Erişilebilirlik

LGS’de 181 Öğrenci Birinci Oldu


Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 20 Haziran’da yapılan Liselere Giriş Sınavı’nın (LGS) sonuçlarını kendi internet adresinden açıkladı. Bakanlık, geçen yıl olduğu gibi yıl da LGS sınav sonuçları ile aynı anda “Merkezi Sınav Değerlendirme Raporu”nu yayımladı. Raporda sınava katılım, öğrencilerin cinsiyetlerine ve alt testlere göre doğru cevap sayısı ortalaması, okul başarı puanının ve ebeveynlerin eğitim düzeyinin sınav performansıyla ilişkisine yönelik tespitler paylaşıldı.

Bu yıl Corona virüsü salgını altında yapıldığı için öğrenciler ve veliler arasında tartışmalara yol açan sınava 1 milyon 472 bin 88 öğrenci katıldı. Böylece sınava katılan öğrenci sayısı bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 43 artış gösterdi. Öğrenci sayısındaki artışın en önemli nedeni ise 2012-2013 eğitim-öğretim yılında yürürlüğe giren ve okula başlama yaşını 72 aydan 60 aya düşüren 4+4+4 sistemiyle okula başlayan öğrencilerin bu sene ortaokulu bitirmeleri. Raporda ayrıca, sınavın sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için sınav yapılan okul sayısının yaklaşık beş kat, görevli sayısının ise iki kattan fazla arttırıldığına dikkat çekildi.

181 öğrenci birinci oldu, matematikte ortalama 4,89

LGS’de öğrencilere farklı branşlardan toplamda 90 soru soruldu. İki ayrı oturumda gerçekleşen merkezi sınavda öğrenciler, Türkçe, Matematik, Fen Bilimleri, İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ile Yabancı Dil sorularında ter döktü. Sınava 42 farklı ilden katılan 181 öğrenci 90 sorunun tamamını doğru cevaplayarak 500 tam puan aldı. Sayısal bölümde soru sayısı 20 olan matematik alt testinde doğru cevap sayısı ortalaması 4,89 olurken, fen bilimleri testinde ise bu ortalama 10,21 olarak hesaplandı. Sözel bölümde yer alan soru sayısı 20 olan Türkçe alt testinde doğru cevap sayısı ortalaması 10 olurken, soru sayısı 10 olan İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük testinde 5,05, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi testinde 6,39 ve yabancı dil testinde ise 3,53 olarak gerçekleşti.

2019 yılındaki sınav sonuçlarıyla karşılaştırıldığında, öğrencilerin fen bilimleri testinde daha başarılı olduğu ortaya çıktı. Geçtiğimiz yıla kıyasla daha düşük başarı gösterilen diğer tüm testlerin arasında ise en düşük doğru cevap sayısı ortalaması matematik testinde gerçekleşti.

Kız öğrenciler daha başarılı

Kız öğrenciler, matematik dışındaki tüm alt testlerde erkek öğrencilerden daha başarılı oldu. Rapora göre, 2018 ve 2019 yıllarından bu yana liseye giriş sınavında kız öğrencilerin görece yüksek başarı elde ettiği anlaşıldı.

Puanların 100 ile 500 arasında değiştiği dağılımda, öğrencilerin yüzde 56,29’unu oluşturan çoğunluğu 200 ile 299 puan aralığını geçemedi. Öğrencilerin yalnızca yüzde 7,85’i 400-500 aralığında puan aldı.

Raporda bu yıl öğrencilerin salgın sürecinde okullarında yüz yüze eğitim alamamalarına karşın ilk dönemde gördükleri ders konularından sınavda sorumlu tutuldukları hatırlatıldı. Kapsamı daraltılmasına rağmen soruların yeterli ayırt ediciliğe sahip olduğu, farklı başarı düzeylerindeki öğrencilere hitap edebildiği ve alt testlerden elde edilen sonuçların güvenilir olduğu görüşü paylaşıldı.

“Sınavın zorluğu puanları etkiledi”

Sınavın zorluğunun öğrencilerin bu yılki başarısını etkilediğini söyleyen Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Eski İstanbul Şube Başkanı ve Psikolojik Danışman Alparslan Dartan, Bakanlığın konuların kapsamının daraltılması nedeniyle sınav sorularını daha seçici hale getirdiğini belirtti. VOA Türkçe’ye konuşan Dartan, “Birinci dönemin ders konuları daha az olduğu için sorular seçiciydi. Öğrenciler açısından ise salgında evde kalmak, psikolojik süreçler, hazırlanırken yeterli katkıyı alamamak gibi etkenler yüzünden zor bir sınavdı. Dolayısıyla bu puanların çok şaşırtıcı olmadığını söyleyebiliriz” dedi.

