Yüksek Seçim Kurulu, önceki gün referandumda 51 milyon 751 bin 773 seçmenin oy kullanacağını açıkladı.
10 milyon 558 bin 57 seçmenin kayıtlı olduğu İstanbul, Türkiye’deki seçmenin yaklaşık %21’ini barındırıyor.
İstanbul, seçmen gücü nedeniyle her seçimde partilerin çalışmalarını en ağırlıklı yürüttüğü şehir. Refah Partisi İl Başkanı, daha sonra İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak Türk siyasetinde vitrine çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gözünde İstanbul’un yeri apayrı.
15 Temmuz darbe girişiminde, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin darbeciler tarafından bombalanması en büyük infial yaratan hadise olmasına rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbeye karşı ulusal birliği İstanbul’da Yenikapı mitingiyle aramayı tercih etti.
Erdoğan, referandum miting için yine Yenikapı Meydanı’nı tercih seçti.
Mitinge katılımın yüksek olması için çok sayıda otobüs ve tekne ücretsiz servis yaptı
Miting için 8 Nisan tarihinin belirlenmesinin ardından, AKP İstanbul İl Örgütü kentin dört bir yanını afişlerle donatarak İstanbullular’ı Yenikapı’ya çağırdı. Kentin tüm ilçelerinden yüzlerce otobüs, Adalar, Beykoz ve Şile gibi deniz kenarındaki uzak ilçelerinden ise tekneler ücretsiz olarak kaldırıldı.
Kentin Asya yakası ile Avrupa yakasını denizin altından birbirine bağlayan Marmaray’ın ana durağı mitingin yapıldığı Yenikapı’da olduğu için katılımcıların önemli bir bölümü de bu toplu taşıma aracını tercih ettiler.
Miting alanındaki güvenlik dikkat de dikkat çekti. Örneğin, Ayrılık Çeşmesi’nden Marmaray’la miting alanına giren bir kişi, toplam altı kere arandı. Eğer yanında çantası varsa bu aramalarda iki kez çantasını X-Ray cihazlarından geçirdi.
Miting alanının dışında çok sayıda da Özel Harekat polisi uzun namlulu silahlarıyla göze çarpıyordu.
“Erdoğan Allah’ın hepimize lütfu”
Miting alanı ve çevresinde kadınlar daha ağırlıklı ve coşkuluydu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’la birlikte, Başbakan Binali Yıldırım ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün fotoğrafların asılı olduğu sahneden gelen komutlara anında karşılık veren AKP Şile Kadın Kolları üyeleri bol bol selfie fotoğraf çektirip bu fotoğrafları sosyal medya hesaplarından paylaşıyorlardı.
Şile Kadın Kolları Başkanı Melek Dilsiz neden bu kadar tutkulu bir şekilde ‘Evet’ çıkmasını istediklerini şöyle anlattı:
“Daha güçlü olmak için ‘Evet’ vereceğiz. Almanya’ya, FETÖ’ye ders vermek için ‘Evet’ vereceğiz. Çocuklarımın için geleceği için ‘Evet’ çıkmalı. Cumhurbaşkanımız başkan olduğunda o dünyanın, dünyanın ezilmiş halklarının sesi olacak. Çünkü o Allah’ın hepimize lütfu.”
İkinci Abdülhamit’in Osmanlı Devlet Armasına Erdoğan fotoğrafı iliştirerek hazırlanan bayrak ilgi gördü
Miting alanının dışında en çok ilgi çeken bayrak motiflerinden biri, 2. Abdülhamit döneminde kabul edilen devlet armasıydı. Mavi fona yapılan bu armanın üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın resmi eklenerek satışa sunulmuştu. Birçok İstanbullu bunu alsa da çoğu alana sokmayı başaramadı. Zira miting alanında Türk bayrağı ve kırmızı-beyaz renklerin hakim olması isteniyordu.
Tek tük de olsa Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın resminin bulunduğu Osmanlı devlet arması bayrağın alanda göze çarptı. Bayrağı alana sokanlardan biri soyadını söylemek istemeyen Şenol Bey’di.
Referandumda ‘Evet’ çıkması halinde çok şey değişeceğini söyleyen Şenol Bey Bey, değişimin ne olacağını şu sözlerle açıkladı:
“Çok şey değişecek, benim açımdan çok şey değişecek. Daha güçlü daha bağımsız bir ülke olacağız. Ama ayrıntısını Cumhurbaşkanım biliyor. Biz onun arkasındayız. Böyle diyorsa bir bildiği vardır.”
