İngiltere’de bıçakla işlenen suçlar korkutucu bir hızla artmaya devam ediyor. Başbakan Theresa May aksini iddia etse de İngiliz emniyeti, eleman eksikliğinden yakınıyor.
Bıçak ve kesici aletlerle işlenen suçlarla yılbaşından bu yana neredeyse her hafta ortalama üç kişi hayatını kaybediyor. Çoğu 18 yaş altı.
Özellikle genç yaşta erkek çocuklarının kurbanı olduğu bu olayların arkasının kesilmemesi gözleri hükümet ve polise çevirdi.
Başbakan Theresa May kendisine yöneltilen soru üzerine, kamuda yıllardır sürdürülen kemer sıkma politikaları ve sonuç olarak personel azlığının, bu olaylarla ilgisinin olmadığını söyledi. Ancak gazete manşetleri emniyet amirlerinin tam tersi görüşlerine de yer veriyordu. “Polis sayısında 20 bin kişilik azaltma yüzünden çoğu vakaya gönderecek adam bulamıyoruz” dediler.
Polis azlığını kimse tek başına suç işleme nedeni olarak görmese de Parlamentonun hazırladığı istatistiklerde, 2011 yılında 140 binlerde olan polis sayısının 2018’de 120 binlere düşmesi ve kesici-delici aletle işlenen suç sayısının aynı zamanda 30 binlerden 40 bine dayanması dikkat çekici bir bilgi olarak yerini koruyordu.
Dikkat çeken bir başka bilgi ise suçlu ve kurbanların daha çok hangi topluluklarda görüldüğüyle ilgili. Londra’nın %43’ü Siyah, Asyalı ve diğer etnik azınlıklardan oluşuyor. Bıçaklı suçların yarısı bu kalabalık içinde işleniyor. Yani Londra’nın hemen hemen yarısını oluşturan göçmenler bu suçlara en çok kurbanı veren kimseler olurken hem de faillerin en çok barındığı topluluk durumunda.
İçişleri bakanı Sacit Cavit, 12 yaş çocuklardan başlayacak önleyici uygulamalardan bahsetti. Eğer bıçak taşırken yakalanırsa önce zorunlu bilinçlendirme kurslarına gönderilecek, olmadı sokağa çıkma ya da belirlenen yerlere gitme yasağı uygulanacak ve sosyal medya kullanımı kısıtlanacak. Tepkiyle karşılanan bu tedbirler eğer işe yaramazsa, bir sonraki adımı ise 2 yıl hapis cezası. Başbakan Theresa May konuyu partiler arası bir çözüm arayışı şeklinde ele alacağını vadediyor.
