Erişilebilirlik

Kılıçdaroğlu NATO Müzakeresini Eleştirdi


VOA TÜRKÇE - ANKARA- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ABD Temsilciler Meclisi’nin Türkiye’ye olası F-16 satışına yönelik şartlar koymasına tepki gösterdi ve bunun Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın izlediği dış politikadan kaynaklandığı eleştirisinde bulundu. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmesinde Türkiye’deki Afganlar konusunda pazarlık yapıldığını öne sürdü.

ABD Temsilciler Meclisi’nde 14 Temmuz akşamı yapılan oylamada, Türkiye’ye yeni F-16 savaş uçakları ile F-16 modernizasyon kitleri satışı yapılmamasını amaçlayan değişiklik teklifi 179’a karşı 244 oyla onaylandı. Teklifte, Türkiye'ye yönelik F-16 satışları için Ege Denizi suları üzerinde yıllardır hava kuvvetleri arasında yaşanan karşılıklı hamleler konusunda Yunanistan tarafında tavır alınması yaklaşımı dikkat çekti. Ankara’ya satılacak askeri uçaklar karşılığında Türkiye’nin Yunan hava sahasını ihlal etmeme garantisi vermesi şartı söz konusu.

Türkiye’yi hedef alan ABD’deki yasal düzenleme girişimi üzerine CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Erdoğan ile Biden’ın Madrid’deki NATO Zirvesi’nde yaptığı ikili görüşmeyi gündeme taşıdı. Kılıçdaroğlu, bu ikili görüşmede çevirmen konumundaki Merve Kavakçı'nın kızı olan Cumhurbaşkanlığı’nda uluslararası ilişkiler uzmanı olarak görev Fatma Gülham Abushanab’ı işaret ederek, iktidar değişikliği olduğunda Erdoğan’ın ikili görüşmeleriyle ilgili devlet kayıtlarına geçirilmek üzere kendisinden bilgi talep edileceğini söyledi.

Bu arada Kılıçdaroğlu’nun, Türk Dışişleri Bakanlığı’ndan bir diplomat yerine çevirmen olarak Erdoğan’ın ikili görüşmelerinde yer alan Fatma Gülham Abushanab’a seslenişinde “hanım kızımız” ifadesini kullanması AKP’lilerce “kadın” ifadesini kullanmadığı gerekçesiyle hedef gösterildi. Ancak buna karşı CHP’liler, Erdoğan’ın Gezi protestolarına katılanlara yönelik kullandığı “sürtük” ifadesini anımsatarak, Kılıçdaroğlu’nun “hanım kızımız” ifadesini gençliğine vurgu anlamında kullandığını kaydetti.

NATO ekseninde F-35 ve S-400 pazarlığı çağrısı yaptı

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, İsveç ve Finlandiya’yla Madrid’de NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in girişimiyle imzalanmış üçlü mutabakat metniyle Türkiye lehine sonuç alınamadığını da işaret ederek, bu iki ülkeyle ilgili NATO’ya üyelikleri için uluslararası anlaşma metni TBMM’ye geldiğinde “hayır” oyu kullanılabileceğini gündeme getirdi.

