Türkiye'de 1970'lerin başında başlayan Süryanilerin Avrupa'ya göçü sonrası yeniden kendi topraklarına dönen ilk aile olan Gabriel çifti kurdukları düzenle hayata tutunmayı başardı.
Yaklaşık 30 yıl sonra kendi topraklarına dönen Yakup ve Diba Gabriel çifti, ilk dönen aile olmanın yanı sıra kurdukları düzenle dönmek isteyen ailelere de öncülük ettiklerini söylüyorlar.
2002 yılında Türkiye'ye kesin dönüş yapan Gabriel çifti, Midyat'a yerleşerek kendi tabirleriyle 30 yıllık emeklerini ev ve iş yeri açmaya harcadı. Midyat'ta kendilerine ev olarak yaptırdıkları tarihi mimariye uygun konağın turistlerce yoğun ziyaret almasının ardından butik otele çevirme kararı alan çift, artan Süryani şarabı talebinin karşılanması içinde ilk marka şarap fabrikasını kurdu. Otel ve fabrikadaki işlerde birbirlerine destek olan çift bölgedeki barış sürecinin istikrarlı bir şekilde devam etmesini istiyor.
''Barış sürecine inanarak geldik''
Eşi Diba ile İsviçre'de evlendiğini belirten 57 yaşındaki Yakup Gabriel, “Mardin'in Nusaybin İlçesine bağlı bir Süryani Köyü olan Merboba'da doğdum. İlkokulu bitirdikten sonra 1975 yılında ailece İstanbul'a göç ettik. O dönem ülkede başlayan siyasi olaylardan dolayı sıkıntı yaşamaya başlamıştık. 4 yıl İstanbul'da yaşadıktan sonra İsviçre'ye göç etmek zorunda kaldık. 23 yıl boyunca İsviçre'de yaşadım ve eşim Diba ile de orada evlendim. Daha sonra Türkiye'de barış süreci başladı. Buraların kesin düzeleceğine inanarak 2002 yılında kesin dönüş yapmaya karar vererek çocuklarımızla birlikte Midyat'a yerleştik'' dedi.
''Göç sonrası ilk dönen Süryani aileyiz''
Süryanilerin göçünden sonra bölgeye dönen ilk ailenin kendileri olduklarını ifade eden Gabriel, ''Bizden önce kimse kesin dönüş yapmadı. Süryaniler için öncü bir aile olmaya çalıştık. Daha sonra Süryaniler tekrar bölgeye gelmeye başladı, çoğu köyleri yeniden açmaya başladılar. Eski evlerini onardılar, bazıları da yeni evler yaptı. Fakat o umduğumuz barış olmadığı için, o demokratik süreç oturmadığı için maalesef bizim geri dönüşümüzde de bir aksaklık oldu. Süryanilerin kendi topraklarına tamamıyla dönebilmesi için Türkiye'mizin tam anlamıyla düzelmesini bekliyoruz'' şeklinde konuştu.
Şu an işlettikleri oteli ilk olarak kendilerine ev olarak inşa ettiklerini söyleyen Gabriel, ''O dönem barış sürecinin etkisiyle de buraya çok turist gelmeye başladı. Konağımızın da çok yoğun ilgi görmesinden dolayı içinde ev olarak yaşamak bizim için biraz zorlaştı. Biz de bu konağı otele çevirmeye karar verdik. 6 yıldır eşimle birlikte burayı otel olarak işletiyoruz. Aynı zamanda burada yaşıyoruz'' dedi.
''Barışa çok hasret kaldık''
O dönemler barış sürecinin etkisiyle turistlerin uğrak yerlerinden biri haline gelen tarihi Midyat’ta Barış markasını verdikleri bir de şarap fabrikası kurduklarını ifade eden Gabriel, ''Şaraba turistler tarafından çok talep vardı. Artık ev yapımı şarap bu talebi karşılamıyordu. Biz de şarabımızı markalaştırıp bir şarap fabrikası kurduk. Şimdi Türkiye'nin her tarafına ve Avrupa'daki bazı ülkelere bu şaraptan gönderiyoruz. Barışa o kadar hasret kaldık ki bölgemizde, şarabımıza da barış ismini verdik Süryanice ‘shiluh’ deniliyor.”
Diba Gabriel: ''Bölgeyi artık kadınlar yönetiyor''
Eşi Yakup Gabriel ile hem otel hem de şarap fabrikası işlerinde birlikte çalışan dört çocuk annesi Diba Gabriel ise göç sonrası İsviçre'de evlendiği eşi ile birlikte 17 yıl önce kendi topraklarına döndüklerini ifade ederek, ilk Süryani Kültür Derneğini de kurduklarını söyledi.
Diba Gabriel sözlerinin devamında, ''Burada artık kadınlar işi ele aldı. Midyat'ta kadınlar bölgeyi yönetiyor. Kadınlar artık iş hayatına entegre oldu, evlerde boş duran kadın bulamazsınız. Artık kızlarımız okuyor. Burası artık eski Güneydoğu değil, modern ve kadının elinin değdiği bir Güneydoğu var. Midyat tarihi ve kültürel bir kent. Çok renkli, çok kültürlü, çok dinli bir kent. Kaleleri, manastırları ve tarihi kiliseleri ile herkesin gelip görmesi gereken bir mekan'' dedi.