Erişilebilirlik

'İran'da Yaptırımlar İşe Yaramıyor'


'İran'da Yaptırımlar İşe Yaramıyor'
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:41 0:00
İran ve dünya gücü 6 ülkenin Kazakistan’daki görüşmelerinden müzakerelere devam kararı çıktı ve İranlı yetkililer 6 ülkenin önerilerinin bugüne kadarkilerden çok daha gerçekçi olduğunu söyledi. Yani ortada eskiye göre daha olumlu bir hava var. Peki müzakerelerin iki kilit aktörü İran ve Amerika için görüşme zemini ne kadar uygun? İşte bu soruyu İran’ı çok yakından tanıyan bir isme sorduk.

Mohsin Milani, "Bence İranlı yetkililer, görüşmelerle ilgili iyimserliğini ortaya koydu. İran ve 6 ülkenin 8 aylık bir aradan sonra sadece müzakere masasına oturması bile olumlu. İçerde tam olarak neler konuşuldu bilmiyoruz ama İran tarafı iyimser. Bunun birçok nedeni olabilir. Bir ihtimal İran’a sunulan öneri paketinin içeriği, ya da İranlılar’ın Amerika’nın tavrıyla ilgili görüşlerinin önceki müzakerelere göre bu kez farklı olması. Muhtemelen İran, halkı “bakın Amerika duruşunu değiştirdi” diyerek taviz vermeye hazırlıyor. Bir nevi bu görüşmelerin geleceğini ve ileride inşa edilebilecek bir uzlaşma konusunu güvence altına almaya çalışmak gibi düşünebiliriz," şeklinde konuşuyor.

Güney Florida Üniversitesi öğretim üyesi Muhsin Milani, İran İslam Devrimi’nden bugüne, ülkenin tüm iç dinamiklerini yakından takip eden bir bölge uzmanı. Milani, İran’da karar makamının Cumhurbaşkanlığı değil, dini lider Ayetullah Hamaney olduğunun altını çiziyor: "Ayetullah Hamaney müzakereye hazır olduğunu epeydir söylüyor ama kendi koşulları altında olması şartıyla. Yani İran, “Eğer Amerika’nın samimiyeti konusunda ikna olursak, eğer bu müzakereleri İran İslam Cumhuriyeti’ni yok etmek için diplomatik yol olarak kullanmıyorsa, biz Amerika’yla müzakere ederiz” diyor. Çünkü Hamaney’in önceliği İran’ın varlığını sürdürmesi. Amerika’nın önce Hamaney’i buna ikna etmesi gerekiyor."

Kazakistan sonrası tarafların yeniden masaya oturacağı ülke Türkiye. İstanbul görüşmelerinde, sürdürülebilir bir müzakere süreci için uygun zemin arayışı sürecek.

Profesör Milani, "İstanbul toplantısı, uzmanlar düzeyinde bir görüşme sağlayacak. Dolayısıyla müzakerelerin siyasi ayağı değil. Kazakistan’da konuşulan paketin içeriğini bilmiyorum ama o pakette ne olursa olsun İran’ın belli bazı şeyleri yapmak zorunda olduğuna eminim. İstanbul toplantısının amacı da, İran’ın yükümlülüklerini yerine getirdiğinden emin olmak. Aynı şekilde İran da 6 ülkenin sorumluluklarını yerine getirdiğini görmek isteyecektir," diyor.

Türkiye-İran ilişkileri hala kötü değil ancak bir gerginlik var. Türkiye’nin nükleer müzakerelerdeki rolü de ikinci derecede bir rol olacaktır.

Bazı uzmanlar, İran’ın Haziran ayındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar nükleer sorunun çözümünü rafa kaldıracağı, zira bundan iç politik meseleler açısından zarar göreceği yorumları yapılıyor. Profesör Milani ise bunun tam aksini düşünüyor: "Bence bu güçlü bir iddia değil çünkü İran’ın nükleer politikalarıyla ilgili stratejik kararlar Hamaney tarafından verilir. İran’da karar mercii Hamaney’dir. Hamaney de cumhurbaşkanlığı yarışında olmayacak. Eninde sonunda eğer bu müzakereler başarıyla tamamlanırsa, bunun sonuçlarını İran’da hemen değil seçimlerden sonra görmemiz mümkün. Ancak süreç başladı ve bu uzun bir süreç, bir iki günde bitmeyecek. Ve sürecin yeniden başlamış olması bile başlı başına olumlu bir adım."

Profesör Milani, İran’a uygulanan uluslararası yaptırımların acıttığını, ancak işe yaramadığını öne sürüyor: "Yaptırımların uygulanmaya başladığı dönemden bugüne bir göz atın. Mesela İran'ın 2003 yılında uranyum zenginleştirme çalışmalarında kullandığı santrifüj sayısı 180’di. Bugünse bu sayı 11 bin. Bu yaptırımların işe yaramadığının en büyük kanıtlarından biri. Yaptırımların en azından teorik olarak halkı değil, sadece İran hükümetini etkilemesi gerekiyor ancak sadece yaptırımlar devletin değil ekonominin, sıradan insanların canını yakıyor. Dolayısıyla yaptırımların işe yaradığını söyleyemem."

Amerika tarafının “faydalı” olarak tanımladığı Kazakistan müzakerelerinin ardından nükleer görüşmeler konusunda yeni bir sayfa açılmış gibi görünüyor. Bu pozitif havanın aynı şekilde sürüp sürmeyeceğini, tarafların çok yakın tarihlerde yapacakları görüşmelerde ortaya koyacakları tavır gösterecek.
  • 16x9 Image

    Mehtap Çolak Yılmaz

    Mehtap Çolak Yılmaz, 1997 yılında Star Haber’de başladığı televizyon haberciliğine, 2000 yılında ATV Haber’le devam etti. Avrupa ve Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde haber takip etti, söyleşiler ve canlı yayınlar yaptı. 2003 yılında iki ay boyunca Irak’ın işgalini Bağdat ve Kuzey Irak’tan takip etti. 2005 yılında  ATV Haber Washington Temsilcisi olarak mesleğine Amerika’da devam eden Yılmaz, 2012 yılından bu yana da Amerika’nın Sesi’nde çalışıyor.

XS
SM
MD
LG