Birleşmiş Milletler tarafından 2012 yılında alınan kararla, kız çocuklarının cinsiyetleri yüzünden maruz kaldığı eşitsizlik konusundaki farkındalığın arttırılması amacıyla her yıl, 11 Ekim Dünya Kız Çocukları günü olarak kutlanıyor.
Kapsayıcı ve kaliteli eğitim hakkı, kadına yönelik şiddet ve çocuk yaşta evliliklerin önlenmesi, kız çocuklarının bilim, sanat ve spor yoluyla güçlenmesi, toplumun değişimi ve dayanıklılığında kız çocuklarının rolü, istihdam ve farklı yaşam alanlarındaki görünmez zorlukların, Dünya Kız Çocukları Günü kapsamında gündeme taşınması hedefleniyor.
Cinsiyetlerinden dolayı eşitsizliğe maruz kalan kızlar arasında şüphesiz Ortadoğuda’ki mülteci kız çocukları da yer alıyor. 2011 yılında Suriye’de başlayan iç savaş sonrası aileleriyle birlikte yurtlarını terk etmek zorunda kalan on binlerce Suriyeli kız çocuğu, sığındıkları ülkelerde eşit olmayan, baskıcı yaşam koşullarına maruz kalıyor.
Eğitim haklarının ellerinden alınmasından, erken yaşta evlendirilmelerine kadar bir çok alanda hak ihlaline maruz kalan kız çocukları, bu acıların son bulması için Kız Çocukları Günü’nde dünya liderlerine seslenerek duyarlılık çağrısında bulunuyor.
Suriye’nin Azez bölgesinden ailesiyle birlikte kaçarak üç yaşındayken sığındıkları Gaziantep’te yaşam mücadelesi veren 11 yaşındaki Huriye Muhammed de bu zorlukları yaşayan kız çocuklarından biri. Huriye, maddi imkansızlıkların yanı sıra aile içindeki baskıcı fikirlerin de yaşam alanlarını daralttığını ifade ediyor.
“Bisiklete binme, kızlar bisiklete binmez’’
VOA Türkçe ’ye konuşan Huriye Muhammed, yaşıtları gibi bisiklete binemediğini ve sokakta arkadaşlarıyla oynadığı zaman yadırgandığını belirterek “Üç odalı bir evde, iki aile, toplam 12 kişi yaşıyoruz. Evde tek televizyon var ve derslerimizi takip etmek çok zor oluyor. Bisiklete bindiğim zaman aynı evde yaşadığımız yengem bana ‘Sen eşek kadar olmuşsun, bisiklete binme gel evde kardeşine bak, erkek çocuklar bisiklete biner, senin gibi kızlar bisiklete binmez, ev işlerinde annelerine yardım ederler’ gibi sözler söylüyor’’ dedi.
Covid-19 salgını nedeniyle okuldaki eğitimlerine devam edemediklerini vurgulayan Huriye Muhammed, “Derslerimize çalışamıyoruz. Sadece babamda akıllı telefon var, babam işe gittiği zaman eve geç geliyor. Bir evde 12 kişi yaşıyoruz. Üç odamız var, o da bize yetmiyor. Tek bir televizyon var, onda da derslerimizi takip edemiyoruz. Annem bana pek karışmıyor ama yengem ‘Sen büyüdün, eşarp tak başına, çünkü takmazsan haram ‘diyor. Annem okumamı ve meslek sahibi olmamı istiyor. Ama çevremizde erken yaşta evlendirilen kızlar var. Bence kız çocukları okula gitmeli, meslek sahibi olduktan sonra evlenmeli. Tüm ülkelerin başkanlarına sesleniyorum; kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmelerine izin vermeyin, okula gitmeleri için destek verin’’ dedi.