Erişilebilirlik

Göçmen Çocukların Ses Kaydı ‘Sıfır Tolerans’a Tepkileri Arttırdı


Amerika'ya kaçak olarak gelen çoğu Orta Amerikalı göçmen ailelerin sınırda görevliler tarafından zorla çocuklarından ayrılmalarının gerek kamuoyu gerekse siyasetçilerden gördüğü tepkiler sürerken, Trump Yönetimi, sınırda yakalanan kaçak göçmenlere yönelik “sıfır tolerans” politikasını uygulamaya kararlı.

Bununla birlikte Başkan Donald Trump'ın bugün ortak bir politika geliştirilmesi amacıyla Kongre'de görüşmelerde bulunacağı bildirildi. Trump "sıfır tolerans" politikasını sonuna kadar desteklerken, politikanın yarattığı sonuçlardan ortak yasa geliştirmekten kaçınmakla suçladığı Demokrat Partili Kongre üyelerini sorumlu tutuyor.

Amerika’nın güneybatı sınırında göçmenlik yetkilileri tarafından anne-babalarından ayrılan küçük çocukların ağlama ve yalvarmalarının yer aldığı ses kaydı, yönetime yönelik tepkilerin artmasına yol açtı.

ProPublica adlı bağımsız haber kuruluşu tarafından yayınlanan sekiz dakikalık ses kaydı, kimliği açıklanmayan bir ihbarcı tarafından bir insan hakları avukatına ulaştırılmıştı.

Ses kaydında, teyzesinin kendisin gözetim merkezinden alması için yetkililere yalvaran 6 yaşındaki bir kız çocuğunun ağlamaları da duyuluyor.

Başkan Donald Trump, Meksika sınırında çocukların anne-babalarından zorla ayıran yönetim politikalarını savunan bir açıklama yaptı. Trump, Amerika’nın bir göçmen kampı ya da mülteci tesisi haline gelmeyeceğini” savundu.

Beyaz Saray’da açıklama yapan Trump, Avrupa ülkelerindeki mülteci krizine dikkati çekti ve “Avrupa’da yaşananların, benim gözetimimde Amerika’da yaşanmasına izin veremeyiz” diye konuştu.

Trump dün bu konuşmasından önce attığı Twitter mesajında, artan göçmen sayısının Almanya’da suç oranının artmasına yol açtığı yönünde hatalı bir değerlendirmeye yer verdi. Oysa Alman hükümetinin yayınladığı istatistikler, ülkede suç oranının son 30 yılın en düşük düzeyine geldiğini gösteriyor.

İç Güvenlik Bakanı Kirstjen Nielsen de, kayıttan haberi olmadığını ancak gözaltında tutulan çocuklara insanca muamele edildiğini söyledi. Bakan, hükümetin gözaltı merkezlerindeki standartlarının yüksek olduğunu kaydetti.

Nisan ayının ortasından Mayıs ayı sonuna kadar göçmenlik yetkililerinin açtığı gözetim merkezlerine yaklaşık 2 bin kadar çocuk gönderilmiş durumda.

Kaydın yayılmasının ardından Mormon kilisesi sınırda ailelerin ayrılmasından derin rahatsızlık duyduğunu kaydetti ve liderlerden merhametli bir çözüm üretmelerini istedi.

Massachusetts’in Cumhuriyetçi Valisi Charlie Baker ise Meksika sınırına helikopter gönderme kararından vazgeçti ve hükümetin uygulamasının “zalim ve insanlık dışı” olduğunu söyledi.

Sınırdaysa hakkında suçlama yapılan yaklaşık 80 kaçak göçmen mahkemeye çıkarıldı ve kendilerine yöneltilen suçlamaları itiraf etti. Bu kişiler hakime “Kızıma ne olacak?”, “Oğluma ne olacak?” gibi sorular yöneltti.

Duruşmada avukatlar bu göçmenlerin Amerika’ya beraberlerinde iki düzine çocuk getirdiklerini kaydetti. Hakim ise çocuklara ne olacağını bilmediğini söyledi.

Bir kafeste 20 çocuk kalıyor

New Mexico’nun Demokrat Temsilciler Meclisi üyesi Ben Ray Lujan, eski bir hastanenin çocuklar için yaşam alanına dönüştürüldüğünü, bebekler için de küçük bir oda olduğunu kaydetti.

Başka bir grup ise yüzlerce çocuğun kafeslerde tutulduğu Texas McAllen’deki tesisi ziyaret etti. Tesiste bazı kafeslerde 20 çocuğa kadar olmak üzere bin 100 çocuk kalıyor.

Temsilciler Meclisi azınlık lideri Nancy Pelosi, ailelerin ayrılmasının Başkan’ın kararıyla derhal değişebilecek, kalp kırıcı ve barbarca bir uygulama olduğunu söyledi ve uygulamanın derhal değiştirilmesi gerektiğini kaydetti.

Texas’tan Senatör Ted Cruz ise tüm Amerikalıların görüntülerden dehşete düştüğünü söyledi ve ailelerin bir arada tutulmasını sağlamak amacıyla acil durum kanunu çıkarmayı istediğini belirtti.

Demokrat savcılardan oluşan bir grup da Trump yönetiminin sınırda sıfır tolerans uygulamasını sonlandırması çağrısı yaptı.

XS
SM
MD
LG