CHP ve İYİ Parti’nin kurduğu Millet İttifakı’nın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer, projelerinin ilk etabını “Birinci Cemre” buluşmasında kamuoyuyla paylaştı. Soyer, İzmir’de refahın eşitlenmesini ve refahın arttırılmasını iki ana hedef olarak tanımladı.
Soyer, projelerini tanıtırken İzmir’in bir liman kenti olduğunu vurguladı. “İbn-i Haldun’un dediği gibi coğrafya kaderdir. İzmir’in kaderi, var olma sebebi limandır” diyen Soyer, “İzmir’in farklı kültürler ve düşünceler için liman olma özelliğini kimse elinden alamaz. Tek tipleştiremez, köklerini unutturamaz. Dünyadan kopartamaz. İzmir insanları asla buna izin vermez. Korku coğrafyası yapmaya yetmez kimsenin gücü. İzmir özgürlükler, barışın şehri, uyum ve kardeşliğin limanıdır. Aynı zamanda demokrasinin limanıdır. Kardeşlik ve barış olmadan ne demokrasi ne adalet ve kalkınma mümkün değil. Kutuplaşmayla olan kalkınma tek zümreyi zengin ederken, kardeşlik ve barışla olan kalkınma alın teri dökenlerin refahı olarak geri döner” ifadelerini kullandı.
Sosyal projeler ve demokratik katılım vurgusu
Soyer projelerinin ilk etabını sosyal projeler, demokrasi, kentin planlanması ve yenilenmesi, sürdürülebilir ulaşım, doğa, altyapı, enerji, çocuk ve gençlik, spor, kültür sanat, dünya kenti İzmir başlıkları altında açıkladı. Soyer’in 102 başlık altında sunduğu projeler arasında kadın kooperatiflerine destek, halk gıda kooperatifi, kırsal üretime destek, engelli dayanışma evleri gibi başlıklar yer aldı.
İzmir’in yönetiminde demokrasiye önem vereceklerini vurgulayan Tunç Soyer, “İzmir’i herkesin fikrine hürmet ederek, ayrım yapmaksızın kol kola yöneteceğiz. Meslek odalarımız, sivil toplum, hemşeri dernekleri ve ilçe belediyelerimizle birlikte karar almaya çalışacağız. Merkezi hükümetle İzmir vizyon ortaklığını mutlaka kuracağız. Aktif ve kapsayıcı kent konseyleri oluşturacağız” dedi.
Sürdürülebilir ulaşım başlığı altında raylı sistem ağını 179 kilometreden 340 kilometreye çıkarma vaadinde bulunan Soyer, merkezi hükümeti de Ankara ve İstanbul metrolarına destek verirken İzmir metrosuna destek vermemekle suçladı. Soyer deniz ulaşımını 4,5 kat arttıracaklarını, 2 milyon 500 bin metrekare yeni yeşil alan yaratacaklarını söyledi.
Çöp ve koku sorununa çözüm vaadi
İzmir’in yıllardır bitmeyen çöp sorununa da değinen Tunç Soyer, “Harmandalı’da yeni ve modern bertaraf tesisleri kuracağız. İzmir’in kuzeyi, merkez ve güneyinde yeni bertaraf tesisleri kuracağız. Tüm çöpleri dönüştürüp enerji elde edeceğiz. Yağmur suyunu sorun olmaktan çıkaracağız. İleri biyolojik arıtma tesislerimizi çoğaltacağız. Atık pompa istasyonları ve koku giderme üniteleri kuracağız. İzmir’in koku sorununu kesinlikle çözeceğiz” diye konuştu.
Soyer, İzmir’de karbon salımını yüzde 20 azaltma sözü de verdi ve “Yenilenebilir enerji yatırımlarını destekleyeceğiz. Çevreci ve temiz kaynaklardan enerji alacağız. Enerji kooperatiflerine destek vereceğiz. Alternatif temiz enerji politikalarına destek vereceğiz. Belediyenin tüm binalarında güneş enerjisi kullanımını arttıracağız” dedi.
İzmir’i Türkiye’nin ve bölgenin kültür başkenti yapacaklarını kaydeden Soyer, sinema ve tasarım sektörlerini kente çekmek için çalışacaklarını ifade etti. Soyer’in projeleri arasında amatör spor kulüplerine destek verilmesi, uluslararası spor organizasyonlarına ev sahipliği yapılması, Şehir Tiyatrosu kurulması, Çocuk Belediyesi ve Gençlik Meclisi kurulması gibi başlıklar da yer aldı.
CHP adayı, projelerinin bir kısmını da ikinci ve üçüncü cemre başlıkları altında ilerleyen günlerde açıklayacağını söyledi.
“Zeybekci’de altyapı, Soyer’de sosyal projeler öne çıkıyor”
Tunç Soyer’in projelerini VOA Türkçe’ye değerlendiren Katip Çelebi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Atilla Acar, CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayını açıklamakta zaten bir gecikme yaşadığını hatırlattı. Acar, Soyer’in projelerini üç parçada açıklama stratejisini, “Projelerin üç ‘cemre’de açıklanmasının siyasal iletişim stratejisi olarak baktığımızda heyecanı yükseltmek adına yapıldığını düşünüyorum. Ama bu stratejinin konsantrasyonu dağıtacağını da düşünüyorum. Ayrıca açıklanmış olan proje başlıklarının da yeterli olacağını düşünüyorum. Söylenmesi gereken pek çok şey söylenmiş” şeklinde değerlendirdi.
İzmir’in son 20 yıldır sosyal demokrat belediye başkanları tarafından yönetildiğini hatırlatan Acar, Soyer’in açıkladığı projelerin de bu 20 yıllık geleneğin devamı niteliğinde olduğunu söyledi. İbrahim Atilla Acar, “Açıklanan başlıkların genel sosyal demokrat belediyecilik anlayışına uygun başlıklar olduğunu görüyoruz. Kooperatifçiliğin desteklenmesi, demokrasi ve katılımcılık adına kent konseylerinin ön plana çıkarılması bunlara örnek gösterilebilir” yorumunda bulundu.
Tunç Soyer’in projeleri ile Cumhur İttifakı’nın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Nihat Zeybekci’nin projelerini karşılaştıran Acar, her iki adayın da İzmir’in en temel sorunları olan trafik, altyapı, çöp ve çarpık kentleşmeyi çözme vaadinde bulunduğunu söyledi. Acar, “Tunç Soyer daha çok sosyal projeleri, kültür ve sanatı, sporu, gençliği, engellileri öne çıkartırken Nihat Zeybekci ise merkezi hükümetin projelerine eklemlenmiş bir İzmir anlayışını, İzmir’i yeniden bu entegrasyonun bir parçası olarak değerlendiren bir düşünceyi öne çıkartıyor. Altyapı vurgusu Zeybekci’de daha fazla, Soyer’in projelerinde ise sosyal projeler daha öne çıkıyor” diye konuştu.