Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçim manifestosunu İstanbul İl Kongresi’nde açıkladı.
Ataköy’deki Sinan Erdem Spor Salonu’ndaki kongrede Başbakan Binali Yıldırım’dan sonra sahneye çıkan Erdoğan, “şahlanış” vurgulu konuşmasında Türk ve İslam tarihinin önemli kişileri ve olaylarına atıfta bulundu.
“1071 Malazgirt Zaferi'nden bu yana bu topraklar bize yurt oldu. Bizim devletimiz, Söğüt'te çadırlarda kuruldu. Dedem Osman Gazi'nin rüyası hakikat oldu” diyerek sözlerine başlayan Cumhurbaşkanı, Fatih Sultan Mehmet, Selahattin Eyyübi, Yunus Emre, Pir Sultan, Mevlana, 2. Abdülhamit, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten ismen bahsetti ve davalarını Cumhuriyet’in 100. yılı olan 2023’e, İstanbul’un fethinin 600. Yılı olan 2053’e ve Türklerin Anadolu’ya girişinin 1000. yıldönümü olan 2071’e taşıyacağını ifade etti.
“27 Mayıs bize yapıldı, 12 Mart bize verildi, 12 Eylül bizi hedef aldı”
Konuşması sırasında sık sık 24 Haziran’da iktidar partisinin seçim sloganı olacak “irade erdem, cesaret, Türkiye şahlanıyor” ekrana yansıtılırken Erdoğan, tüm askeri müdahalelerin kendilerine karşı yapıldığını söyledi.
Erdoğan, “27 Mayıs darbesi bize yapıldı. Darağacına çekilen de bizim irademizdi. 12 Mart muhtırası bize verildi. 12 Eylül darbesi bizi hedef aldı. Her darbede acı çeken biz olduk. Varlığımıza, huzurumuza, refahımıza kast ettiler. Yılmadık, yıkılmadık. Biz durmadık, onlar da durmadı. 27 Nisan'da bir e-muhtıra ile karşımıza çıktılar. Biz milletin iradesine sahip çıktıkça onlar daha da öfkelendi. Geri durmadık, diklenmedik, dik durduk. Onların küresel efendilerine de eyvallah etmedik” dedi.
2009 yılındaki Davos zirvesinde İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ve toplantı moderatörü David Ingantius’la yaşadığı tartışmasını da hatırlatan Erdoğan, “Davos'ta işgalcilere karşı 'one minute' dedik. One minute önemli bir istasyondu”dedi.
“Şer cephesi 2013’te harekete geçti, Gezi kalkışmasında ihanet şebekesi aracılığıyla siyasetimizi teslim almaya kalktılar”
AKP Genel Başkanı, Gezi olaylarını da şer güçlerin ihanet çetesi aracılığıyla Türkiye siyasetini teslim alma girişimi olarak niteledi.
Erdoğan, “2013 yılında ekonominin her alanında en yüksek değerleri yakaladığımızda şer cephesi yeniden harekete geçti. Göreve geldiğimizde IMF'e borcumuz 23 milyar dolardı, Merkez Bankası rezervi 27.5 milyar dolardı. 2013'te IMF'e olan borcu sıfırladık. Şu anda borcumuz yok, bitti. Merkez Bankamızın döviz rezervi 114.5 milyar dolar, buraya çıktık. Gezi kalkışması ile istikrarımıza kast ettiler. Şehirlerimizi talan ettiler, demokrasimizi hedef aldılar, ihanet çetesi aracılığıyla siyasetimizi teslim almaya kalktılar. Ne yaptılarsa teslim olmadık, milletin iradesini çiğnetmedik. Milletin engin ferasetine güvendik. Milletimizin teveccühü ile cumhurbaşkanı seçilerek hain planları başlarına çaldık” dedi.
