İsveçli genç aktivist Greta Thunberg'in çağrısıyla başlayan İklim İçin Gençlik hareketi, 20 Eylül Cuma günü, tüm dünyada 150'ye yakın ülkede, "iklim için uluslararası greve" çıktı. Sidney'den New York'a, İstanbul'dan Paris'e, Berlin'den Bombay'a, dünyanın 150 ülkesinde gençler sokağa çıkarak, hükümetlerin iklim politikalarını protesto etti.
Tüm Fransa'da yapılan eylemlerde en büyük katılım başkent Paris'te yaşandı. Öğleden sonra grev yaparak derse girmeyen kolej ve lise öğrencileri, Nation Meydanı'nda toplandı. Fransa'da 56 dernek, sendika ve örgütün çağrısıyla toplanan gençler, sloganlar ve pankartlar eşliğinde Bercy Meydanı'na yürüdü. Öğretmenler de, öğrencilerine destek vererek, greve katıldı.
"Okyanus seviyesi yükseliyor, bizim öfkemiz de", "Bugün buradayız, çünkü geleceğimizi çaldınız", "İklim ısınıyor, biz de ısınıyoruz" sloganlarıyla yürüyen gençlere, insan hakları, çevre ve küreselleşme karşıtı örgütler, sendikalar, sol partiler ve Yeşiller Partisi de destek verdi.
Enerjileriyle yürüdükleri sokakları çınlatan gençlerin sloganlarına çok sayıda renkli pankart da eşlik etti. İklim grevine, Sarı Yelekli gençler de, "dünyanın sonu ya da ay sonu aynı mücadele" sloganı ile katıldı.
4 belediye başkanından destek
Occurrence adlı sayım şirketinin verdiği rakamlara göre, Paris'teki eyleme 9 bin 400 genç katıldı. Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo da New York, Los Angeles ve Kopenhag Belediye Başkanları ile yayınladığı ortak makalede eyleme destek verdi.
Gençler, gelecek Cuma günü, 27 Eylül'de, BM Genel Kurulu toplantısı dolayısıyla da eylemlerini yineleyeceklerini duyurdu. Fransa'nın Strasbourg, Toulouse, Nantes, Rennes, Marsilya kentlerinde de greve çıkan gençler, hükümetin iklim politikalarını protesto etti.
Youth For Climate'in Fransa örgütü, 15 Mart ve 23 Mayıs'da organize ettikleri iki grevin ardından hükümeti uyararak, "Bu bizim üçüncü ve son uyarımız, bundan sonra daha etkili eylemlere geçeceğiz" açıklamasını yaptı.
Fransa'da Cumartesi günü de, "hükümetin iklim politikalarını" protesto etmek ve "sosyal adalet" talep etmek için gösteriler düzenlenecek, ancak gösteriler gençlerle sınırlı kalmayacak. Tüm ülke genelinde, hem Sarı Yelekliler hem de her yaştan yurttaşın katılımıyla iklim eylemi tekrarlanacak. Eylemlerde güvenliği sağlamak için, yalnızca başkent Paris'te 7 bin 500 polis görev yapacak.
Küresel İklim Grevine Almanya'da yüz binler katıldı
16 yaşındaki İsveçli çevre aktivisti Greta Thunberg öncülüğünde başlayan "Gelecek İçin Cumalar" (Fridays for Future) eylemleri kapsamında gerçekleşen küresel iklim grevine Almanya’dan yoğun katılım oldu.
Aralarında başkent Berlin’in yanı sıra, Frankfurt, Münih, Hamburg ve Köln'ün bulunduğu 400 kentte toplam 575 gösteri ve eylem düzenlendi.
Gösterilere organizatörlerin verdiği sayılara göre en az 1 milyon 400 bin kişi katıldı. Küresel grevin, Almanya’da son yıllarda düzenlenen en büyük eylem olduğu belirtildi; Fridays for Future sözcüleri sadece Berlin’de 200 bin kişinin sokağa çıktığını öne sürdü.
