WASHINGTON —
Amerika dünyanın dört bir yanına sattığı otomobiller üretirken Japonya da aynı şeyi yapıyor. Amerikan çiftlikleri sığır ve domuz etini denizaşırı müşterilerine satıyor. Japonya ise elektronik tüketim araçlarını uzak ülkelere ihraç ediyor.
Bu her gün gerçekleşen uluslararası ticaretin sadece küçük bir bölümü.
Pasifik bölgesinin 12 ülkesi, gümrük tarifelerini indirerek ya da tümüyle kaldırarak ve yönetmelikleri kolaylaştırarak bu ticareti arttırma yolları arıyor.
Trans-Pasifik Ortaklığı Başkan Obama’nın Asya politikasının temel taşı ve gezisinin başlıca gündem maddesi.
Amerika Ticaret Bakanı Penny Pritzker, Obama yönetiminin ticaret anlaşmasına büyük öncelik verdiğini söylüyor:
“Asya-Pasifik bölgesinde pazarları Amerikan ihraç malları ve yatırımlarına açmak bir çok açıdan Amerika’da büyümeyi ve istihdamı arttırmaya yardımcı olacak.”
12 ülke dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 40’ını ve dünya ticaretinin yüzde 26’sını oluşturuyor. Ancak geniş çaplı bir anlaşmanın çok zor olması nedeniyle bazı ülkeler ikili anlaşmalar müzakere ediyor.
Avustralya bu ay Japon elektronik araçlarından aldığı gümrük vergisini azaltmayı kabul etti. Japonya da Avustralya’nın sığır ve domuz eti ihracatına uyguladığı gümrük tarifelerini indirdi.
Bu arada Amerika ve Japonya kendi aralarında bir anlaşmaya varmak için çetin görüşmeler yapıyor.
Amerika Ticaret Temsilcisi Michael Froman geçenlerde bu görüşmeleri şöyle tanımladı:
“Görüşmelerin çetin geçmesini bekliyorduk. Ve bu beklentimiz doğru çıktı.”
Amerika öncülüğündeki ticaret girişimi kısmen dünyanın ikinci büyük ekonomisi Çin’in hızla büyüdüğü bir dönemde Washington’un Asya’ya ilgisini sergilemeyi amaçlıyor. Çin’in yakında Amerika’nın yerini alarak dünyanın ekonomik lideri olması mümkün görünüyor.
Ama Çin ticaret görüşmelerine katılmıyor.
Washington’daki Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü uzmanı Barbara Kotschwar şu yorumu yapıyor:
“Başta birçok kişinin üzerinde konuştuğu korku, Çin’in soyutlanması olayıydı. Bence bu korku bir ölçüde azaldı. Amerika ile Çin’in ikili bir yatırım anlaşması müzakere etmeyi konuştuklarını görüyoruz.”
Ancak şimdilik Çin olmadan bile 12 Pasifik ülkesinin, ekonomilerini toplu olarak geliştirme yolları üzerinde anlaşmaya varmakta zorlandığı görülüyor.
Bu her gün gerçekleşen uluslararası ticaretin sadece küçük bir bölümü.
Pasifik bölgesinin 12 ülkesi, gümrük tarifelerini indirerek ya da tümüyle kaldırarak ve yönetmelikleri kolaylaştırarak bu ticareti arttırma yolları arıyor.
Trans-Pasifik Ortaklığı Başkan Obama’nın Asya politikasının temel taşı ve gezisinin başlıca gündem maddesi.
Amerika Ticaret Bakanı Penny Pritzker, Obama yönetiminin ticaret anlaşmasına büyük öncelik verdiğini söylüyor:
“Asya-Pasifik bölgesinde pazarları Amerikan ihraç malları ve yatırımlarına açmak bir çok açıdan Amerika’da büyümeyi ve istihdamı arttırmaya yardımcı olacak.”
12 ülke dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 40’ını ve dünya ticaretinin yüzde 26’sını oluşturuyor. Ancak geniş çaplı bir anlaşmanın çok zor olması nedeniyle bazı ülkeler ikili anlaşmalar müzakere ediyor.
Avustralya bu ay Japon elektronik araçlarından aldığı gümrük vergisini azaltmayı kabul etti. Japonya da Avustralya’nın sığır ve domuz eti ihracatına uyguladığı gümrük tarifelerini indirdi.
Bu arada Amerika ve Japonya kendi aralarında bir anlaşmaya varmak için çetin görüşmeler yapıyor.
Amerika Ticaret Temsilcisi Michael Froman geçenlerde bu görüşmeleri şöyle tanımladı:
“Görüşmelerin çetin geçmesini bekliyorduk. Ve bu beklentimiz doğru çıktı.”
Amerika öncülüğündeki ticaret girişimi kısmen dünyanın ikinci büyük ekonomisi Çin’in hızla büyüdüğü bir dönemde Washington’un Asya’ya ilgisini sergilemeyi amaçlıyor. Çin’in yakında Amerika’nın yerini alarak dünyanın ekonomik lideri olması mümkün görünüyor.
Ama Çin ticaret görüşmelerine katılmıyor.
Washington’daki Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü uzmanı Barbara Kotschwar şu yorumu yapıyor:
“Başta birçok kişinin üzerinde konuştuğu korku, Çin’in soyutlanması olayıydı. Bence bu korku bir ölçüde azaldı. Amerika ile Çin’in ikili bir yatırım anlaşması müzakere etmeyi konuştuklarını görüyoruz.”
Ancak şimdilik Çin olmadan bile 12 Pasifik ülkesinin, ekonomilerini toplu olarak geliştirme yolları üzerinde anlaşmaya varmakta zorlandığı görülüyor.
