Ocak ayında görevden ayrılacak olan Başkan Barack Obama ve ekibi, Amerikan yasaları uyarınca başkan adaylarına gizli bilgilerin de dahil olduğu ulusal güvenlik brifingleri vermekle yükümlü.
Brifingler hem Demokrat Hillary Clinton’a, hem de Obama’nın “başkan olmaya elverişsiz” diye nitelediği Cumhuriyetçi aday Donald Trump’a verilecek.
Bir yılı aşkın bir süredir devam eden seçim kampanyası sırasında Trump spontane konuşmalarıyla, Amerikan topluma mal olmuş kişileri hedef alan ve kamuoyunun hiç de alışık olmadığı tarzda açık ve sert eleştirilerde bulunmuştu. Amerikan yasalarının Obama yönetimine yüklediği görev, Trump’ın ulusal güvenlik brifinglerinde elde edeceği bilgileri nasıl kullanacağı konusunda endişeye yol açtı.
Obama ABD Savunma Bakanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında Trump için, “Eğer başkan olmak istiyorlarsa, bir başkan gibi davranmaya başlamalılar. Yani, brifingde alacakları bilgileri bir başkan gibi koruyup etrafa yaymamaları gerekiyor” dedi.
Obama, adaylara verilecek brifingin ana nedeninin, Demokrat veya Cumhuriyetçi partiden seçilecek yeni başkanın görevine hazırlıksız başlamasının önüne geçmek olduğunu belirtti.
Bu arada Donald Trump yaptığı bir konuşmada, kasım ayında yapılacak Başkanlık seçimine “hile” karıştırılmasından endişe duyduğunu söyledi. Ancak Başkan Obama, Trump’ın bu iddiasını “saçma” diyerek söyleyerek reddetti.
Amerikalı eski muharipler de ayrıca, Senatör John McCain ve Washington’daki diğer Cumhuriyetçi Parti liderlerine dilekçe göndererek, Trump’a verdikleri desteği çekmesini istediler.
Eski asker Alexander McCoy, Trump’ın “Amerika’nın dünyadaki sorumlulukları hakkındaki pervasız cehaletinin” kendisini şoka uğrattığını söyledi.
Bir diğer emekli asker ve aynı zamanda Müslüman olan Nate Terani, Başkan adayı Trump’ın “Müslümanlar da dahil olmak üzere nefret söylemleri ve bağnazlık yaydığını, bununla birlikte azınlıklara yönelik şiddeti de arsız bir şekilde kışkırttığını” söyledi.
Yaralı veya ölü askerlere verilen Purple Heart (Mor Kalp) madalyasını kendisine hediye eden Amerikalı eski bir muharipten kaygısızca kabul eden Trump ayrıca, 2004’de Irak savaşında oğullarını kaybeden Müslüman Amerikalı Khizr ve Gazala Khan ailesiyle kamuoyu önünde söz düellosunda girişti. Birçok muharip, başkan adayı Trump’ın, çocuklarını savaşta kaybetmiş aileye karşı sarf ettiği sözlerden rencide olduklarını ve hakarete uğramış gibi hissettiklerini söyledi.
Vietnam’da savaşırken esir düşen Senatör John McCain, Trump’ın Khan ailesine sarf ettiği sözlerin Cumhuriyetçi Parti’nin düşünce ve tavrını temsil etmediğini söyledi. Ancak McCain, partisinin seçtiği aday olan Trump’a verdiği desteği geri çekeceği hakkında bir yorumda bulunmadı.
Portland’da konuşan Trump, eski muhariplerin mevcut sağlık sigortası sisteminde yaşadıkları uzun beklemelere son verme ve sistemi düzeltme vaadinde bulundu. Trump ayrıca zayıfladığını iddia ettiği Amerikan ordusunu da tekrar güçlendireceğini söyledi.
Cumhuriyetçi Parti başkan adayı Trump bir seçim kampanyası konuşmasında, İran’ın Amerikalı tutsakları bırakması karşılığında Amerika’nın İran’a nakit para yolladığını izlediğini iddia etmişti. Trump konuşmasında ayrıca, İranlıların “Amerikan başkanının basiretsizliği göstermek için” bu videoyu yayınladıklarını da öne sürdü.
Ancak Trump sonradan, videoyu izlemediğini söyledi.
Yetkililer, Trump’ın izlediği videonun İran’ın serbest bıraktığı 3 Amerikalı tutsağın İsviçre’nin Cenevre kentine inen uçaktan çıktıkları video olduğunu bildirdi.
Trump aslında yanlış hareket ettiğini kabul etmedi, ama attığı bir tweetle hatasını itiraf etti.
Attığı tweette Trump, “Televizyonda gördüğüm uçak, İran’a 400 milyon dolar taşıyan uçak değil, Cenevre’ye rehineleri getiren uçaktı” dedi.
Trump rakibi Hillary Clinton’un, ulusal güvenlik konularında güvenilemeyecek biri olduğunu savunuyor. Clinton’un Dışişleri Bakanlığı yaptığı dönemde gizli bilgileri kişisel elektronik posta adresini kullanarak riske attığını ve ülke güvenliğini de tehlikeye soktuğunu iddia ediyor.
Clinton ise, Las Vegas’ta elektrik-elektronik parçaları üreten bir fabrikayı ziyaret etti. Daha önce Trump hakkında yaptığı eleştiriyi tekrarlayan Clinton, Trump’ın gömlek, kravat, ve diğer giysiler gibi Amerika’da satışa sunduğu birçok ürünün ABD’de değil, yurtdışında ürettirdiğini söyledi.
Clinton sözlerine “ürettiği her ürün yurtdışında yapılıyor. Amerikalıları çalıştırmıyor.” diyerek devam etti. Clinton Trump’ın ayrıca, Amerika’daki iş sahalarında düşük ücretli yabancı işçi çalıştırdığını ve projelerinde çalışanlara ödemeleri yapmadığını da sözlerine ekledi.
“Donald Trump’ın hayattığını mahvettiği insanlarla bizzat tanıştığını” söyleyen Clinton, “Trump’ın ne dediğine değil, ne yaptıklarına bir göz atın” dedi.
Amerikan seçimleri üzerine yapılan son anketler Clinton ulusal ortalamada Trump’ın 6 puan önünde olduğunu ortaya koydu. Fox News tarafından bu hafta yayınlanan bir anketse, Demokrat adayın daha geniş bir farkla önde gittiğini tahmin etti. Fox News’in anketi Clinton’u yüzde 49 oranında gösterirken Trump’ın yüzde 39 da kaldığı gözlendi. Ankete katılanların bir kısmı da kararsız olduklarını ya da diğer iki adaya oy vermeyi planlamadıklarını söyledi.