girişler yasaklandı.
Sosyal medya aracılığıyla kampüs içerisinde yaşananlar kamuoyuyla paylaşılırken, ODTÜ’lülerin yürüyüşe başlamasının ardından biber gazı ve plastik mermilerle sert polis müdahalesi oldu. Bazı öğrenciler gözaltına alındı. Öğrencilerin darp edilmesi ve ters kelepçeyle gözaltı yapılması sosyal medyada tepkiyle karşılandı. ODTÜ'lüler, LGBTİ+’ların hastane önünde darp edildiğini de iddia etti.
ODTÜ’lü öğrenciler ise, kampüsteki farklı yerlerde basın açıklaması okuyarak, sosyal medya üzerinden paylaştı. Açıklamada, ODTÜ Rektörü Kök "kayyum rektör" olarak eleştirildi. Açıklamada, nefret cinayetlerinde yaşamını yitiren LGBTİ+’ların isimleri okunarak anıldı, “Kayyumlar gidecek lubunyalar kalacak” sloganıyla tepki gösterildi.
