Erişilebilirlik

İzmir’de Deprem Bölgesi Hayalet Kent Oluyor


30 Ekim’de Ege Denizi’nde meydana gelen ve 117 kişinin ölümüne neden olan deprem en çok İzmir’in Bayraklı İlçesi’ni vurdu. Arama-kurtarma çalışmalarının bitmesinin ardından depremde yıkılan binaların enkazları kaldırıldı. Ama bölgede hala yıkım işlemleri sürüyor.

İzmir’de Deprem Bölgesi Hayalet Kent Oluyor
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:14 0:00

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, ağır hasarlı, acil yıkılacak ve yıkık bina sayısının 506 olduğunu açıklamıştı. Açıklamaya göre bu binalarda 4 bin 239 bağımsız bölüm var. Yıkım kararı alınan binalardaki eşyaların tahliyesi de devam ediyor. Bölgenin her tarafında taşıma şirketlerinin kurduğu asansör sistemleriyle yıkılacak binalardaki eşyalar boşaltılıyor. Binaların alt katlarındaki dükkanları işletenler de aynı şekilde kurtarabildikleri eşyalarını araçlara yüklüyor.

İzmir’de kiralık ev fiyatları arttı

Deprem sonrasında başka bölgelere taşınan mülk sahiplerinin bir kısmı da artık enkaza dönmüş olsa da evlerinden kopamıyor. Yakup Yeşil de çocukluğunu beraber geçirdiği arkadaşlarıyla birlikte yıllardır oturduğu binanın enkazını ve komşu apartmanların yıkılmasını izleyenlerden. VOA Türkçe’ye konuşan Yeşil, “Arkadaşlarla aynı sitedeydik. Biz, 30 yıllık bir binada kalıyorduk. Evimiz ağır hasarlı çıktı. Şu anda yıkıldı. Deprem sonrasında ilk başta çadırlarda kaldık. Ondan sonra kiralık ev aramaya başladık. Ama ev bulma süreci zor geçti. Babam emekli. Bize ‘Emekliye ev vermem. Memur olacak ve bir memur da kefil olacak’ denildi. Sonra bir ev bulduk. Yerleşmeye çalışıyoruz” dedi.

Depremin ardından sadece ağır hasarlı binalar değil, orta ve az hasarlı binalar da büyük ölçüde boşaldı. Bölge sakinleri deprem korkusuyla İzmir’in farklı bölgelerine taşınmaya başladı. Bu da İzmir genelinde kiraların artmasına neden oldu. Deprem öncesinde Yakup Yeşil’le aynı sitede oturan Tayfun Ören, VOA Türkçe’ye yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Şu an bin 500 lira kira veriyoruz. Ama emin olun ki bu parayı hak etmiyor. Depremden sonra belki de yüzlerce ev sahibiyle ve emlakçıyla konuştum. İnternet sitesine bin 200 lira yazıyor. Aradığımda ‘fiyatı değişecek, bin 500 lira olacak’ diyor. Bu açgözlülük.”

Ören, evlerinin yıkılmış olmasına rağmen eski mahallesine gelip gitmesini de “Buradan kopamıyoruz. Buradayız, izliyoruz. Ben eminim ki hiçbir zaman buradan kopamayacağız. Buraya gökdelen de dikseler bizim buradan kopabileceğimizi sanmıyorum” diyerek açıkladı.

Bölge esnafı zor durumda

Sokaklar enkaz yığınına dönüşürken hala faaliyetini sürdüren esnaf da yaşam mücadelesi veriyor. Adliyeye yakın olması nedeniyle birçok avukatın bürosunun bulunduğu bölgede işyerleri de boşalmış durumda. Bu da Corona önlemleri nedeniyle zaten zor günler geçiren esnafın işini da daha da zora sokmuş durumda.

Bir dönercide çalışan Ahmet Çekmez, VOA Türkçe’ye işlerinin yarı yarıya azaldığını söyledi: “Depremden sonra çoğu yer yıkıldı. Yıkıldığı için bizim de müşterilerimizin çoğu gitti. Oturan kimse de kalmadığı için bizim işler de düştü. Nereye kadar gidecek bilmiyoruz. Esnafın bütçesi belli. ‘Gittiği yere kadar’ diyoruz ama şu anda durum kötüye gidiyor.”

“Rıza Bey Apartmanı çocuk parkı olsun”

Bölge hızla hayalet kente dönerken, buradan kopamayanlar da var. Depremde yıkılan Rıza Bey Apartmanı’nda iki çocuğunu, annesini ve iki yeğenini kaybeden Deniz Yücel de onlardan biri. Yücel, yakınlarına mezar olan apartmanın yerine yeni bir apartman değil çocuk parkı yapılmasını istiyor: “Devlet büyüklerimiz sağ olsunlar şimdiye kadar yanımızda oldular. Onlardan talebimiz Rıza Bey Apartmanı’nın çocuklarımızın seslerinin olacağı, bundan sonra da çocukların seslerinin duyulacağı bir park olması.” Bu konuda sosyal medyada bir kampanya başlattıklarını söyleyen Yücel, kamuoyundan da bu kampanyaya destek istedi.

XS
SM
MD
LG