Öğrencilerin 2018’e göre daha kolay, 2019’a göre ise daha zor bir sınav geçirdiğini söyleyen eğitim yazarı ve gazeteci Pervin Kaplan ise, “2018’de tam puan alan 18 öğrenci vardı, sınav süresi de 20 dakika daha azdı. Geçen sene daha kolaydı, 565 birinci vardı. Öğrenciler sınavın süresi 20 dakika artmış olmasına rağmen bu yıl süre konusunda sıkıntı yaşadı, yetiştiremediler, sonuç da bundan kaynaklanıyor” diye konuştu. Kaplan, bu yıl sınav sonuçlarında öğrencileri ön sıralara taşıyan Matematik testinde sınava giren öğrencilerin çoğunluğunun başarısız olma nedenini de süreyi yetiştirememelerine bağladı.

Matematik okulda da kötü

Bakanlığın raporunda öğrencilerin sınav performansının okuldaki başarı oranlarıyla da örtüştüğü tespiti yapıldı. Öğrencilerin 6, 7 ve 8. sınıftaki yılsonu başarı puanı ortalamasının (Okul Başarı Puanı [OBP]) sınav puanlarıyla ilişkisinin en yüksek olduğu ders Türkçe olurken, en düşük olduğu ders yine Matematik çıktı. Sorunun eğitim sisteminden kaynaklandığını söyleyen Kaplan, “Bana göre sorun öğrencilerden kaynaklanmıyor. Ben ‘öğrenci başarısızdır’ yaklaşımını benimsemiyorum. Matematikteki ortalama da öğrencinin değil Milli Eğitim’in ortalamasıdır. Sayısalda ulusal ve uluslararası sınavlarda Türkiye’deki öğrencilerin hep böyle bir sorunu var” dedi.

“Ebeveyni ne kadar başarılıysa öğrenci de o kadar başarılı”

Bu yıl yayımlanan raporda, sınavda birinci olan öğrencilerin kaçının özel okuldan mezun oldukları ve özel okullarla devlet okulları arasındaki başarı puan farkı da açıklanmadı. VOA Türkçe’ye konuşan Kaplan, rapora öğrencilerin eğitimde yaşadığı eşitsizliklerin de yansıdığını söyledi: “2018’de ilk kez rapor yayımlandığında bu bilgiler açıklanmıştı. 18 birincinin dördü devlet okulundandı. Özel okullarla devlet okulları arasındaki puan farkı da 82 idi. Bir diğer önemli nokta da MEB’in yayımladığı verilere göre, ebeveynin ne kadar başarılıysa sen de o kadar başarılısın. Anne babanın eğitim düzeyi yükseldikçe öğrencilerin akademik başarılarının da arttığını görüyoruz. Burada da ilkokul mezunu bir anne babanın çocuğu ile lisansüstü eğitim almış anne babanın çocuğu arasında yaklaşık 120 puanlık bir fark var. Aslında okullar bu eşitsizlikleri gidermek üzerine eğitim vermesi gereken yerler. Bir yandan anne babanızın eğitim düzeyi bir yandan da devlet okulunda mı özel okulda mı okuduğunuz sınav başarınızı etkiliyor” diye konuştu.

“Okul puanları aşağı çekilecek”

Sınav sonuçlarını öğrenen öğrenciler ve velileri için yeni aşama, tercih süreci. Dartan, sınav sonuçlarının okulların puan aralıklarında ve yüzdelik dilimlerinde ise aşağı eğilime neden olacağı görüşünde. Bu yıl tam puan alan ‘şampiyon’ öğrenci sayısındaki düşüşe dikkat çeken Dartan, “Geçtiğimiz yıl 400-500 puan aralığına yerleşen adayların oranı yüzde 12,87 idi. Bu yıl ciddi bir düşüş oldu. Türkiye’de yığılmanın olduğu 200-300 puan aralığında ise geçen yıl öğrencilerin yüzde 46,47’si yer alırken bu yıl bu oran yükseldi. Bu aralıkta şişme yaşanırken, üst sıralarda azalma oldu. Bu da hem puan hem de yüzdelik dilimlerin aşağı çekilmesine neden olacak” diye konuştu. Bu yıl sınava 461 bin 225 adayın daha katıldığını anımsatan Dartan, “Fazla öğrenci olunca kontenjanlar arttırıldı. Sınavla girilen 213 bin 128 kontenjan var. Ciddi artış olsa da öğrenci sayısı da yükseldiği için liselere yerleşebilen yüzdelik dilimi etkilemeyecek. Geçen yıl da yüzde 10’luk dilim okullara sınavla yerleşebildi” dedi. Dartan, öğrencilerin sınav başarılarını anlamak için önceliği aldıkları puana değil puanın karşılık geldiği yüzdelik dilime vermesi gerektiğini de kaydetti.

