Seçime bir hafta kala adayların kampanyası da yoğunlaşıyor. Bütün adaylar mümkün olduğunca çok seçmene ulaşıp, desteğini alabilmek için çaba harcıyor. O adaylardan biri de İzmir 2’nci bölgeden CHP milletvekili adayı olan Helil Kınay. VOA Türkçe, Kınay’ın kampanyasında bir gününe eşlik etti.
24 Haziran 2018 seçimlerinde yaklaşık 1 milyon 700 bin seçmenin bulunduğu İzmir 2’nci bölgede, oyların yüzde 41’ini alan CHP, 14 milletvekilinden yedisini kazandı. Şimdi hedef hem oy oranını hem de milletvekili sayısını artırmak. 11’inci sıradan aday olan eski Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Helil Kınay da bu hedefe ulaşmak için kampanyasına sabahın erken saatlerinde başlıyor. Programda Tire, Ödemiş ve Bayındır ilçeleri var.
Esnaf ziyaretleri, pazaryeri ve köy evinde toplantı
Kınay, CHP Tire İlçe Örgütü’ndeki arkadaşlarından kendisini özellikle önceki seçimlerde CHP’ye oy vermemiş ya da kararsız seçmenlerle buluşturmasını istiyor. Çünkü, VOA Türkçe’ye konuşan CHP adayına göre bu seçim, “Her bir insana ulaşmamız gereken ve bu seçimin hayatımızın geleceği için ne kadar kritik olduğunu göstermemiz gereken bir seçim.”
Tire’de esnaf ziyaretiyle başlayan çalışma, pazar yerinde vatandaşlarla yapılan sohbetlerle devam ediyor. Kimileri CHP adayına desteğini dillendirirken kimileri de talep ve şikayetlerini dile getiriyor. Kınay her bir talep ve şikayete cevap vermeye, seçmeni ikna etmeye çalışıyor.
“Biz kampanya sürecinde çalışmalarımızı planlarken insanlarımıza dokunmak, dertlerimizi paylaşmak ve her bir kapıyı çalmak, ulaşılamayan her noktaya ulaşmak üzerine bir çalışma yöntemi belirledik” diyen Kınay’ın bir sonraki durağı bir köydeki ev toplantısı. Üreticiler, dertlerini anlatıyor, Kınay da partisinin bu dertlere çözüm olarak vadettiği politikaları.
“Herkese ulaşmak için aslında gayretimizin üzerinde bir performans göstermeye çalışıyoruz”
Yol üzerindeki kahvelere girerek vatandaşlara selam veren Kınay, VOA Türkçe’ye “Tüm bu sorunların sebebinin bir siyaset sorunu, bir yönetim sorunu olduğundan hareketle, bunu tek tek anlatmak üzere şimdiye kadar yaptığımız çalışmaları çok daha geniş kitlelere ulaştırabilmek için bir planlama ve programlama yaptık” diyor.
Her bir günün programında CHP il ve ilçe örgütlerinin ortak çalışmalarının yanı sıra milletvekili adaylarının da kendi kampanya çalışmaları iç içe geçmiş durumda. Ancak sahada bazen anlık değişiklikler gerekebiliyor. Kınay bu durumu, “Bütün bu çalışmalar, bir taraftan CHP il örgütümüzün, parti genel merkezimizin programları dahilinde devam ederken biz o programlara ilave olarak kendi önerilerimizi de getirip aslında güçlerimizi birleştiriyoruz” diye açıklıyor.
Seçim tarihinin netleşmesiyle birlikte kısıtlı bir zaman kaldığını kaydeden Kınay, “Ulaşabildiğimiz her noktada, herkese ulaşmak için aslında gayretimizin üzerinde bir performans göstermeye çalışıyoruz” diye konuşuyor.
