Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, depremzede çocuklarla ilgili iddialara ilişkin “Her türlü bilgiyi ihbar kabul ediyoruz ve gerekli incelemeleri yapıyoruz. Depremden önce Kuran kurslarına devam eden, buralarda olan çocuklar belki güvenli bölgelere alınmış olabilir. Bize bugüne kadar evsiz kaldığı için annelerin çocuklarını Kuran kurslarına verdiklerine ilişkin hiçbir bilgi gelmedi” dedi.
Yanık, TBMM’de AKP Grubu toplantısından önce deprem bölgesinde kaybolan çocukların bulunduğu ve devlet koruması yerine Kuran kurslarına gönderildikleri iddiasıyla ilgili soruları yanıtladı.
Depremzede çocuklarla ilgili, “Milletimizden sakladığımız bir şey yok, saklayabileceğimiz bir şey yok. Biz herkese kapımızı, gönlümüzü açtığımızı en başından beri söylüyoruz” diyen Yanık, çocuklar konusunda kamuoyunu manipüle etmeye çalışanlar olduğunu söyledi.
Son günlerde kamuoyunda, Sakarya ile İstanbul-Silivri gibi bazı yerlerdeki tarikat yapılarıyla bağlantılı Kuran kurslarında depremzede çocuklar bulunduğu iddialarıyla ilgili ise Bakan Yanık, ortada refakatsiz, anne-babasız çocuklarla ilgili veya kayıp çocuk meselesi olmadığını vurgulayan açıklamalar yaptı.
Yanık, “Bize bugüne kadar çaresiz kaldığı için, ihtiyacı olduğu için kadınların, annelerin çocuklarını Kuran kurslarına vesaireye verdiklerine ilişkin hiçbir bilgi gelmedi. Biz üstelik psiko-sosyal destek ekiplerimiz deprem bölgesini dolaşıyor. Burada kurum bakımına ihtiyacı olan çocuklarımız, engellilerimiz, yaşlılarımız varsa doğrudan kurum bakımına alınmasını sağlıyoruz. Bir de şu var: Ebeveynin kendi çocuğunun bakımını tayin etme hakkı vardır. O ebeveyne bir taraftan da niye böyle yapıyorsun diye sorma şansımız da yok. Ama biz bakanlık olarak vatandaşlarımıza ihtiyaçları olan her türlü katkıyı sağlıyoruz. Refakatsiz çocukları doğrudan doğruya alıyoruz. Ebeveynin kendi çocuğuyla ilgili başka bir takdiri varsa saygıyla karşılamak durumundayız. Ama bahsettiğimiz tarzda bir bilgi bize gelmedi. Gelse yine değerlendiririz” açıklamasında bulundu.
“Kimliği tespit edilemeyen 83 çocuğumuz var”
“Kayıp çocuklar” meselesiyle ilgili gelen tüm başvuruları, ihbarları, sağlık kuruluşlarındaki çocukları, sosyal medya taramaları bilgilerini kaydettiklerini belirten Yanık, “Çocuklarımıza erişmeye çalışıyoruz ki önemli bir kısmının sağlık kuruluşlarında olduğunu varsayıyoruz” ifadesini kullandı.
Hayatını kaybetmiş çocukları kimliklendirme çalışmalarını da aralıksız biçimde devam ettirdiklerini söyleyen Yanık, “Refakatsiz çocuklar, Bakanlık olarak bizim sorumluluğumuzda. Hemen gerekli desteği sağlıyoruz. Sağlık kuruluşlarındalarsa tedavilerini takip ediyoruz. Taburcu olmuşlarsa hemen kuruluşlarımıza alıyoruz. Ama bunun dışında bir de henüz kimliği tespit edilememiş sağlık kuruluşlarında yoğun bakımda tedavisi devam eden çocuklarımız var. Dolayısıyla kayıp çocuk vakasından bahsedebilmemiz için bütün bu taramalar ve kimliklendirme çalışmalarının bitmiş olması ve buna rağmen bulunamayan çocukların olması lazım. Bu bir süreç olduğu için kimlikleri tespit edilemeyen çocuklarımızı tespit ettikten sonra, ailelerce yapılan ihbarları değerlendirdikten sonra bütün ilgili kuruluşlarımızla gerçek bir kayıp vakası tespit edildiğinde kolluk gücü devreye girecektir” diye konuştu.