Öğrencilerin LGS puanıyla tercih yapabildikleri liselerin kontenjanları bu yıl yüzde 53 oranında arttı. Örneğin, İstanbul’da kontenjanı hiç artmayan okulların yanı sıra öğrenci kontenjanı yüzde 80’e kadar çıkan okullar da dikkat çekiyor.

Tercihler 20 Temmuz’da başlıyor

Bakanlık sınav sonuçlarını açıklamasının ardından 2020 LGS tercih ve yerleştirme kılavuzunu da paylaştı. 20 Temmuz Pazartesi günü başlayacak tercih takviminin ilk aşaması, 29 Temmuz saat 17.00’ye kadar sürecek. Bu aşamada öğrenciler ve velileri merkezi sınavla öğrenci alan fen liseleri, sosyal bilimler liseleri, özel program ve proje uygulayan eğitim kurumları ile mesleki ve teknik Anadolu liselerinin Anadolu teknik programlarına tercih yapabilecek.

Ayrıca Bakanlık ilk defa 2019'da oluşturduğu ve öğrencilerin tercihlerinde rehberlik etmesi amacıyla hazırladığı yüzdelik dilimlerine göre tercih robotunu güncelledi. Öğrenciler, bu robotu kullanarak istedikleri yüzdelik dilim aralıklarında hem il hem de ülke düzeyinde okul listelerini ve okullarla ilgili detaylı bilgileri görebiliyor. Robotta okul türleri, il, ilçe ve 2019 yıllına ait yüzdelik dilimlerine göre arama yapılabiliyor.

Tercih yaparken neye dikkat etmeli?

Bu yıl sınava giren öğrenci sayısının artmasının adaylar için dezavantaj oluşturmasına karşın adaylara geçen yılların aksine 5 yerine 10 tercih yapabilme avantajı sağlandığını da söyleyen Kaplan, “Bu sayede listedeki baştan iki tercih çok gitmek istedikleri okullar olabilir. Diğerleri de girebileceklerini düşündükleri okullar olmalı ama en son iki tercihe mutlaka ‘ya olmazsa’ diyerek açıkta kalmamak için kendi istediklerinin çok altında okulları koymaları gerekiyor. Bir önceki yılın puan ve yüzdelik diliminin bu yılın hangi puan ve yüzdelik dilimine karşılık geldiğini dikkate almaları gerekiyor. Kendi illerinde sınava girmiş öğrenci sayısını hesaplayıp, kontenjanları dikkate alarak dikkatli bir tercih listesi hazırlamaları gerekiyor bu yıl” dedi. Kaplan, öğrenci ve velileri tercih yaparken telaşlı değil soğukkanlı davranmaları konusunda da uyardı.

Bakanlığın takvimine göre, özel ortaöğretim kurumlarının kayıt işlemleri ise 16 Temmuz Cuma günü başlayıp 29 Temmuz’a dek sürecek. Özel öğretim kurumlarına kesin kayıt işlemini tamamlamış öğrencilerin bir daha tercihte bulunamayacağını hatırlatan Kaplan, “Bu sene özel okul kayıtlarıyla devlet okulu tercihleri çakışıyor. Bunu unutmamaları gerekiyor. Yani özel okula kayıt yaptırmış bir öğrenciye tercih ekranı pazartesi günü açılmayacak. Bir başka nokta da ‘ben çocuğumu sadece sınavla öğrenci alan okullara göndermek istiyorum’ diyemeyeceksiniz. Çünkü önce yerel tercih yapmanız gerekecek. Ekran önce yerel tercihle açılacak. Yerel tercih yaptıktan sonra sınavla öğrenci alan okulların ekranı açılacak. Öğrenciler en yüksek puandan başlayarak okulun kontenjanına göre yerleşecek” dedi.

Sonuçlar 10 Ağustos’ta açıklanacak

Yerleştirme sonuçları, 10 Ağustos 2020 tarihinde Bakanlığın internet adresinden ilan edilecek. Tercihlerine yerleşemeyen öğrenciler, yerleştirmeye esas nakil tercihinde bulunabilecek. Nakiller geçen yıl olduğu gibi bu yıl da iki dönem sürecek. 24 Temmuz’da nakil işlemlerinin de tamamlanmasının ardından yerel tercihle veya sınav puanıyla bir okula yerleşemeyen öğrenciler, illerde oluşturulacak komisyonlara başvurarak boş kontenjan olan okullara yerleştirilecek ya da açık liseye devam edecek. 2020-2021 eğitim öğretim yılı ise 31 Ağustos’ta başlıyor.

XS
SM
MD
LG