Los Angeles’ı kasıp kavuran büyük yangınlar, özel itfaiyecileri bir kez daha gündeme taşıdı. Çoğunlukla varlıklı kişilerin tercih ettiği bu hizmetler, ekonomik eşitsizlik ve adalet tartışmalarını alevlendirdi.
Saatlik ücretleri 2 bin doları bulabilen özel itfaiyeciler, yangınlardan korunmak isteyenler için hızlı müdahale sağlarken, toplumsal eleştirilerin odağı haline geldi.
Özellikle Pacific Palisades’teki evini korumak için özel itfaiyecilere başvurduğunu açıklayan emlak yatırımcısı Keith Wasserman, sosyal medyada büyük tepki topladı.
Wasserman’ın “ne kadar olursa ödeyeceğim” şeklindeki paylaşımı, kriz anında ayrıcalıklı olmanın çarpıcı bir örneği olarak yorumlandı.
Özel itfaiyecilerin gerçek rolü
Özel itfaiyecilerin verdiği hizmetler yalnızca şahıslarla sınırlı değil.
ABD hükümeti, 1980’lerden bu yana 250 özel yangın müdahale şirketiyle çalışıyor ve bu sayede yaklaşık 10 bin ek itfaiyeciyi yangınla mücadeleye dahil ediyor.
Bu ekipler, kamu kaynaklarının üzerindeki baskıyı azaltırken, sigorta şirketleri de risk altındaki mülkleri korumak için bu özel hizmetlerden yararlanıyor.
Yangın önleme çalışmaları, yeniden inşa maliyetlerini azaltmak adına kritik bir rol oynuyor.
Adaletsizlik ve ekonomik ayrıcalık
Özel itfaiyecilerin varlığının yangınlarla mücadelede gelir düzeyine bağlı fırsat eşitsizliği gözler önüne serdiği yorumu yapılıyor.
Uygulamayı eleştiren çevreler, zenginlerin ekstra koruma sağlarken, daha az imkana sahip bireylerin yalnızca kamu itfaiye ekiplerine bağımlı kalmak zorunda olduğunu savunuyor.
Bu durumun en çarpıcı örneklerinden biri, 2018’de Kim Kardashian ve Kanye West’in 60 milyon dolarlık evlerine özel itfaiyecilerle koruma sağlamasıydı.
Bu hareket, geniş çaplı bir halk tepkisine yol açtı ve ekonomik ayrıcalığın yangınla mücadeledeki etkisini tartışmaya açtı.
Özel itfaiye şirketlerinden Grayback Forestry Başkan Yardımcısı Brian Wheelock ve Stillwell Fire Defense Systems CEO’su David Torgerson, özel itfaiyecilerin kullanımının genellikle sigorta şirketleri ve hükümetler tarafından tercih edildiğini, bireyler için sunulan hizmetlerin ise oldukça sınırlı olduğunu belirtiyor.
Gelecekte bizi ne bekliyor?
Yangınların hem sıklığının hem de şiddetinin artması, özel itfaiyecilerin rolü ve etik boyutları hakkındaki tartışmaları daha da derinleştiriyor.
Uzmanlar, kamu kaynaklarının etkin kullanımı, yangınla mücadelede toplumsal eşitliğin sağlanması ve özel hizmetlerin düzenlenmesinin, geleceğin en önemli politika başlıkları arasında yer alacak gibi göründüğünü ifade ediyor.
Özel itfaiyeciler bir yandan hızlı müdahale ve koruma sağlarken, diğer yandan ekonomik eşitsizliği pekiştirdiği eleştirilerine maruz kalıyor.
Yangınlarla mücadelede bu dengenin nasıl sağlanacağı konusunun hem yerel topluluklar hem de hükümetler için kritik bir mesele olmaya devam edeceği öngörülüyor.
Los Angeles yangınlarının ardından yükselen bu tartışmanın, yalnızca yangınla mücadele politikalarının değil, aynı zamanda toplumsal adaletin de yeniden ele alınmasını gerektirdiği yorumları yapılıyor.
Uzmanlar, kamu kaynaklarının yetersizliği ile özel hizmetlere duyulan ihtiyaç arasında sıkışan bu sistemin, yangın riskinin yönetilmesi konusunda daha kapsamlı çözümlere olan ihtiyacı açıkça ortaya koyduğu tespitini dile getiriyor.
Forum