Erişilebilirlik

Dünyadan İstanbul Sözleşmesi Tepkileri


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'yi İstanbul Sözleşmesi'nden çeken kararına dünyadan da tepkiler gelmeye devam ediyor.

Karara ilk tepki, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Marija Pejcinovic Buric'den geldi. Buric, Türkiye'nin, Kadının Korunmasına Dair İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesinin "yıkıcı bir haber" olduğunu söyledi.

Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Marija Pejcinovic Buric, Cumartesi sabahı yaptığı açıklamada, İstanbul Sözleşmesi'nin 34 Avrupa ülkesini kapsadığını ve kadınları ve kız çocuklarını şiddetten korumaya yönelik uluslararası çabaların "altın standart" olarak kabul edildiğini vurguladı. Buriç, "Türkiye’nin Avrupa Konseyi’nin kadına yönelik şiddetle ilgili İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiğini duyurması, Türkiye, Avrupa’da ve ötesinde kadınların korunmasını tehlikeye atan büyük bir engeldir" dedi.

Birleşmiş Milletler adına ortak açıklama yapan BM Türkiye Ekibi de, BM'nin Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi’ne taraf olmayı sonlandırmasından büyük endişe duyduğunu açıkladı.

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti tarafından 2012 yılında onaylanan İstanbul Sözleşmesi'nin, kadınları her türlü şiddete karşı korumayı, kadına yönelik şiddeti ve aile içi şiddeti önlemeyi, kovuşturmayı ve ortadan kaldırmayı amaçladığı belirtilen açıklamada, "Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet, dünyadaki en yaygın insan hakları ihlallerinden biridir. Dünya genelinde her üç kadından birinin yaşamları boyunca eşi veya birlikte oldukları kişi tarafından fiziksel veya cinsel şiddete, veya eşi ya da ilişkide olmadığı bir kimse tarafından cinsel şiddete maruz bırakıldığı tahmin edilmektedir. Türkiye'de en son yapılan araştırma verilerine göre, 2014'te evlenmiş kadınların yüzde 38'i yaşamları boyunca fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kalmıştır. Son 10 yılda bu rakamlar değişmedi. En son noktada ve çoğu kez bir şiddet sürekliliğinin nihai eylemi olarak her yıl yüzlerce kadın öldürülmektedir. COVID-19 salgını, hareketliliğin kısıtlanması, sosyal izolasyon ve ekonomik güvensizlik nedeniyle dünya çapında kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin daha da artmasına neden olmuştur" denildi.

"Türkiye onaylayan ilk ülke"

İstanbul Sözleşmesi’nin devletler tarafından onaylanması ve uygulanmasının çok önemli bir taahhüdü ifade ettiği belirtilen açıklamada, "Türkiye, sözleşmeyi ilk onaylayan ülkedir ve ulusal mevzuatını anlaşmayla uyumlu hale getirmek için önemli adımlar atmıştır. Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının, kadına yönelik şiddeti önlemek ve bununla mücadele etmek için şimdiye kadar sarf edilen önemli çabalara zarar vermesinden ve ulusal yasal, politik ve kurumsal çerçevenin daha da güçlendirilmesine yönelik ilerlemeyi engelleyebileceğinden endişe etmekteyiz. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne, İstanbul Sözleşmesi’nin tam olarak uygulanmasına bağlı kalarak, tüm kadın ve kız çocuklarının güvenliğini ve haklarını korumaya ve geliştirmeye devam etmesi çağrısında bulunuyoruz. Birleşmiş Milletler Türkiye ekibi, hükümetin, sivil toplumun ve tüm ulusal ortakların, toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesi ve 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi’nin “kimseyi geride bırakma” taahhüdü doğrultusunda, kadınların ve kız çocuklarının şiddetten uzak yaşamalarını temin etmek için gösterdiği çabaları desteklemeye devam edecektir" denildi.

Avrupa Birliği'nin başkenti Brüksel'de toplanan bir grup kadın, "İstanbul Anlaşması’nda kalınmalı" pankartıyla Türk kadınlarına destek eylemi yaptı. "İstanbul Anlaşması'ndan çekilme, uygula" sloganıyla Türk Hükümeti'ne seslenen kadınlar, "Kadın katliamına son ver", "Yaşasın feminist mücadelemiz", "İstanbul Anlaşması’nı uygula" pankartları taşıyarak, çekilme kararını protesto etti.

Londra'da da İngiliz Yeşiller Partisi "The Greens Party" üyesi kadınlar da, "Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi karşısında şok olduk. Yanınızdayız" mesajını paylaştı.

XS
SM
MD
LG