IŞİD’in Konstantiniyye ile birlikte en önemli propaganda araçlarından biri olan Rumiyah dergisinin üçüncü sayısı, 11 Kasım’da internet üzerinden yayınlandı. Roma kentinin Arapça’daki karşılığı olan Rumiyah adlı derginin kapağında 15 Ağustos’ta PKK’nın saldırı düzenlediği Çınar karakolunun fotoğrafı kullanılırken, iç sayfalarda da HDP’li milletvekilleri içerideyken Diyarbakır Bağlar Emniyet Müdürlüğü’ne düzenlenen saldırının fotoğrafına yer verildi.
Derginin ilk makalesi Kuran’da geçen Ankebut suresinden alınan “Evlerin en dayanıksızı örümcek evidir” başlığını taşıyor.
“Türkiye tanklarına Müslüman köy ve şehirlerini bombalama emri verdi”
Yazıda son dönemde tüm IŞİD yayınlarında olduğu gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan laiklik ve demokrasinin emrinde olan bir “tağut” (putperest) ve “mürted” (dinden dönen) olarak bahsedildi ve “İslam Devleti’nin haçlı koalisyonu ve mürted askerleriyle olan savaşı şiddetlendiğinde, Türklerin tağutuna verilen rol ve ona çizilen görev deşifre oldu. Ülkesinin hava üslerini haçlıların uçaklarına açtı ve Aynu’l İslam’da ateistlere imdadın ulaştırılması için sınırları açtı. Tanklarına, Müslümanların köy ve şehirlerini bombalama emrini verdi. Tüm bunlarla yetinmeyip daha fazlasını yapacağının taahhüdünü vermektedir” ifadelerine yer verildi.
“Türkiye’ye saldırın” emri
IŞİD, Paris ve Brüksel saldırılarından ibret almadığını söylediği Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sadece hakaret etmekle kalmıyor, Türkiye’deki sempatizan ve üyelerini, bir dizi saldırı gerçekleştirmeye çağırıyor. Yazıda yalnız askeri hedeflerin değil yerli yabancı demeden sivillerin de hedef alınması isteniyor ve “Öncelikle küfrün önderlerine ve tağut başkanlarına saldırın! Polis, asker ve hâkimlere saldırın! Tağutların âlimlerine, Erdoğan’ın parti üyelerine, destekçilerine, yardımcılarına ve onunla dostluk kuran diğer partilerin üyelerine saldırın! Bu mürtedlere saldırırken de aynı zamanda haçlı ülkelerinin vatandaşlarını bulduğunuz yerde öldürmeyi de ihmal etmeyin” deniyor.
Bağdadi: Türkiye, Haçlılara dayanıp sırtlanlar gibi savaşımıza girdi
Dergide IŞİD lideri Ebubekir Bağdadi’nin bir konuşması da yayınlandı. Musul operasyonlarına hazırlananları “Yahudi, Hıristiyan, Rafızi, ateist, mürted ve Allah’ın düşmanı tüm küfür ümmetleri” olarak tanımlayan Bağdadi, Türkiye’yi bu süreçte sırtlan gibi davranmakla suçladı.
Dergi, Bağdadi’nin “Küfür koalisyonlarıyla olan mücadele ve cihadımız sürecinde, Mürted ve laik Türkiye, alçakça ve sinsi davranarak iyice azdı. Bir boynuzunu uzatırken diğer boynuzunu gizliyor. Mücahitlerin küfür ümmetleriyle meşguliyetini ve İslam topraklarını savunmalarını fırsat bilerek Haçlılara dayanıp uçaklarının gölgesi altında bacaksız sırtlanlar gibi savaşımıza girdi” sözlerine yer verdi.
Türkiye’nin IŞİD’in cihadının kapsamına girdiğini belirten Bağdadi, Türkiye’deki hücrelerine saldırı emri verdi ve “Gazabınızın ateşini onlara ulaştırın Dininizin ve tevhidinizin intikamını şeytanların kardeşlerinden, mürtedlerin liderlerinden ve ateistlerin dostlarından alın” diye seslendi.
“Büyük Dabık Savaşı’ndan sonra İstanbul ardından da Roma fethedilecek”
Türkiye’ye saldıran dergideki bir başka yazıda, bugün Suriye’nin kuzeyinde bulunan Dabık civarındaki çatışmaların asıl savaş olmadığı, asıl savaşın daha sonra gerçekleşeceği iddia edildi.
Yazıda, “Haçın kulları ve dostları olan Türkler ve sahavatlar en büyük hedeflerinin Dabık olduğunu ilan ederek kuzey Halep kırsalında toplandılar. Dabık’ı necis ayaklarıyla ve pis bayraklarıyla kirleterek İslam Devleti’ne karşı büyük manevi bir zafer kazanacaklarını iddia ettiler. Aynı şekilde İslam Devleti askerlerinin Küçük Dabık Savaşı ile Büyük Dabık Savaşı’nın arasını ayıramadığını zannettiler. Dabık ve çevresindeki bu vur-kaç çatışmalarından ibaret olan küçük Dabık savaşından sonra, Allah’ın ve Resulü’nün vadettiği gibi Müslümanlar ile Rumların arasında sulh gerçekleşecek ve daha sonra Rumların onlara ihanet etmelerinden sonra hiç şüphesiz Büyük Dabık Savaşı gelecektir. Ve Allah’ın izni ile daha sonra Konstantiniyye’nin ve daha sonrasında da Rumiye’nin fethi gerçekleşecektir” cümlelerine yer verildi.
Din adamlarına tehdit
“Kötü alimler hakkında konuşup onları deşifre etmenin vacipliği hakkında” başlıklı makalede ise IŞİD’in benimsendiği İslam anlayışındaki dışında davranan din adamları tehdit edildi.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun fotoğraflarının da kullanıldığı yazıda “Tarih boyunca, Ca’d bin Dirhem, Cehm bin Safvan ve Hüseyin bin Mansur El-Hallac gibi birçok zındığın ve aşırıya giden bidat ehlinin tekfir edilmesi, öldürülmesi ve asılması gerçekleşmiştir” dendi.
“Kadınlar evlerinde vakarla oturmalı”
Dergide “Küfür Risaleleri” başlıklı yazıda daha önce Konstantiniyye’nin 7. sayısında olduğu gibi Said-i Nursi ve öğretileri ağır bir dille eleştirilirken “Evlerinizde vakarla oturun” başlıklı makalede Kuran’dan örnek verilerek kadınların mecbur olmadıkça evden çıkmamaları gerektiği vurgulandı.