Öncelikli hedef kadınlar ve gençler
Tire’den sonra sırada Ödemiş var. Kınay da her milletvekili adayı gibi ulaşabildiği kadar çok seçmene ulaşmayı hedefliyor. Ancak özellikle kadınlara ve gençlere ulaşmaya daha fazla önem veriyor: “İnsanlarımız bu ekonomik koşullar içinde ne yazık ki evlerine kapanmış durumdalar. Bu nedenle bir taraftan mümkün olduğu kadar ev toplantıları planlayarak aslında sokakta konuşmaya korkan, ama söyleyecek sözleri olan, derdini paylaşmak isteyen kadınlarımızla bir araya geleceğimiz toplantılar organize etmeye çalışıyoruz.”
Sivil toplum kuruluşlarına ziyaretler, ev toplantıları, esnafla buluşmalar, kahvelere girmeler, organize sanayi bölgelerinde yapılan sohbetler ve diğerleri… Uzun süredir bir kutuplaşma yaşadığı söylenen Türkiye’de bütün bu çalışmalar, seçmenin fikrini değiştirmeye yarıyor mu? Kınay, bu soruya “Bu yaptığımız çalışmalar işe yarıyor. Çünkü Türkiye, 21 yıllık bir iktidarın sonunda birbiriyle konuşamayan, ötekileşen, selam vermekten bile çekinen, yüzünü öbür tarafa çeviren bir toplum haline dönüştü. Bizim toplumumuzun özünde, geleneklerimizde bu yok aslında. Ancak geldiğimiz noktada zaman zaman biz de sokakta karşılaştığımızda, konuşmak istemeyen, merhaba demek istemeyen vatandaşlarımızla karşılaşabiliyoruz. Ama biraraya geldiğimizde, sohbet ettiğimizde, derdimizin farklı olmadığını, isteğimizin farklı olmadığını anladığımızda, bu görüşmelerin ne kadar faydalı olduğunu ve aslında birbirimizden ne kadar da uzaklaştırıldığımızı görüyoruz. O yüzden bizim daha çok sokakta olmaya, daha çok birarada olmaya ihtiyacımız var. Aslında bu seçim kampanyası bize bunu da gösterdi” cevabını veriyor.
“Kaçıncı sırada olduğumuz hiç önemli değil”
Ödemiş’in ardından kampanya, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde belediye başkanlığını AK Parti’nin kazandığı Bayındır’da devam edecek. Programda Çiçek Festivali ziyareti ve ardından da Hıdrellez kutlamasına katılım var. 14 milletvekili çıkartan bir bölgede 11’inci sıradan aday olan, dolayısıyla seçilme ihtimali düşük bir aday, niçin bu kadar yoğun bir çaba harcıyor?
Kınay, yıllardır hak, emek, adalet ve herkes için iyi bir dünya mücadelesi verdiğini belirterek, seçim kampanyasının da bu mücadelenin bir devamı olduğunu söylüyor: “Sokaktaki her bir insan gibi yaşantımın daha iyi bir yaşantı olması ve hepimizin eşit olduğu, haklarımızın karşılığını aldığı, iki çocuk annesi bir kadın olarak, bir çevre mühendisi olarak emeğimin, çocuklarımın, yaşantımın, kadın olmamın, haklarımın karşılığını almak için mücadele ediyorum. Dolayısıyla burada kaçıncı sırada olduğumuz hiç önemli değil. Ve bu soru sorulduğunda hep şu cevabı verdim, ben bir vekil adayı değilim. Ben bize dayatılan, 21 yıldır öfkenin, kibrin, cebimizden çalınan, hayatımızdan çalınan, emeğimizden çalınan, en son depremde canlarımızın alındığı bu düzenin içinde, iktidarı değiştirmek, hak ettiğimiz yaşama ulaşmak için bir yol açmak için bir neferim. Tıpkı sokaktaki her bir vatandaş gibi. Aslında daha iyi bir yaşam isteyen, bu adaletsizlikten, bu hukuksuzluktan, bu emek hırsızlığından kurtulmak isteyen herkesin aday olduğunu düşünüyorum.”