Yaklaşık bir ay önce kulislerde Cumhur İttifakı’nın şemsiyesini genişleteceği konuşuluyordu. Adalet ve Kalkınma Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve Büyük Birlik Partisi’nden oluşan ittifaka Yeniden Refah Partisi, HÜDAPAR, Demokratik Sol Parti ve Anavatan Partisi’nin da dahil ediliyordu.
İktidar partisi, ittifak için adı geçen partilerden DSP ve Anavatan Partisi henüz görüşme gerçekleştirmezken genel başkan yardımcıları düzeyinde temas kurduğu Yeniden Refah Partisi’nden olumsuz geri bildirim aldı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhur İttifakı adayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleme kararı alan Hüdapar, milletvekili seçimleri konusunda tavrına açıklamadığı gibi henüz ittifaka resmen da katılmış değil.
90’lı yıllarda Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde başta dönemin Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan olmak üzere işlediği cinayetlerle anılan Hizbullah’la güçlü bağları olan HÜDAPAR’la planlanan işbirliğine şu ana kadar, Cumhur İttifakı’nı dışarıdan destekleyen Vatan Partisi dışında, iktidar blokundan güçlü bir tepki gelmiş değil. Ancak analistler, Yeniden Refah Partisi’nin ittifak dışında kalmayı tercih etmesinin bu işbirliğini zora soktuğunu düşünüyor.
Girasun: “HÜDAPAR Kürt sokağının iki numaralı aktörü; bagajları kadar avantajları da var”
Rawest Araştırma’nın genel koordinatörü Roj Girasun, yaşanabilecek sorunlara rağmen HÜDApar’ın ittifak içinde yer almasının AKP’nin elini güçlendireceği kanaatinde.
VOA Türkçe’nin konuştuğu Girasun, “Yeniden Refah Partisi’nin ittifakta yer alması hem AK Parti’ye hem de HÜDAPAR’a ‘biz muhafazakar bir hat kuruyoruz’ deme imkanı veriyordu. Bu durum iki taraf için de daha anlatılabilir bir çerçeveydi. Şimdi bundan mahrum kaldılar. Ancak HÜDAPAR’ın varlığı bölgede AK Parti’nin elini güçlendirecek. Çünkü son yıllarda devlet ve güvenlik bürokrasisi üzerinden yürütülen siyaset nedeniyle teşkilatlarda çalışma motivasyonu kalmadı. Teşkilatlarda ciddi bir aşınma olduğu da muhakkak. HÜDAPAR’ın varlığı aşı yapabilir. Zira AK Parti bölgede birinci parti olsa da, devlet partisi olsa da oralı değil. Ama HÜDAp her şeye rağmen Kürt sokağının iki numaralı aktörü. Sokağın iki numaralı aktörü olmanın getirdiği bagajlar kadar avantajlara da sahip. Doğrudur, Hizbullah bagajı var ama üzerinden çok zaman geçtiği için, bunun hatırlatılması gerekiyor. Üstelik hükümet eliyle merkeze çekilmiş sivilleşmiş bir siyasetten de bahsediyoruz aynı zamanda” dedi.
“HÜDAPAR’ın katılması Cumhur İttifakı’ndaki milliyetçi tonu törpüleyecektir”
HÜDAPAR ile AKP arasındaki ittifak arayışının şaşırtıcı bulunmasına şaşırdığını dile getiren Girasun’a göre iktidar partisi, devletçi tutumuyla eski güçlü pozisyonundan uzaklaştığı Kürt ağırlıklı coğrafyada HÜDAPAR aracılığıyla yeniden mevzi kazanabilir.
“Bu işbirliği durumu yoktan var olmuş değil. 2012 yılında kurulan parti 2014’te kendi logosuyla girdikten sonra 7 Kasım 2015 seçimlerinde AK Parti’yi, 2018 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ı destekledi. Dolayısıyla şaşacak bir şey yok. Tabii şu konuyu da hatırlamak gerek. AK Parti’nin MHP ile kurduğu ilişki bölgede sempatiyle karşılanmıyor. Şimdi HÜDAPAR’ın da ittifaka katılması bu milliyetçi tonu törpüleyecektir. Belki de AK Parti’nin bu işbirliğinden murad ettiği şey budur. Zira HÜDAPAR’ın parti programında ‘ana dil ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi’ gibi konularda HDP’ye yakın güçlü talepler bulunuyor.”
Sencar: “HÜDAPAR’ı anlatmak zor olacak, riskli bir ilişki”
Ancak bir başka araştırmacı Özer Sencar, tam da bu nedenle HÜDAPAR’ın Cumhur İttifakı için riskler de barındırdığı düşüncesinde.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Sencar, “Bugüne kadar Milliyetçi Hareket Partisi ve Devlet Bahçeli bu konuda olumsuz bir demeç vermedi. Seçimi kazanmak için zorunlu bir taviz olarak görüp konuyu büyütmeyebilirler. Ancak bir miktar seçmen kaybı olur. Sonuçta partinin hafızalarda kötü bir şekilde yer alan Hizbullah’la ilişkisi söz konusu. Özellikle batı illerinde bu ilişkiyi anlatmak zor olacaktır, bu nedenle riskli bir ilişki diyebiliriz. HÜDAPAR’ın geçen seçimde 157 bin civarında oyu var. Bu oylar belirli illerde toplanmış vaziyette. O illerin milletvekili sayıları üzerinde etkisi olabilir” dedi.
HÜDAPAR’ın Cumhur İttifakı’na girmesinin konjonktürel bir tercih olmanın ötesinde anlamlar yükleyenler de var.
Azad Barış: “HÜDAPAR hamlesiyle Kürtler'in cumhuriyetle buluşmanın önüne geçilmeye çalışılıyor”
Bu işbirliğinin ana nedeninin HÜDAPAR’ın sınırlı oy potansiyeli olmadığını savunan Spectrum House Araştırma Genel Direktörü Azad Barış, seküler Kürtler'in yeni dönemde sahip olabilecekleri siyasi pozisyonun HÜDAPAR aracılığıyla engellenmeye çalışıldığı iddiasında.
VOA Türkçe’nin ulaştığı Barış, “Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Kürtler ‘günah keçisi’ metaforu üzerinden tanımlandı. Kimlik yönlü talepleri askeri olarak bastırıldı, cami cemaati üzerinden gafil gösterildi. Şimdi ise HDP aracılığıyla dolaylı olarak CHP ile birarada durarak Kürtler aslında seküler bir yapı üzerinden cumhuriyetle buluşmaya çalışıyor. Aslında HÜDAPAR hamlesiyle bu buluşmanın önüne geçilmeye çalışılıyor. Cumhuriyetin yeniden inşasına Kürtler'in de katılma imkanı varken iktidar bloku HÜDAPAR’ı yanına alarak ‘günah keçisi’ metaforuna geri dönüyor. Çünkü HÜDAPAR’ın herkese hatırlattığı Hizbullah, kan demek işkence demek domuz bağı demek. Bir sosyolog olarak bu durumu ‘mistik üstencilik’, ‘simgesel ötekini dışa vurma’ olarak tanımlıyorum. Düşünsenize ‘bağımsız Kürdistan tartışılmalı’ diyen bunu savunduğunu söyleyen HÜDAPAR, MHP ile aynı ittifakta yer alabilecek. Ve MHP’den bu konuda bir yorum gelmiyor” diye konuştu.