Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 93. yıldönümü başta başkent Ankara olmak üzere tüm yurtta törenlerle ve etkinlikle kutlandı.
Sabah devlet erkanıyla birlikte Anıtkabir’i ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Anıtkabir Özel Defteri’ne yazdığı mesajda tüm yokluklara ve imkansızlıklara rağmen Atatürk’ün liderliği altında yürütülen destansı bir mücadelenin zafer meyvesi olan Cumhuriyet’in gurur ve coşkuyla kutlandığını ifade etti.
Erdoğan: İç ve dış odaklar 15 Temmuz gecesi bir daha hezimete uğradı
Cumhurbaşkanı, 15 Temmuz Darbe Girişimi’ne karşı gösterilen kahramanca direnişin Kurutuluş Savaşı’nı zafere taşıyan irade ve ortak imanın tecessüm etmiş hali olduğunu söyledi.
Erdoğan, “Varlığına kast eden mihraklara karşı hürriyetinden, onurundan ve istikbalinden asla taviz vermeyeceğini 93 yıl önce tüm dünyaya ilan eden milletimiz aynı iradesini bugün de devam ettiriyor. Ülkemizin demokrasisini, bağımsızlığını ve meşru yönetimini hedef alan iç ve dış odaklar 15 Temmuz gecesi milletimizin cesareti ve direnişi sayesinde bir kez daha hezimete uğramıştır. 246 şehit ve 2 bin 194 gazimizin kanı pahasına elde ettiğimiz demokratik kazanımları koruyarak, 2023 hedeflerimizi gerçekleştirerek, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üzerine taşıyacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra devlet erkanı ve yabancı misyon şeflerini Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda kabul etti. Olağanüstü toplantılar dışında Beştepe’deki saraya gitmeyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki kabul törenine katılarak bu tavrından vazgeçmiş oldu.
Kılıçdaroğlu: Demokrasi için bedel ödemeye hazırım
Cumhuriyet Halk Partisi ise Ankara Valiliği’nin 17 Ekim’de aldığı gösteri ve yürüyüş yasağına rağmen Birinci Meclis binasının önünde toplanarak oradan Ankara Garı ve Tandoğan Meydanı güzergahını takip ederek Anıtkabir’e yürüdü.
Birinci Meclis binası önünde partililere hitap eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet’in kimsesizlerin kimsesi olduğunu ve Cumhuriyet’e laf edenlerin ihanet içinde olduklarını söyledi.
Kılıçdaroğlu, “Cumhuriyeti içine sindiremeyenler var, demokrasiyi içine sindiremeyenler var, vatandaş üstüne baskı kurmak isteyenler var, şehitlerimiz arasında bile ayrım yapan bir zihniyet var. Medya üzerinde baskı kuran bir siyasal anlayış var. Bütün bunları aşmanın bir ama tek bir yolu var. Birlikte olacağız, birlikte olursak güçlü oluruz. Küçük ayrıntılarda bölünmemeliyiz. Cumhuriyet kolay kurulmadı. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak için her türlü mücadeleyi yapacağım, her türlü fedakarlığa katlanacağım. Eğer bir bedel ödemek gerekiyorsa sözüm söz o bedeli önce ben ödeyeceğim” dedi.
Kılıçdaroğlu: Türkiye’ye asla Hitler örneği yaşatmamalıyız
Cumhuriyet insanın insana kulluğunu yok eden bir rejimin adı olduğunu o nedenle ne padişah ne Führer ne de reisin bireyin özgürlüklerini sınırlayamayacağını belirten Kılıçdaroğlu, Başkanlık sistemini de Hitler Almanya’sını örnek göstererek eleştirdi.
“Güçler ayrılığı olmadığı takdirde bir kişiye eğer bütün gücü yıkarsanız, bir kişi bütün yükü alırsa, bir kişi bütün sorumluluğu alırsa, bir kişi ‘sadece benim söylediklerim doğrudur herkes ona uymak zorundadır’ derse 1940’ların Almanya’sına gitmiş oluruz. Bir kişinin yetkisi sadece Almanya’yı sadece Avrupa’yı değil, bütün dünyayı kana boğmuştur. O bir kişinin adı Hitler’dir. Türkiye’ye asla ve asla Hitler örneğini yaşatmamalıyız” dedi.
Başbakan'dan başkanlık sistemini benimseyen anayasa mesajı
Cumhuriyet Bayramı mesajlarında başkanlık vurgusu yapan yalnız CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu değildi. Başbakan Binali Yıldırım da yayınladığı bayram mesajında 21. Yüzyıl’a Türkiye’nin damgasını vurmak için başkanlık sistemini benimseyen yeni bir anayasaya ihtiyaç duyduğunu vurguladı.
Başbakan Yıldırım, “Çağdaş ve evrensel değerler çerçevesinde hazırlayacağımız bir anayasa, hem aziz milletimizi birbirine daha çok kenetleyecek, hem de cumhuriyetimizin temellerini çok daha sağlam, çok daha sarsılmaz kılacaktır. Ülkemiz, insan onurunu korumayı esas alan, insan hak ve özgürlüklerini güçlendiren, vatandaşlarımızın bütün haklarını vatandaşlık hukuku esasında güvenceye alan, kuvvetler ayrılığı prensibini koruyan, hukukun üstünlüğü ilkesinden taviz vermeyen, siyasal sistem olarak başkanlığı benimseyen, demokratik ve özgürlükçü bir yeni anayasa ile yoluna devam edecektir” dedi.