Erişilebilirlik

TTB’ye ‘Savaş Halk Sağlığı Sorunudur’ Cezasına Tepki


Türkiye’nin Afrin Operasyonu sırasında “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” açıklaması yapan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyelerinin yargılandığı davada ceza çıktı. 11 konsey üyesi 2’şer kez 10’ar ay hapis cezasına çarptırıldı.

2016-2018 yılları arasında görev yapan TTB Merkez Konseyi üyelerinin yargılandığı dava Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde son kez görüldü. Mahkeme dönemin merkez konsey üyelerine “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” suçundan 2’şer kez 10’ar ay hapis cezası verdi. Mahkeme, Dr. Hande Arpat’a 2016 yılındaki bazı sosyal medya paylaşımlarında “terör örgütü propagandası” yaptığı gerekçesiyle ayrıca 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası verdi. Dr. Şeyhmus Gökalp ise “terör örgütü propagandası” suçundan beraat etti.

Karar tepki gösteren TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, “Biz hekimliğin evrensel etik ilkeleri doğrultusunda hareket ettik. Savaşın bir halk sağlığı sorunu olduğunu söyledik. Mahkemeden ceza çıktı biz bunu kabul etmiyoruz. Bunu iptal ettirmek için elimizden geleni yapacağız. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. TTB savaşın bir halk sağlığı sorunu olduğunu söylemekten hiçbir zaman vazgeçmeyecektir” dedi.

Ceza alanlar arasında bir üyesi bulunan Diyarbakır Tabip Odası da karara tepki gösterdi. Bazı sendika ve sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte basın toplantısı düzenleyen Oda Başkanı Şerif Demir, kararın siyasi saiklerle verildiğini söyledi. Demir, “Öncelikle ifade etmek isteriz ki hiçbir hukuksal dayanağı olmayan, aklen ve vicdanen kabul edilmesi mümkün olmayan siyasal saiklerle verilmiş bu kararı kabul etmiyoruz. Yaşama adanmış bir mesleğin onurlu üyeleri olarak Barışı talep etmek, Savaşa karşı olmak hekimlik mesleğinin evrensel ilkeleri gereğidir. TTB ve Tabip odaları olarak, halkın sağlık hakkını, hekimlik değerlerini savunmaya, geçmiş geleneğimizde olduğu gibi bugün de ölüme karşı yaşamdan ve savaşa karşı barıştan yana olma tutumumuzu sürdürmeye devam edeceğiz. “Savaş bir halk sağlığı sorunu” olduğu bilimsel bir gerçekliktir” diye konuştu.

Türkiye’nin Suriye’nin Afrin bölgesine yönelik operasyonun ardından “Savaş bir halk sağlığı sorunudur” başlığıyla açıklama yapan TTB Merkez Konsey üyesi 11 kişi gözaltına alınmış, ardından çıkarıldıkları mahkemede adli kontrol şartıyla serbest bırakılmışlardı.

Hekimlere Verilen Ceza İzmir’de de Protesto Edildi

Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) 2016-2018 yılları arasında yöneticiliğini yapan 11 kişiye verilen hapis cezaları, İzmir’de düzenlenen bir basın açıklamasıyla protesto edildi.

TTB, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Afrin’e düzenlediği “Zeytin Dalı Operasyonu” sırasında 24 Ocak 2018’de “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” başlıklı bir bildiri yayınlamıştı. Bu bildiri nedeniyle TTB’nin 11 yöneticisi hakkında dava açılmıştı. Davaya daha sonra TTB’nin 1 Eylül 2016 tarihli “Bu Topraklarda Eşitlik ve Barış İçinde Yaşamamız Çok Mümkün başlıklı” bildirisi de dahil edilmişti. “Terör örgütü propagandası yapmak” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamasıyla yargılanan 11 hekim ikişer kez onar ay hapis cezasına mahkum edildi.

Hekimlere Verilen Ceza İzmir’de Protesto Edildi
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:02:43 0:00

“Savaşa karşı ifade edilen düşünce cezalandırılamaz”

Cuma günü açıklanan karara, Cumartesi günü İzmir Tabip Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi düzenledikleri basın açıklamasıyla tepki gösterdi. İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin destek verdiği basın açıklamasına CHP İzmir Milletvekili Kani Beko ve HDP İzmir il eş başkanları da katıldı.

Basın açıklamasını okuyan İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve SES İzmir Şube Eş Başkanı Fatih Sürenkök, “savaşa karşı ifade edilen düşünce cezalandırılamaz” dedi. “TTB Merkez Konseyi Onurumuzdur” pankartının açıldığı açıklamada sık sık “TTB onurumuzdur”, “Barış isteyen TTB yargılanamaz” sloganları atıldı.

Verilen cezanın kabul edilemez olduğunu söyleyen Sürenkök, ‘’Savaşın Halk Sağlığı sorunu olduğunu söylemekten vazgeçmeyeceğiz’’ dedi. Sürenkök şöyle devam etti: “Sağlık alanında çalışan her hekim ve sağlık personelinin birincil görevi halkın sağlıklı yaşamasını sağlamaktır. Çünkü hekimlik etiği yaşamı savunmayı, sağlık sorunlarının nedenlerinin ortadan kaldırılması için mücadeleyi zorunlu kılar. Savaş bir halk sağlığı sorunudur açıklaması da bu sorumluluğunun doğal bir gereği.”

“Verilen ceza üst mahkeme tarafından kaldırılmalıdır”

Bu ceza ile hekimlere “mesleğinizin gereklerini tıbbi etik kurallarına uygun olarak yapmaktan vazgeçin, siyasi iktidarın isteklerine uygun tavır alın” denildiğini ifade eden Sürenkök sözlerini şöyle sürdürdü: “Hekimlik etik değerleri bu türden isteklere biat etmeyi değil, gerçeği anlatmakta direnmeyi gerektirir. Hekimlik meslek etiği gereği takınılan tutumun ve yapılan açıklamaların suç olarak nitelendirilmesi ve ceza uygulanması ülkemizin uluslararası camiada itibar kaybetmesinden başka bir sonuç doğurmayacaktır. Savaşa karşı barışı savunan hekimlere “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” iddiasıyla verilen ceza, hukuka açıkça aykırıdır. Bu karar üst mahkeme tarafından kaldırılmalıdır. TTB ve Tabip Odaları bugüne kadar idama da savaşa da karşı çıkmışlardır ve karşı çıkacaktır. İnsan olmak da bunu gerektirir.”

XS
SM
MD
LG