Alevilerin kutsal mekanlarından olan Tunceli’deki Munzur Gözelerini 82 yıldır hiç terk etmeyen biri var. Adı Ali Akdoğan, yaşı 85. Ömrünün sadece 3 yılını İstanbul’da geçiren Akdoğan yaşamını Munzur’a adadığını söylüyor.
Tunceli’nin Ovacık İlçesine 17 kilometre uzaklıkta bulunan Ziyaret Köyündeki Munzur Gözeleri, Alevilerin bölgedeki önemli kutsal mekanları arasında bulunuyor. Bir efsaneye göre Munzur isimli çobanın elinde tuttuğu kovadaki sütün yere dökülmesiyle ortaya çıkan Munzur Gözeleri, Munzur Nehri’nin de kaynağını oluşturuyor.
Yılın her dönemi yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrayan Munzur Gözeleri, kayaların arasından fışkıran soğuk suyu ve doğasıyla kendisini hayran bıraktırıyor. Gelenlerden bazılarının uğrak yeri ise kayalıklar. Buraya gelenler dilek tutarak çıra yakıyor. Bu tablo yüzyıllardır değişmedi.
Gözlerin 82 yıldır değişmeyen bir de siması var, Ali Akdoğan
Munzur Gözelerinde geçen bir hayat
Ali Akdoğan 85 yaşında. Gözelere gelenleri ilk karşılayan kişi. Ziyaret köyünde doğsa da hayatı gözelerde geçmiş. Hayatının sadece üç yılında İstanbul’da yaşamış. Nedenini sorduğumuzda iç çekerek, ‘orayı karıştırmayın, derin mesele’ diyerek yanıt veriyor. Akdoğan ilerlemiş yaşına rağmen her gün gözelere geliyor. Ziyaretçilere balmumumdan yapılmış çıra satan Akdoğan, VOA Türkçe’ye verdiği mülakatta hayatını buraya adadığını söyledi. Daha önce olmayan bazı yapıları kendisinin yaptığını söyleyen Akdoğan, “81'de burası temiz olsun diye karşıdaki lavabo ve tuvaletleri yaptım. Sadece 3 sene dışarıda kaldım. Onun dışında hayatım hep burada geçti. Munzur’un evladıyım. Yaşım 85 hayatımın hepsi burada geçti, hayatımı buraya vakfettim. Buranın suyu, havası bambaşka, başka yerde bulamazsınız. Yıllardır düğün yapan, sünnet yapan, hasta olan, çocukları olmayanlar geliyor. Bu duvarları, tuvaletleri, çöplüğü hepsini ben yaptım. Yıllardır buradayım, buraya hizmet ediyorum” dedi.
Mum yerine çıra yaktırdı
Gözeleri ziyarete gelenler yüz yıllardır dilek tutup mum yakardı. Ancak bu gelenek Akdoğan sayesinde değişti. Mumun çevreyi kirlettiğini belirten Akdoğan, Mum yerine çıra yakılmasını sağladığını söyledi. Mum yakılmasına inanç boyutuyla da karşı olduğunu söyleyen Akdoğan, “Eskiden buradan mum yakılırdı. Ben Kuran ayetini çıkardım, kaymakama rica ettim. O da yasakladı. Alevi Dernekleri de buna destek oldular. Mum yakılmasın dediler. Biz Aleviler de çıra yakmaya karar verdik. Çıra yakıyoruz, niyet ve dilek dileyerek yakıyoruz” diye konuştu.
Dünyanın dört yanından ziyaretçi geliyor
Akdoğan adeta yörenin canlı tarihi gibi. Gözelere Türkiye ve dünyanın dört yanından turistlerin geldiğini ifade eden Akdoğan, gözeler ve çevresinin hiç kapanmadığını söyledi. Akdoğan, “Buraya Türkiye'nin ve dünyanın dört tarafından insanlar geliyor. Ben gelenler nereden geldikleri hep soruyorum. En fazla Diyarbakır ve Elazığ’dan geliyorlar. Yakın olduğu için en fazla oradan geliyorlar. Yurtdışından da gelenler var. Yaşım 85 burasını hiç kapatmadık, terör zamanında bile kapanmadı. O zamanlar tabii ki gelenlerin sayısı azdı şimdi daha fazla. Munzur Festivali zamanında yer bulunmuyor. 2 yıldır pandemi nedeniyle gelen sayısı az” şeklinde konuştu.
Akdoğan, sözlerini “Ömrüm ve gücüm yettiği kadar buraya gelmeye devam edeceğim” cümlesiyle tamamladı.
