Somali’de kuraklık ve kıtlıktan kaçan 300 bin kişi başkent Mogadişu’ya sığındı. Ancak güvenlik sorunlarından dolayı yardım örgütleri, mağdurlara ulaşamıyor.
Somali’nin güney ve iç bölgelerinde görülen kuraklıktan kaçmaya çalışan aç ve çaresiz insanlar, Mogadişu’ya sığınıyor.
Kıtlık mağdurları bulabildikleri her boş alana çadır kuruyor. Ancak başkentte kimseye yardım edebilecek ne tesis var, ne de yeterli kaynak.
Adını gizleyen 26 yaşındaki bu Somalili Bakul bölgesinden Badbaado’daki bu kampa gelmiş. Bakul kuraklığın ilk vurduğu bölgelerden biri. Genç adam Mogadişu’da yardım bulmayı ummuş, ama pek fazla bir şey bulamamış.
Genç Somalili, yiyecek bulamadığını, küçük bir torba kuru gıdadan başka bir şey verilmediğini, bunun da yeterli olmadığını, üstelik yerlerde uyumak zorunda kaldığını anlatıyor.
Yardım örgütlerinin çabalarıysa yeterli güvenlik olmamasından dolayı aksamış durumda.
Bu görüntüler Dünya Gıda Programı’nın Badbaado kampındaki kuru gıda yardımının yağmacılar tarafından talan edilmesini gösteriyor. Yalnızca bu olayda beş kişi öldü. Birleşmiş Milletler olaydan sonra kampa bir daha giremedi.
Dünya Gıda Programı sözcüsü Susannah Nicol, gıda dağıtımının basit bir iş olmadığını söylüyor. Yetkili, “Olay gıda yardımını alıp bir yere yığıp gitmekten ibaret değil,” diyor. Öncelikle yardım ihtiyacı olanlar saptanıp verilmeli ve bu kişilerin ihtiyacı olan gıdayı güven içinde aldığından emin olunmalı. Sözcü, güven ortamının sağlanması içinse yerel ortaklar aracılığıyla gerekli bağlantılara ulaşılması gerektiğini söylüyor.
Bu gıda dağıtım merkezinde Badbaado kampındaki sığınmacılara her gün bir tas pirinç veriliyor.
Gıda yardımı kısmen yerel örgütler, kısmense İslami yardım örgütlerince yapılıyor. İslami kuruluşlar Batılı örgütlerden daha rahat halka erişebiliyor.
Somali’ye İslami Yardım adlı örgütün başkanı İftihar Muhammed, Batılı kuruluşların bölgeye erişimi olan bu örgütlerle daha yakın çalışması gerektiğini söylüyor. Muhammed, “Nairobi’de yardım faaliyetlerinin koordinasyonu iyi olsa da bu bölgelerde yeterli değil. Eşgüdüm mekanizması güvenlik kaygılarını gidermiyor,” diyor.
Bu terk edilmiş İtalyan katedralinde dahi çadırlar kurulu. Çocukların çoğu hasta, aileleriyse yardım örgütlerine ulaşamıyor.
Havva buraya 20 gün önce beş çocuğuyla gelmiş. Yiyecek bir şeyleri yok. En küçük çocuk kızamıktan ölmek üzere. “Allah aşkına yardım edin” diyen Havva, uluslararası toplum dışında yardım umabilecekleri başka yer olmadığını söylüyor.
Kamptaki durum kötüleştikçe Mogadişu’ya sığınan bu insanların dua etmekten başka çaresi kalmıyor.
