Financial Times gazetesi İmamoğlu’nun zaferini birinci sayfadan manşetten duyurdu. Internet sayfasında da ‘’Erdoğan’ın politik kumarı ters tepti ve tekrar edilen seçimde muhalefet zaferini perçinledi’’ ifadelerine yer verdi. Haberin Devamında, ‘’İmamoğlu sadece kazanmadı, kendisine oy verenlerin sayısını da katladı’’ vurgusu dikkat çekti.
Gazete, seçim sonuçları belli olduktan sonra açılan Asya piyasalarında Türk Lirasının Dolar karşısında, %0,9 oranında artış gösterdiğini yazdı ve bu artışı ‘’net seçim sonucuyla hissedilen siyasi rahatlama’’yla açıkladı.
Erdoğan’ın ‘’İstanbul’u kaybeden, Türkiye’yi kaybeder’’ sözleri de Financial Times’ın haberinde yer aldı. Erken seçim ihtimallerinin akla gelmesi ve hem Erdoğan’ın hem de MHP lideri Bahçeli’nin bu olasılığı dışlayarak Türkiye’nin gerçek gündemine dönmesi gerektiğine ilişkin açıklamalarına da yer veren gazete, bu güvencenin yabancı yatırımcılar arasında rahatlamaya ve kök salmış sorunların çözümüne eğilme olasılığını arttırabileceğini de yazdı. Gazete 2009’dan bu yana Türkiye’de 11 seçim olduğunu da hatırlattı.
Times gazetesi seçim haberinin başlığında Ekrem İmamoğlu’nun “Halk samimiyetime inandı” sözünü kullandı ve ‘’İstanbul seçimleri Erdoğan’ın ağır yenilgisine nasıl dönüştü?’’ diye sordu.
‘’Muhalefetin adayı, popülistleri yenmenin yolunu açtı’’ denen haberde “İmamoğlu Erdoğan’ı 1994’te belediye başkanı olarak yükselmeye başladığı İstanbul’da ağır bir yenilgiye uğrattı” ifadeleri yer aldı. Times da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim öncesi “İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi de kaybeder” sözlerine atıf yaptı.
Times haberinde, 31 Mart’ta Ekrem İmamoğlu’nun az bir farkla kazanmasından, YSK’nın itirazlar için mazbatayı 18 gün bekletmesi ve seçimlerin iptali dahil tüm süreç de özetlendi. Avrupa Parlamentosu milletvekili Guy Verhofstadt’ın “Erdoğan Türkiyesi diktatörlüğe doğru kayıyor” sözlerine yer veren Times, Türk gazetecilerinden de alıntılar yaptı. Türkiye gazetesinden Cem Küçük’ün Twitter’da “Bu sonuç kabul edelim ki AK Parti için hezimettir” sözü, AK Parti’ye yakın isimlerden Abdurrahman Dilipak’ın Erdoğan için, “Belediye başkanlığıyla geldi, şimdi gidiyor” sözü, AKP Milletvekili Mustafa Yeneroğlu’nun İmamoğlu’nu Twitter’dan kutlaması, Times’ın haberinde ayrıntılarıyla verildi.
Guardian, internet sayfasındaki seçim haberinde “Muhalefetin tarihi İstanbul zaferinden sonra tüm gözler Erdoğan’da” başlığını kullandı ve ‘’İmamoğlu destekçileri, zaferi eğlenerek kutladı’’ dedi. Haberin fotoğrafındaysa elinde günün gazetelerinden birini okuyan biri var. Manşette, ‘’807 bin yetti mi’’ yazıyor.
Haberin devamında ‘’İmamoğlu, % 31’lik gelirle Türkiye’nin en büyük ekonomi merkezinde, İslamcı partinin hakimiyetini sona erdirdi’’ ifadelerini kullanan Guardian, bir de spekülasyona yer verdi. Gazete, ‘’Bu sonuçla Erdoğan erken seçime giderek hem partisindeki çatlak seslerden kurtulmak isteyebilir, bir yandan partisini yeniden toparlar ve Türkiye’nin ekonomisini yavaşlatan ağırlıkları da savuşturmak isteyebilir’’ yorumunda bulundu.
İngiliz yayın kuruluşu BBC de, İstanbul’daki muhabiri Mark Lowen’ın kaleme aldığı “Bu seçim sonuçları, Erdoğan için sonun başlangıcı mı?” başlıklı yazıyı internet sitesinde yayımladı. Yazının “Sonu felakete varan bir hesap hatası” ara başlıklı bölümünde, 31 Mart sonrasında Ekrem İmamoğlu’nun az bir farkla kazanmasını bahane ederek ve düzensizlikleri gerekçe göstererek, çoğunlukla Erdoğan yönetiminin baskısı altında görülen YSK’nın seçimi şüpheli bir şekilde iptal ettiği anlatıldı.
Ülkenin her şeye kadir Cumhurbaşkanı olarak sıfatlandırdığı Erdoğan’ın “İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır” sözlerini de anarak, seçimi tekrar ettirmesini ‘’kumar’’ olarak nitelendiren BBC, ‘’Eğer bir daha tekrarlanırsa kazanırım’’ fikriyle korkunç bir hesap hatasına düşüldüğünü yazdı.
BBC, İmamoğlu’nun İstanbul’un 35 yıldır girilememiş muhafazakar bölgelerinde, Fatih’te, Tuzla’da, Eyüp’te hatta Erdoğan’ın evinin bulunduğu Üsküdar’da bile üstünlük elde ettiği ayrıntılarına da yer verildi.
BBC İstanbul muhabiri uzun yıllardır görev yaptığı Türkiye’den gözlemlerini de aktardığı yazıda, Türk toplumunun son yıllarda epey yara aldığını, basın özgürlüğü ve yargı bağımsızlığında, insan haklarında dibe çöktüğünü ve halkın elinde kalan tek özgürlüğün biricik oyları olduğunu da anlattı.
İstanbul’daki sabaha dek süren eğlence ve kutlama sahneleri de fotoğrafların da yer aldığı yazı, ‘’Sadece seçim zaferi değil Türk demokrasisinde hala hayat olduğu gerçeği de kutlandı’’ şeklinde sona erdi.