Stratim’in düzenlediği İstanbul Forum’da gerçekleştirilen ‘Kürtler, Barış Süreci ve Bölgesel Mülahazalar’ adlı panelde, hem IŞİD’in, hem de Ortadoğu’da Kürtler'in geleceğiyle ilgili tartışmalar dile getirildi.
Milliyetçi görüşlerin Türkiye’de önemli sözcülerinden Profesör Ümit Özdağ, Kobani’nin Türkiye için psikolojik bir yenilgi olduğu kadar PKK için de bir zafer olduğunu söyledi.
Özdağ: ABD, PYD’yi destekleyerek AKP’den öç alıyor
PKK’nın Kobani savunmasından Stalingrad direnişi çıkarmaya çalıştığını savunan 21. Yüzyıl Enstitüsü Başkanı, ‘ PKK kendi varlığını Kuzey Suriye’de meşru kılmıştır. Amerikan yetkilileri, PKK’nın Suriye kolu olan PYD’yi bir terör örgütü olarak görmediklerini ve siyasi müzakere yaptıklarını alenen ilan ediyorlar. ABD’nin PYD’nin terör örgütü olmadığı açıklaması PKK’ye dolaylı bir destektir. Bugün Suriye’de aynı askeri ortaklığı görüyoruz. ABD, PKK’yla ilişkilerini geliştirerek AKP hükümeti ve Erdoğan’dan geçmişin öcünü alıyor’ dedi.
Özdağ: Ankara’nın Çin savunma sistemi konusunda vereceği karar kritik
Amerika’nın gelecek öngörüsünde bir Kürt devleti bulunduğunu belirten Özdağ, ‘Washington, Suriye, Irak ve Türkiye’de birleşik bir Kürdistan öngörüyor ama bunu bağımsızlık olarak öngörmüyor. Birleşik bir Kürt devleti öngörüyor. Erdoğan bunun farkında ve birkaç kere ‘’ABD, Suriye’de Türkiye’nin menfaatlerini gözetmiyor’ dedi. Bundan sonraki olaylarda kırılma noktaları daha da genişleyebilir’ diye konuştu.
21. Yüzyıl Enstitüsü Başkanı’nın dikkat çektiği kırılma noktalarının başında Türkiye-Rusya ilişkileri geliyordu. Özdağ, Rusya ticari ilişkilerde ulusal para kullanılması kararı alan Türkiye’nin Avrasya Ekonomik Topluluğu’na katılımına ilişkin yol haritasının Kremlin’de konuşulduğunu iddia etti ve ‘ Ankara’nın Çin füze savunma sistemi konusunda vereceği kararı kritik ve önemli. Bu Kobani’den başka koridorlarının açılmasında belirleyici olacak’ dedi.
Henri Barkey: Şimdiki zamanın en büyük kazananı Kürtler
Panelin konuşmacılarından Leigh Üniversitesi öğretim üyesi Profesör Henri Barkey ise şimdiki zamanın Ortadoğu’da en büyük kazanının Kürtler olduğunu söyledi. Barkey, ‘Türkiye’de çözüm sürecinden dönüş olmaz. Suriye’de Esad sonrası bir uzlaşma olacak. Kürtler kanton ya da başka bir şekilde geçmişteki konumlarından farklı yaşayacak. Irak’ta da halihazırda en büyük kazanan Kürtlerdir. Irak’ın federatif bir yapıda kalmasının garantisi de onlardır’ dedi.
Barkey, şu anda Tahran yönetimiyle anlaşma içinde bulunan İran Kürtlerinde bir hareketlilik beklediğini de belirtti. Sykes Picot anlaşmasının kısa vadede yıkılmasına imkan olmadığını ifade eden Leigh Üniversitesi öğretim üyesine göre, Ortadoğu’nun tartışmasız en büyük sorunu IŞİD ve gelecek yılda da bu örgüt adından söz ettirecek.
Barkey: Erdoğan, Washington’ı Kürtler hakkında ikna etme olanağına sahip değil
Barkey, ‘Türkiye’nin çözüm sürecinde birçok kestirilemeyen sorun var. Ama Amerika politikasına ve bölgesel güçlere bakarsanız, esas mesele IŞİD’in Irak’ta yenmek. Musul, 3 milyon nüfusa sahip. IŞID burada bina bina savaşacak. Aniden yok olup gitmeyecek. Çok uzun süreli bir savaş bizi bekliyor. Amerika kimi kullanabilirse onu kullanacak. Asıl önemli olan Peşmerge ve Irak Ordusu’nun reorganize edilmesi. Ama şunu söyleyeyim Erdoğan’ın ABD’yi Kürt politikasında ikna edebilme olanağına artık sahip değil’ dedi.
Çandar: Barış süreci şu an için reality show görünümünde
Radikal yazarı Cengiz Çandar ise soru cevap kısmında barış süreciyle yaptığı değerlendirmede hükümetin barış sürecini değil barış sürecini telaffuz etmeyi sevdiğini söyledi. Çandar, ‘barış süreci nedir? Soru işareti çoğumuz açısından. Ben olaya baktığımda konsolide edilmiş bir ateşkes görüyorum. Belli şiddet ve düşmanlıkların sona erdirilmesini anlıyorum. Bu iyi bir şey. Ama söylenecek fazla bir şey yok. Bir yol haritası yok, takvim yok, yol haritası yok. Bu sadece bir reality show nitelğinde’ dedi
Çandar, şu anda belirsiz olan barış sürecinin çıkacak sonuca bağlı olarak 2015 seçimleri sonrası başlayacağını öne sürdü.
Özdağ: Türkiye’nin önünde dört senaryo var
Soru cevap kısmında bir kez daha söz alan Profesör Ümit Özdağ’a göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan zaman kazanmaya çalışıyor ve önünde dört seçenek bulunuyor.
Özdağ, ‘birinci seçenek seçimden sonra askeri güçleri ülkenin güneydoğusuna gönderip PKK’yı yenmeye çalışacak. İkinci senaryo. Pkk’nın özerkliğini kabul edecek ve yen bir anayasa yapacak. Türkiye özerk Kürdistan’la mutlu bir ülke olacak. Üçüncü seçenek, bundan sonra Türkler ve Kürtler araısında çatışmalar olacak. Türkiye iç savaş içine düşecek. Erdoğan yönetimi bu iç savaşı aşırı askeri güçle bastırmaya çalışacak. Dördüncü senaryo ise Erdoğan yönetiminin bu çatışmayı önleyememesi durumunda askerlerin yönetimi devralması gündeme gelecek’ diye konuştu.