Bugün başlayan ve gelecek günlerde de sürecek eylemlere sendikalar, kiliseler, sivil toplum örgütleri ve çok sayıda parti destek verdi. Gösterilere, bundan önceki Fridays for Future eylemlerine kıyasla sadece öğrenciler değil, yetişkinler, işçiler ve kamu çalışanları da katıldı. Mart ayında yapılan benzer büyük bir eylemde lise öğrencileri ağırlıklı olmak üzere yaklaşık 40 bin kişi sokağa çıkmıştı.
Katılımcılar, sera gazı salımının azaltılması için ulusal ve uluslararası bağlayıcı düzenlemeler getirilmesini, ülkenin en geç 2030 yılında kömür enerjisinden vazgeçmesini ve 2034'e kadar da yüzde yüz oranında yenilenebilir enerjiye geçilmesini talep etti.
Mitinglere paralel düzenlenen korsan gösterilere katılan bazı gruplar trafiği bloke etmek amacıyla caddelerde oturma eylemi düzenlendi; bisiklet sürücülerinin oluşturduğu kalabalık gruplar ise otomobillerin daha yavaş gitmesine neden oldu.
Federal hükümet iklim paketini açıkladı
Çevre protestolarına paralel, Alman hükümeti iklimin korunması için hazırladığı yasa paketini açıkladı. Dün koalisyon hükümeti ortakları Birlik Partileri ve SPD’nin yöneticilerinin katılımıyla başlayan ve yaklaşık aralıksız 18 saat süren toplantıdan sonra açıklanan paket iklimin korunmasına yönelik bir dizi önlemi içeriyor.
Toplam 70 önlem arasında, iklim değişikliğiyle mücadeleye 2023 yılına kadar 54 milyar Euro ödenek ayrılması dikkat çekiyor. 2030 yılında sera gazı salımını 1990 seviyesinden yüzde 55 daha az bir seviyeye indirmeyi hedef olarak ilan eden hükümet, bu kapsamda çevreyi kirleten sera gazı ve karbondioksit üretimine karşı mücadeleyi en önemli görev olarak tanımlıyor ve bu amaçla etkili önlemler alınması gerektiği ifade ediyor.
Merkel: ‘’Hedeflerimizin gerisindeyiz’’
Önlemleri tanıtan Başbakan Angela Merkel, Almanya’nın iklimin korunması yönünde hedeflediklerinin çok gerisinde kaldığını belirterek, kamuoyunun tepkisini anladığını ifade etti. Greta Thunberg’in bilimsel verilerden yola çıkarak, iklim konusunda bir an önce harekete geçilmesini istediğini belirten Merkel, çevrenin ve iklimin korunmasının ideolojik, değil tüm insanlığın çıkarı olduğunu söyledi.
Planlanan önlemlere göre benzin, dizel, mazot ve doğalgaza uygulanan verginin kademeli olarak yükseltilmesi hedefleniyor. İlk aşamada 2021’de 3 centlik bir artış planlanırken, 2026’da litre başına 9 ile 15 centlik ikinci artışın yapılması amaçlanıyor. Hava taşımacılığı vergisinin artırılması da önlemler paketinde yer alıyor.İç hat uçuşlarda bilet vergisinin 1 Ocak 2020’den itibaren şu anda kesinleşmeyen bir oranda artırılması, buna karşın tren biletlerinin yüzde 10 civarında ucuzlatılarak, yolcuların uçaktan demiryoluyla yolculuğa teşvik edilmesi hedefleniyor.
Diğer önlemler arasında, 2026’dan itibaren mazotlu kalorifer sistemlerinin yasaklanması, klima dostu yeni sisteme geçenlere ise yüzde 40 oranında teşvik verilmesi öngörülüyor. Banliyölerden işyerine arabayla gidenlere ise 2021 yılından itibaren km başına 5 cent vergi indirimi öngörülüyor.
Çevre örgütleri ve başta Yeşiller olmak üzere muhalefet partileri, hükümetin önlemlerinin iklimin korunması için yeterli olmadığını belirterek, Merkel’in ‘çevreci başbakan’ olarak tarihe geçme şansını kaçırdığını öne sürdü.
İklim konusunda alınabilecek önlemlerle ilgili tartışmaların 23 Eylül’de New York’ta düzenlenecek ve Başbakan Merkel’in de katılacağı Birleşmiş Milletler İklim Eylem Zirvesi sonrasında da devam etmesi bekleniyor.