Kimliklendirme çalışması sona erdiğinde kayıp çocuk varsa İçişleri Bakanlığı’nın kolluk gücüyle, soruşturma olacaksa Adalet Bakanlığı’nın devreye gireceğini belirten Yanık, “Dolayısıyla biz Bakanlık olarak refakatsiz çocukların korunması, bakımlarına, tedavilerinin takibine devam ediyoruz. Öbür taraftan kimliği tespit edilememiş çocuklarımızın kimliklendirilmesiyle alakalı çalışmaları doğrudan takip ediyoruz. Dün (28 Şubat) itibariyle hem hastanelerde hem de bizde olan kimliği tespit edilmeyen tamamı 83 çocuğumuz var” dedi.
Yanık, ayrıca 1 Ocak'tan 6 Şubat'a kadar 660 civarında koruyucu aile müracaatı varken, 6 Şubat'tan 28 Şubat'a kadar 350 bine yakın koruyucu aile müracaatı olduğu bilgisini aktararak, “Bu şu demek; Bu millet çocuklarına sahip çıkmak istiyor. O hassasiyeti aynı ile biz de taşıyoruz” mesajını da verdi.
Bu süreçte 1800’ün üzerinde çocuğu ailesiyle buluşturduklarını kaydeden Yanık, tüm bu acılar içerisinde yegane mutlu olabildikleri konuyu bu aile kavuşmaları olduğunu da sözlerine ekledi.
CHP: “Yanık’ın verdiği hiçbir bilgiye inanmıyoruz”
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka ise, Bakın Yanık’ın bugünkü açıklamasına rağmen depremzede çocuklarla ilgili özel bir araştırma ekibi oluşturduklarını belirterek, Meclis’te konuyu araştırma çağrısı yaptı.
Nazlıaka, CHP Genel Merkezi’ndeki basın açıklamasında, “Verdiği hiçbir bilgiye inanmıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, deprem sonrası refakatsiz çocuklar ve kayıp çocuklar ile ilgili iddiaları araştırmak üzere özel bir ekip oluşturduk. Kayıp ihbarlarının tek tek üzerine gidiyoruz. Meclis Grubumuz, kayıp insanlar sorununun hak ihlalleri yaşanmadan sonuçlanabilmesi, refakatsiz çocuklarla ilgili iddiaların titizlikle incelenmesi için TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na başvurdu. Başvuruda, refakatsiz çocuklarla ilgili kamuoyuna yansıyan rahatsız edici iddiaların incelenmesi amacıyla komisyon bünyesinde kurulu Çocuk Hakları Alt Komisyonu’nun vakit kaybetmeksizin harekete geçirilmesini talep etti. Buradan bir kez daha çağrı yapmak istiyorum. Kayıp çocuğunuz varsa, 0312 207 41 31 hattımızı arayınız. Yalnız değilsiniz. Biz sizin yanınızdayız” diye konuştu.
Nazlıaka, Bakan Yanık’tan özetle şu sorulara yanıt vermesini de talep etti:
- Kaç kayıp çocuğumuz var? Bu çocukların yaş ve cinsiyet dağılımı nedir?
- Hangi ilden kaç ihbar aldınız? Kaç çocuk ailesine teslim edildi?
- Göçük altından çıkarılan çocukların hastane kayıtları nasıl tutuldu? Bu çocuklar hangi hastanede tedavi altına alındı?
- Tedavisi devam eden çocukların kaçı uzuv kaybı yaşadı? Ampute olan çocukların tedavileri nasıl sağlanacak? Bu çocukların protezleri devlet tarafından karşılanacak mı?
- İçişleri Bakanlığı ya da Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı nasıl bir çalışma yolu izliyor?
- ALO 183 hattına kaç kayıp ihbarı, kaç çocuk bulundu ihbarı gelmiştir?