İsrail’in Hizbullah’la savaşından etkilenerek güney Lübnan ve Beyrut’un güney banliyölerinden kaçan halk, güvenli sığınaklar arıyor.
Lübnan’da 2 haftada 1 milyona yakın kişi evlerinden oldu.
Mülteci durumuna düşenler okullara, spor salonlarına, otellere, öğrenci yurtlarına sığındı. Bazıları yarım kalan inşaatlarda, parklarda, yol kenarlarında, otoparklarda yatmak zorunda kaldı.
Göçmenlere kapılarını açan yerlerden biri de Beyrut’un en lüks gece kulüplerinden biri olan Skybar.
Yaklaşık 470 kişiye sığınak olan gece kulübüne sadece kadınlar, çocuklar ve yaşlılar kabul ediliyor.
Günde 3 kez sıcak yemek dahil ihtiyaçlar mümkün olduğunca gece kulübü sahibi tarafından karşılanıyor.
Göçmenler açısından en büyük tehlikelerden biri güvenlik. Skybar’ın kapısında hala üstünde güvenlik yazan tişörtleriyle güvenlik görevlileri ve göçmenlerin ihtiyaçlarını sağlayan bir sorumlu duruyor.
Aileler lüks kulübün içindeki localara yerleşmiş
Birkaç ay öncesine kadar insanların eğlendiği kulübün içindeki locaların her birine bir veya iki aile yerleşmiş durumda.
Müzik gruplarının sahne aldığı platformda çamaşırlar asılmış. Barın mutfağının önünde yemek sırası var.
Kulübün bahçesi ve yine birkaç ay öncesine kadar birbirinden lüks araçların sıralandığı otoparkında da küçüklü büyüklü çadırlar kurulmuş, kilimler serilmiş, çocuklar uyuyor ya da oynuyor.
Göçmenler kışı endişeyle bekliyor
VOA Türkçe’nin mikrofon uzattığı Güney Lübnanlı ve Lübnan-İsrail sınırına çok yakın bir köyden olduğunu söyleyen kadın, Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmalar başladığından beri; yani geçtiğimiz yılın 8 Ekim’inden beri evsiz olduğunu anlatıyor.
Birkaç kez yer değiştirmek zorunda kalan kadın, Sur’dan Beyrut’a gelmiş ve Dahiye yakınlarında bir eve yerleştirilmiş. Ancak Dahiye’ye saldırılar şiddetlenince üç-beş naylon poşet ve birkaç battaniyeden ibaret eşyasını toplayıp Skybar’a yerleşmiş.
Down sendromlu oğlunu göstererek “Oğlum özel ihtiyaçları olan bir çocuk, sürekli ilaç alması gerekiyor” diyor.
Skybar’ın bahçesinde genç bir erkek, dört ay içinde beş kez yer değiştirdiğini anlatıyor. “Şimdi yaz, hava iyi, dışarıda uyuyabiliyorum. Kış gelince ne yapacağız, bilmiyorum” diyor.
Yaşlı bir adam ise içinde birkaç parça eşyası olan küçük bir market poşetini gösterip “Artık ihtiyarım ve sahip olduklarım sadece bunlar” diye hayıflanıyor.
Halk camilerin kapılarını açmamasına tepkili
Beyrut’taki iç göçmenlerin bir kısmı, özellikle de sokaklarda ve parklarda kalanlar, camilerin ya da en azından cami tuvaletlerinin kendilerine açılmamasına oldukça tepkili.
Randa Hanım da bu duruma öfkelenenler arasında ve gece kulübünün sahibinin Hristiyan olduğunu belirterek “Camileri açmadılar ama bize gece kulübünü açtılar, bir de ‘Allahu Ekber’ diyorlar. Biri Hristiyan biri Müslüman. Devletimizin umurunda değiliz. Hepsi hırsız. Bize neye ihtiyacınız var mı diye sormadılar” dedi.
Forum