Eski Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Manisa’da yeni parti için tüzük ve program çalışmalarının başladığını açıkladı. Manisa Dostlar Platforumu’nun düzenlediği toplantıya katılan Davutoğlu “Şu anda bizi AK Parti’nin doğruları yanlışları ilgilendirmiyor, bizi yeni hareketimizin doğruları ilgilendiriyor” dedi.
AK Parti içinde 3,5 yıldır kapalı kapılar ardında eleştiri ve görüşlerini dile getirdiklerini kaydeden Davutoğlu, söylenenlerin dikkate alınmaması üzerine 22 Nisan’da bir manifesto yayınladığını hatırlattı. Ardından partiden ihraç talebiyle disiplin kuruluna sevk edildiklerini kaydeden Davutoğlu, “yaptığımız istişareler sonucunda istifa kararı aldık” diye konuştu.
İlk hedef korku duvarını aşmak
Davutoğlu, yeni hareketin partileşmesi için tüzük ve program oluşturmak amacıyla oluşturulan kapsamlı heyetlerin çalışmaları sürdürdüğünü belirtti. Eski Başbakan “Toplumun her kesiminden insanlarla istişare yapıyoruz. Tabii bizimle konuşmaya yüreği olanlarla. Öyle bir korku iklimi var ki düşüncelerimizi onayladıklarını söyleyen bazı kişiler ‘bizi şimdilik mazur görün’ diyor.” İfadesini kullandı. Davutoğlu toplumsal psikolojideki korku duvarını aşmayı ilk hedef olarak tanımladı. Davutoğlu, “ikinci hedefimiz yeni bir siyaset dili geliştirmek. Dışlamayan, tahkir etmeyen, hakaret etmeyen, zarafeti terk etmeyen bir siyasi söylem” dedi.
Ortak akıl, demokratik katılım vurgusu
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişle birlikte Türkiye’de ittifaklardan oluşan iki kutuplu bir Soğuk Savaş dönemi yaşandığını söyleyen Davutoğlu, “Siyaset kutuplaşma değil, münazara ister, istişare ister. Karşılıklı korkulara, önyargılara dayalı iki kutuplu bir siyaset Türkiye’yi darboğaza sokar. Soğuk savaştan dünya fayda görmedi ki Türkiye görsün. Biz bu daralmış siyasetin önünü açacak şekilde özgün, ilkeli bir siyasi vizyonu hayata geçireceğiz inşallah. Üzerinde çalıştığımız parti programı bu arayışın yansıdığı bir program olacak. Ortak aklı, demokratik katılımı teşvik eden bir tüzük olacak” diye konuştu.
“Hattı siyaset yoktur, sathı siyaset vardır. O satıh bütün vatandır” diyen Davutoğlu, “Allah bizleri yürekleri barıştıranlardan eylesin. Düşmanlıkları değil dostlukları baki kılanlardan eylesin. Dışlayanlardan değil kucaklayanlardan eylesin. Geçmişin hataları üzerine bir gelecek kuranlardan değil geçmişin mirası üzerine parlak bir gelecek inşa edenlerden olsun. Yolumuz açık olsun” ifadelerini kullandı.
Suriye eleştirilerine cevap
Davutoğlu’nun gündeminde Suriye sorunu ve ABD başkanı Donald Trump’ın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a gönderdiği mektup da vardı.
Suriye’de çatışmalar başlamadan önce defalarca bu ülkeye gittiğini anlatan Davutoğlu, Esat yönetimini orduyu halka karşı kullanmaması, Suriyeli Kürtlerin vatandaşlık hakkını tanıması ve reform süreci başlatması konusunda uyardığını söyledi. Esat’ın bu uyarıları dikkate almaması ve Suriye’de çatışmaların başlaması üzerine yeni bir Suriye politikasının kaçınılmaz hale geldiğini belirten Davutoğlu, ABD ile varılan anlaşmada yer alan güvenli bölge önerisinin de o zaman gündeme geldiğini vurguladı. Suriye konusunda kendisine yöneltilen eleştirilere tepki gösteren eski başbakan, “Yerilecek bir şey olduğunda Davutoğlu dönemi diyorlar, övünülecek bir şey olduğunda AK Parti iktidarları dönemi diyorlar” ifadesini kullandı.
ABD ile varılan anlaşmaya destek
Davutoğlu ABD ile Türkiye arasında varılan anlaşmaya ilişkin ise şunları söyledi: “Dünkü anlaşma doğru olmuştur. Başlayan ateşkes güvelik sağlandıktan sonra bütün bölgede etkin bir sivil yönetim kurulmalı, etkin ve katılımcı bir sivil yönetim kurulmalı. Araplar Kürtler ve Türkmenler aynı mecliste olmalı ve kimse Türkiye’yi suçlayamamalı. İşgal suçlamalarına karşı ve Mehmetçiğimizin alanda risklerini azaltmak için yerel unsurlardan oluşan bir güvenlik ordusu kurulmalı. Tel Adyablılar Tel Adyab’ı savunmalı. Kobani’de, Münbiç’te ve Kamışlı’da nasıl bir çözüm getirileceği konuşulmalı. Çok etkin kamu diplomasi birimi oluşturulmalı ve Suriye üzerinde etkili tüm güçlerle diplomasi yapılmalı. Bunlar yapılırsa güvenli bölgede kalıcı düzen sağlanabilir.”
Trump’a mektup tepkisi
Davutoğlu, Trump’ın Erdoğan’a gönderdiği mektuba da sert tepki göstererek, “O mektup bir yüz karasıdır. Amerikalıların bu tutumlarına mutlaka cevap verilmelidir. Mektup iade edilmelidir. Trump bu alçakça mektubunda iki şeye dikkat çekiyor, ekonomi ve adalet. Sağlam bir ekonomiye sahip olamazsanız, adaletinizi tesis edememişseniz böyle tehdit ve şantajlara maruz kalırsınız” dedi.
Davutoğlu, “Trump bir açıklama daha yaptı. İngilizcesini duyduğumda tüylerim diken diken oldu. İki çocuk birbiriyle kavga ederlerse bırakın kavga etsinler. Amerikalıların öğrenmesi gereken gerçek şudur. Türkiye Cumhuriyeti nevzuhur bir devlet değildir. Çocuk ifadesini böyle aziz bir devlete karşı kullanmak mutlaka cevap gerektiren bir tutumdur. Cihanı yöneten, sultanları yetiştirirken ne Amerika vardı ne de Washington vardı.
Toplantıya AK Parti eski milletvekilleri Abdullah Başçı, Ayhan Sefer Üstün, Selçuk Özdağ, İbrahim Turhan, eski AK Parti Ankara İl Başkanı Nedim Yamalı, eski İstanbul İl Başkanı Selim Temurci ve eski CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes de katıldı.