Erdoğan’ın TBMM’deki oylamayı gerekçe göstererek Türkiye adına İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği konusunu yeniden müzakere etmesi gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, bu iki ülkeyle ilgili gelişmeler ardından ABD Kongresi’nden Türkiye aleyhine yasa çıkmasını Erdoğan’ın izlediği dış politika bağlamında eleştirdi. Erdoğan’ın pazarlıklar yaptığı görüşmelerde Dışişleri Bakanlığı’ndan bir çevirmen olmamasını da vurgulayan Kılıçdaroğlu’nun ABD’yle ilişkileri de eleştirdiği açıklamaları şöyle oldu: “Sevgili Halkım, daha NATO'daki imzanın mürekkebi kurumadan Finlandiya ve İsveç’ten gelen skandal açıklamalar, Erdoğan'ın yine hiçbir şey alamadan imza attığını gösterdi. Şimdi de skandalın F-16 meselesinde devam ettiğini görüyoruz. Yatırımcılarından (sahiplerinden) biri olduğumuz F-35 savaş uçağı projesinden çıkartılmamız ve paramızı geri alamamamız yetmiyormuş gibi, yalvar yakar duruma düşürüldüğümüz F-16 uçaklarını nerede kullanıp nerede kullanamayacağımıza dair şartlar koymaya kalktığını görüyoruz. Erdoğan ne zaman diplomatik görüşmelerde çevirmen olarak yanına o hanım kızımızı aldıysa, ya milyonlarca kaçak sığınmacı ülkemize girdi ya da bedeli milletimize çok yüksek olan sözleşmelere imza attırdılar. Hep söyledim yine söyleyeceğim, Batı Erdoğan hakkında çok şey biliyor. Erdoğan ucuz propagandalar dışında elle tutulur hiçbir şeyi bu ülkeye kazandıracak durumda değildir. Öyle ‘dış güçler’ demeyi falan bıraksınlar. Batı, Erdoğan rejimine düşman değildir. İddia ediyorum, Batı çok şey bildiği ve elinde tuttuğu bu tarz liderlere bayılır ve destekler. Şimdi Erdoğan, sana ne yapman gerektiğini söyleyeyim. Çık ve de ki 'Ben imza attım ama muhalefet bunun onaylanmasını parlamentoda engelleyecek, kendi grubumda da bu konuda kontrolüm tam değil.' Yeter ki Türkiye masaya yeniden otursun. Tek bir şartımız var. Bu sefer sadece çevirmen hanım kızımızı yanına alarak iş görmeye çalışma sakın, bırak bu işin ehli diplomatlar işlerini yapsınlar. F-35 ve S-400 konularında anlaşmadan da o masadan kimse kalkmasın. Buradan ABD’ye sesleniyorum. Bu konuda suçlu arayacaksanız, suçlusu biziz. Varsa bir sorununuz, bizimle halledin. Ayrıca çevirmen hanım kızımızdan, yüzbinlerce Afgan sığınmacının ülkemize gelmesine yol açan o toplantıda Biden ile neler konuşulduğunu seçimlerden sonra devletimize açıklamasını talep edeceğiz. Verilen her yetki, sorumluluğu ile birlikte gelir. Kendisi de bunu bilecek yaştadır.”

AKP’li Çelik 15 Temmuz ile dış politikayı savundu

AKP Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise, Kılıçdaroğlu’nu 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin paylaşımı üzerinden hedef alarak, Erdoğan’ın dış politikayı başarıyla yürüttüğünü savundu.

Çelik, “Cumhurbaşkanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin şan ve şerefini dirayetle korumaktadır. Uluslararası ilişkilerimiz, sözleşmelere ve müzakerelere göre yürüyor. Türkiye, müzakere masasında İsveç ve Finlandiya'ya taleplerini kabul ettirmiş; hassasiyetlerini kayıt altına aldırmıştır. Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz’da dahi ismini zikretmekten çekindiği terör örgütü FETÖ, Cumhurbaşkanımız sayesinde uluslararası bir metinde kayıtlara geçmiştir! Cumhurbaşkanımızın Türkiye’nin hak ve menfaatleri konusunda ne kadar tavizsiz olduğu tüm tarafların bildiği bir gerçektir. Ayrıca, Kılıçdaroğlu’nun görevi başındaki genç bir devlet görevlisini tehdit ediyor olması da utanç vericidir. Kılıçdaroğlu’nun küçümsemeye çalıştığı arkadaşımız yetenekli, ehliyetli ve görevinin bilincindedir. Görevini yapan birinin tehdit edilmesine asla izin vermeyiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına yürütülen tüm görüşmeler devlet geleneklerimize ve diplomatik kurallara göre yapılmaktadır. Görev yapan arkadaşlarımız bu yüksek görev bilincine sahiptir” ifadesini kullandı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ise, Kılıçdaroğlu’nu tercüman için “hanım kızımız” ifadesini kullandığı için eleştirerek, “Türkçe ve İngilizce'yi ana dili gibi konuşan, profesyonel tercüme yapan bir kadına hanım kız diyerek küçümseyen Kılıçdaroğlu, rezilsin! Sen partindeki kadınlara böyle hitap edebiliyor musun?” paylaşımında bulundu. Varank’ın paylaşımı üzerine ise sosyal medyada Erdoğan’ın kullandığı “sürtük” ifadesi tepkiler ile anımsatıldı.

XS
SM
MD
LG