“Kahraman Savaşçılar” afişi ilgi çekti
Alanın dışında ilgi gören afişlerden biri de Sylvester Stallone’nin başrolünü oynadığı ‘Cehennem Melekleri’ afişinden uyarlanan “Kahraman Savaşçılar” afişiydi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve darbeci general Semih Terzi’yi vurduğu için kahraman ilan edilen Ömer Halisdemir’in resmedildiği afişin önünde binlerce kişi hatıra fotoğrafı çektirdi.
Bu dövizin arkasında yer alan ve Mustafa Kemal Atatürk’e atfen “Atam İzindeyiz” deyişinden esinlenilen “Adam İzindeyiz” illüstrasyonu ise pek ilgi görmedi.
Daha önce Hollanda Konsolosluğu protestosunda da dikkat çeken “Şeytana sormuşlar, nasıl şeytan oldun? Bütün melekler ‘Evet’ dedi ben ‘Hayır’ dedim” dövizi de Yenikapı Meydanı’ndaydı.
Neden ‘Evet’ veriyorlar?
Ellerinde Türk bayrakları ve ‘Evet’ afişleri bulunan bir grup Kamerunlu genç ise “Büyük lider Erdoğan’a destek vermek için buradayız” dediler.
Feslerinde Osmanlı Torunları yazan bir grup ise fotoğraf çekimine izin vermedikleri gibi soruları da yanıtsız bıraktılar.
Saatlerdir alanda beklediği için taşın üzerinde oturarak miting saatini bekleyen Mehmet Karataşlıoğlu ise AKP seçmenini “Bir düşersek gerisi gelir” diye uyardıktan sonra ekledi, “İnancımız için ‘Evet’ diyoruz. Geçmişte neler yaşadık biliyor musun? Ben otomobilimin kaportasına ‘Evet’ yazdığım için para cezası yedim ben. Daha ne konuşuyorsun? Evet çıkarsa daha güzel olacak. Hürriyetim olacak herkes inancında özgür olacak. Kim kime karışıyor? İsteyen kiliseye ya da havraya, isteyen camiye cemevine gidiyor. Çok şey değişecek ama küfür milleti istemiyor.”
Alanın dili ne söylüyor?
Eşiyle birlikte coşkuyla “Evet, söz de karar da milletin” yazılı 16 metre uzunluğunda 95 metre genişliğindeki sahneye bayrak sallayan Akif Erdem Polat ise darbe sonrasındaki Yenikapı Mitingi sırasında alana sirayet eden hava ve coşkunun olmadığını kabul ediyor.
“Kalabalık tabii o gün daha iyiydi. Daha heyecanlıydı. Ama tabii o gün burada herkes vardı. Yalnız Kılıçdaroğlu geldi ama kitlesinin o gün burada olduğuna inanmıyorum. Ben memleket için ‘Evet’ diyorum. Erdoğan şu anda da istediği şeyleri yapıyor. Fakat ufak da olsa Davutoğlu örneği var. Çift başlılık kalkması için evet.”
Gerçekten alanda yer yer boşluk gözlenirken daha Binali Yıldırım sahneye çıkmadan alandan çıkışlar başlamıştı bile. Tabii onlar çıkarken yeni girenler de oluyordu.
İki istisna dışında İstanbul’da kazanan Türkiye’de de kazanıyor
İstanbul çok partili hayata geçildiğinden beri yalnızca iki kez genel seçimlerde birinci olan parti dışında bir başka partiyi tercih etti. Bu konuda iki istisna 1961 Seçimleri ve 1991 Seçimleri.
27 Mayıs Darbesi’nin ardından yapılan ilk seçimde CHP, Türkiye’de birinci parti olurken İstanbul’dan en büyük destek Adalet Partisi’ne gitti. 1991’de ise Anavatan Partisi, Türkiye çapında sandıktan birinci çıkan Doğru Yol Partisi’nin önünde yer aldı.
1991 yılında İstanbul milletvekili olmayı tercihli oyla kaybeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1994’ten sonra aktif siyaset yaptığı her dönemde partilerini bu kentte birinci sıraya taşımayı hep başardı.
Bakalım İstanbul seçmeni referandumda bu kez ne karar verecek?