Kahire’de Şubat ayındaki gösterilerin kalbi olan Tahrir Meydanı ve diğer miting meydanları son haftalarda yeniden dolmaya başladı. Eylemciler emniyet teşkilatının reformdan geçirilmesini ve göstericilerin ölümünden sorumlu üst düzey yetkililerin daha hızlı cezalandırılmasını talep ediyor.
Geçici hükümet, halkın çağrılarına yanıt vererek 600’ü aşkın emniyet yetkilisinin görevden alınacağını bildirdi.
Ancak Tahrir Meydanı’nda toplananlar değişimin yeterince hızlı olmadığı görüşünde.
Mısır’ın İngilizce yayınlanan gazetesi Daily News’ın baş editörü Rayna el Malki, tekrar başlayan gösterilerin temel bir güven krizine işaret ettiğini söylüyor. El Malki, “İçişleri bakanı göstericilerin taleplerinin karşılandığını söylüyor, ama insanlar istedikleri ya tam yapılmadığı ya da geç yapıldığı için artık bu konuşmalara kulak asmıyor,” diyor.
Şubat ayında Tahrir Meydanı’ndaki gösterilerde, eylemcileri öldüren polislerin çoğu yargı önüne bile çıkarılmadı, çıkarılan bazılarıysa kefaletle serbest bırakıldı.
Dışarıdan bakıldığında her Cuma düzenlenen gösteriler, olağan görünebilir, ama Mısırlılar için bunun çok ötesinde. Bu insanlar devrim sırasında ölenler adaletini bulmadıkça bu meydanda kalacak, oturma eylemi düzenleyecek ve meydana kurdukları çadırlarda yaşayacak.
Profesör Saadeddin İbrahim gibi emektar Mübarek karşıtları için bu devrimin özlemi neredeyse bir ömür sürmüş. İbrahim, Mübarek döneminde üç yıl tutulduğu cezaevinde işkence görmüş ve bir ayağı topal kalmış. Profesör İbrahim, gösterilerin devam etmesinden yana. “Mısırlılar korku engelini aştı” diye konuşan İbrahim, memnun olmadıkları durumda bu insanların yeniden meydanlara inebildiklerini söylüyor.
Gösteriler yalnızca Kahire değil, İskenderiye gibi diğer kentlerde de sürüyor.
Bununla birlikte Mısırlı gazeteci Hişam Kasım, halkın siyasi sürece katılmayı bilmediğini ve bundan dolayı da taleplerini sürekli meydanlara inerek aradığını söylüyor. Bu durumu “uzatmalı muhalefet sendromu” diye yorumlayan Kasım, kendisinin de 20 yıl boyunca muhalif biri olarak yaşadığını, kendisi gibi birçok siyasi eylemcinin değişen koşullara ayak uyduramadığını söylüyor. “Bu insanların muhalefet yapmayı sürdüreceği şeylere ihtiyacı var,” diye konuşan Kasım, düzgün siyaset yapmayı bilmediklerine de dikkati çekiyor.
Düzgün olsun, olmasın, binlerce Mısırlı siyasete meydanlarda katılmaya devam ediyor ve Şubat ayında başlattıkları değişimin gerçek reformlarla sürdürülmesini umuyor.