“Küresel şer odakları bölgemize terörizm zerk ediyor”
Erdoğan, Türkiye’yi karıştırmak isteyen güçler olarak “küresel şer odaklarının Ortadoğu’daki yaşanan sıkıntıların da müsebbibi olduğunu ifade etti.
Erdoğan, “Osmanlı devletinin yıkılışından sonra bölgemizin bağrına düşen ateş son yıllarda yeniden harlandı ve ne yazık ki yeni bir yangına dönüştü. Küresel şer odaklarının sömürge politikaları bölgemizi fanatizmin, radikalizmin kuşatması altına soktu. Bu aziz coğrafya vekalet savaşlarının arenası haline geldi. Küresel şer odakları bölgemize terörizm ve ayrılıkçı ideolojiler zerk etmeye çalışırken, Türkiye barış ve güven getirmek için gayret etti. Artık 1990’ların tek kutuplu dünyasında değiliz. Batıda fanatizm, kültürel ırkçılık ve İslam düşmanlığı günden güne büyüyor. İslam dünyasının ortasında bir ur gibi ortaya çıkan DEAŞ, Ortadoğu’da daha çok parçalanmaya ortam hazırlıyor. Buna karşılık küresel alanda yeni güç merkezleri, yeni işbirliği zeminleri oluşuyor” dedi.
“AB tam üyelik hedefimizden vazgeçmedik, tam bağımsız demokratik Türkiye istiyoruz”
Türkiye’nin dış politikadaki istikametinde bir değişim olmadığını belirten söyleyen Erdoğan, AB’ye tam üyelik hedefini teyit etti.
Erdoğan, “AB katılım müzakerelerini başlattık. Her bölgeyle yakın işbirliği geliştirdik. Kendimizi hiçbir zaman herhangi bir kampa muhtaç, mecbur ve mahkum hissetmedik. Son zamanlarda muhataplarımızda aynı kararlılığı görmesek de AB ile tam üyelikten asla vazgeçmedik. Batılı muhataplarımız çifte standart uyguladıklarında, terör örgütlerini desteklerinde bunu yüzlerine açıkça ifade etmekten de çekinmedik. Bugün de demokrasiden, özgürlükten, hakların serbestçe kullanılmasından yanayız. Ancak biz aynı zamanda güçlü olmaktan, bağımsız olmaktan da yanayız. Tam bağımsız, tam demokratik ve müreffeh Türkiye istiyoruz” dedi.
“Ahdim olsun ki Türkiye muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkacak”
“AK Parti, özgürlükler partisi” olarak tanımlayan Erdoğan, seçim manifestosundaki vaatlerini aktarırken her cümlesine “ahdim olsun ki” diye başladı.
Erdoğan, “Ahdim olsun ki, yeni dönemde Türkiye muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkacak. Türkiye küresel bir güç olarak dünya sahnesindeki yerini alacak. Yerli otomobil ve savunma sanayi alanındaki projelerimiz süratle hayata geçecek.
Ahdim olsun ki, faizler enflasyon ve cari açık düşecek. Türk ekonomisi finansal saldırılara daha dirençli hale gelecek. Kanal İstanbul ve Çanakkale köprüsü gibi büyük projeler hayata geçecek. İstanbul’daki yeni havalimanımız 29 Ekim’de hizmete girecek. Ahdim olsun ki, dar gelirli vatandaşlarımızın hayat standartları mutlaka artacak. Vergi sistemi daha adil hale gelecek. Dar gelirli vatandaşın üstündeki vergi yükü düşecek. Dış politikaya gelince orada da erdem, irade ve cesaretle hamdolsun Türkiye şahlanıyor” ifadelerini kullandı.
Kongrede Bakanlar Kurulu neredeyse tam kadro yer aldı. Başbakan Binali Yıldırım dışında Başbakan Yardımcıları Bekir Bozdağ, Recep Akdağ, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür Bakanı Numan Kurtulmuş, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Çalışma Bakanı Jülide Sarıeroğlu da Erdoğan’ın konuşmasını dinledi.
