LONDRA —
Petrol devi Shell Kuzey Kutbu’ndaki petrol arama çalışmalarına güvenlik kaygıları nedeniyle geçici olarak ara vereceğini açıkladı. Çevreci örgütler, Kuzey Kutbu’nda meydana gelebilecek herhangi bir petrol sızıntısının geri dönüşü olmayan bir çevre felaketine neden olacağı uyarısında bulunuyor. Ancak kimileri petrole olan küresel talep arttıkça daha önce başvurulmayan alternatiflere yönelmek gerekeceğini söylüyor.
Kuzey Kutbu’ndaki Rus tanker Renda, Alaska’daki Nome limanına doğru ilerliyor.
Bu yıl Ocak ayında yapılan bu seyahat kısa süre öncesine kadar mümkün olmazdı. Ancak küresel ısınma buz tabakasının incelmesi anlamına geliyor. Yıl boyunca petrol aramak için bu rotada ilerleyen gemi sayısı artıyor.
Amerikan Jeoloji Birliği Kuzey Kutbu’nda sadece Amerika’ya ait toprakların altında 26 milyon varil petrol bulunduğunu bildiriyor.
Rus devlet şirketi Rosneft ve Royal Dutch Shell gibi petrol firmaları bölgede petrol aramak için şimdiden milyarlarca dolar harcadı.
Ancak Chatham House enstitüsünden Glada Lahn, iklim değişikliğinin fırsatlar kadar sorunlar da yaratacağı görüşünde: “Kuzey Kutbu’nda havanın ısınmasıyla buzullardan daha fazla parça kopuyor. Bu da arama çalışmalarının önüne daha çok buzul çıkması demektir. Bir başka sorun fırtınaların şiddetlenmesi. Buz parçaları kıyılardan uzaklaştıkça büyük dalgalar kıyı erozyonunu arttırıyor ve altyapıya zarar veriyor.”
Shell kısa süre önce önemli bir güvenlik aygıtının bozulduğu gerekçesiyle bir sonraki kışa kadar Kuzey Kutbu’ndaki faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı. Glada Lahn’a göre petrol arama çalışmalarının başarısı için güvenlik çok önemli: “Amerika ve Kanada’da güvenliği sağlamak daha zor oldu. Exxon Valdez ve Deepwater Horizon felaketleri hafızalarda hala taze. Kamuoyu, şirketlerin petrol sızıntılarına karşı alacağı önlemlerle yakından ilgileniyor.”
Öte yandan Rus devlet petrol şirketi Rosneft ve BP arasında Kuzey Kutbu’nda sondaj çalışmaları yapma anlaşması yeniden gündeme gelebilir.
Ancak her petrol şirketi Kuzey Kutbu’na girmiyor. Fransız Total firması, olası bir sızıntının itibarlarını zedeleyeceği gerekçesiyle Kuzey Kutbu’ndan uzak duruyor.
Ağustos ayında Greenpeace eylemcileri kendilerini Rus Gazprom’un Barents Denizi’ndeki gemisine zincirleyerek protesto gösterisi yaptı.
Greebpeace'den Kumi Naidoo, “Bu eylem Greenpeace’in Kuzey Kutbu’nda sondaj çalışması yapmak isteyen Gazprom, Shell ve diğer şirketlere sağduyu çağrısıdır. Bu şirketlerin atacakları adımların torunlarımızın geleceğine zarar vereceğini düşünmesi gerekiyor,” şeklinde konuşuyor.
Uzmanlar Kuzey Kutbu’ndaki büyük bir petrol sızıntısının etkisinin yıllarca süreceği görüşünde.
Yine de Shell gibi şirketler önümüzdeki yıllarda Kuzey Kutbu gibi daha önce kullanılmamış kaynakları gündeme getirmenin gerekeceğini bildiriyor. Çevrecilere göreyse Kuzey Kutbu gibi bakir bir bölgede böyle büyük bir risk almak çok hatalı.
Kuzey Kutbu’ndaki Rus tanker Renda, Alaska’daki Nome limanına doğru ilerliyor.
Bu yıl Ocak ayında yapılan bu seyahat kısa süre öncesine kadar mümkün olmazdı. Ancak küresel ısınma buz tabakasının incelmesi anlamına geliyor. Yıl boyunca petrol aramak için bu rotada ilerleyen gemi sayısı artıyor.
Amerikan Jeoloji Birliği Kuzey Kutbu’nda sadece Amerika’ya ait toprakların altında 26 milyon varil petrol bulunduğunu bildiriyor.
Rus devlet şirketi Rosneft ve Royal Dutch Shell gibi petrol firmaları bölgede petrol aramak için şimdiden milyarlarca dolar harcadı.
Ancak Chatham House enstitüsünden Glada Lahn, iklim değişikliğinin fırsatlar kadar sorunlar da yaratacağı görüşünde: “Kuzey Kutbu’nda havanın ısınmasıyla buzullardan daha fazla parça kopuyor. Bu da arama çalışmalarının önüne daha çok buzul çıkması demektir. Bir başka sorun fırtınaların şiddetlenmesi. Buz parçaları kıyılardan uzaklaştıkça büyük dalgalar kıyı erozyonunu arttırıyor ve altyapıya zarar veriyor.”
Shell kısa süre önce önemli bir güvenlik aygıtının bozulduğu gerekçesiyle bir sonraki kışa kadar Kuzey Kutbu’ndaki faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı. Glada Lahn’a göre petrol arama çalışmalarının başarısı için güvenlik çok önemli: “Amerika ve Kanada’da güvenliği sağlamak daha zor oldu. Exxon Valdez ve Deepwater Horizon felaketleri hafızalarda hala taze. Kamuoyu, şirketlerin petrol sızıntılarına karşı alacağı önlemlerle yakından ilgileniyor.”
Öte yandan Rus devlet petrol şirketi Rosneft ve BP arasında Kuzey Kutbu’nda sondaj çalışmaları yapma anlaşması yeniden gündeme gelebilir.
Ancak her petrol şirketi Kuzey Kutbu’na girmiyor. Fransız Total firması, olası bir sızıntının itibarlarını zedeleyeceği gerekçesiyle Kuzey Kutbu’ndan uzak duruyor.
Ağustos ayında Greenpeace eylemcileri kendilerini Rus Gazprom’un Barents Denizi’ndeki gemisine zincirleyerek protesto gösterisi yaptı.
Greebpeace'den Kumi Naidoo, “Bu eylem Greenpeace’in Kuzey Kutbu’nda sondaj çalışması yapmak isteyen Gazprom, Shell ve diğer şirketlere sağduyu çağrısıdır. Bu şirketlerin atacakları adımların torunlarımızın geleceğine zarar vereceğini düşünmesi gerekiyor,” şeklinde konuşuyor.
Uzmanlar Kuzey Kutbu’ndaki büyük bir petrol sızıntısının etkisinin yıllarca süreceği görüşünde.
Yine de Shell gibi şirketler önümüzdeki yıllarda Kuzey Kutbu gibi daha önce kullanılmamış kaynakları gündeme getirmenin gerekeceğini bildiriyor. Çevrecilere göreyse Kuzey Kutbu gibi bakir bir bölgede böyle büyük bir risk almak çok hatalı.