Aslen Diyarbakırlı olan CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu hazırladığı “Belediye Kayyımlarının Hedefi Ne?” başlıklı raporda, Doğu ve Güneydoğu’da Demokratik Bölgeler Partili Belediyelere atanan kayyumların icraatını mercek altına aldı.
26 sayfalık rapor şu görüşlerle başlıyor: “Eylül 2016 tarihinden itibaren DBP’li belediyelerin eş başkanlarının görevden alınmaları veya tutuklanmaları üzerine atanan kayyımların uygulamaları bölgede ciddi rahatsızlıklar yaratmaktadır. Halkın kendi oylarıyla seçtiği belediye başkanları yerine Ankara’dan atanan kayyımların yerel yönetimin başına getirilmesinin kendisi zaten bölge halkının iradesine yönelik saygısızlıktır. Bu uygulamanın kendisi bölge halkında derin bir incinme yaratırken, kayyımların gerçekleştirdikleri faaliyetler de bu duyguyu daha da derinleştirmektedir.”
Raporda daha sonra kayyumların özellikle kültür sanat alanında yaptıkları ele alınıyor. “Ağrı’nın Diyadin Belediyesi’nin tabelasındaki Kürtçe ismin silinmesi, Derik Belediyesi’nin üç dilli tabelasının kaldırılması ve bayrak asılması, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin tabelasının “Amed” yazısının olmadığı yenisi ile değiştirilmesi, Diyarbakır’daki Roboski Heykeli’nin kaldırılması, Cizre’de Orhan Doğan Anıtı’nın yıkılması, Van Gürpınar’da kütüphanenin kapatılması, Tahir Elçi isminin parktan kaldırılması, Mardin Kızıltepe’de Uğur Kaymaz Anıtı’nın kaldırılması, Ağrı Doğubayazıt’ta Kürt şair ve filozof Ahmedi Xani’nin Heykeli’nin kaldırılması ve son olarak da Diyarbakır’da Cegerxwîn Kültür Merkezi'nin tabelasını indirilmesi,” Tanrıkulu’nun raporunda yer aldı.
Raporda incelenen diğer bazı uygulamalar da şöyle:
“-Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu kadrosunda yer alan 31 oyuncunun sözleşmesi yenilenmeyerek işlerine son verildi.
- Şırnak'ın Cizre ilçesinde belediye tarafından yaptırılan ve halka kreş ile taziye evi olarak hizmet veren Cudi Taziye Evi belediyeye atanan kayyım tarafından yıktırıldı.
- Gürpınar'a atanan kayyım ‘Kadın Yaşam Evi’, ‘Kültür Evleri’ni ve Halk Ekmeği Fırını’nı kapatarak projeleri iptal etti.
- Mardin Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı, yardım amacıyla dağıttığı ‘gıda kartı’ belediyeye atanan kayyım tarafından iptal edildi.
- Vali İbrahim Taşyapan’ın kayyım olarak atandığı Van Büyükşehir Belediyesi, kadınların her Perşembe günü belediyeye ait toplu ulaşım araçlarını ücretsiz kullanması kararını iptal etti.”
Raporu hazırlayan Tanrıkulu, kayyumların asimilasyon politikası yürüttüklerini söyledi. Amerika’nın Sesi’ne konuşan Tanrıkulu, “Benim çıkardığım sonuç şu: Kayyımlar aynı zamanda bir asimilasyon, hafızayı yok etme,yaratılan kültürel değerlere ve kimliğe karşı politika yürütüyor. Özellikle Cegerxwin adının silinmesinden sonra bu raporu yazdım. Cegerxwin adını Diyarbakır’daki bir kültür merkezinden silmek, bunun çok açık bir göstergesi. Daha önce de bazı örnekler var mesela Ahmede Xani var. Ahmede Xani ve Cegerxwin Kürt kültürü ve Kürt tarihi açısından çok önemli iki simge. Ahmede Xani, Başbakan’ın her seçimde referans gösterdiği, konuşmalarını onun üzerinden inşa ettiği bir kişi. Kürt milli sembolü. Bu olanları Cumhuriyetin ilk yılları ile karşılaştırmak doğru değil. Burada çok farklı bir durum var,çok farklı bir yönelim var.Yaşadığımız bu dönem hiçbir dönemle karşılaştırılamaz. 12 Eylül darbesini yapanlar kendilerine ‘darbeci’ denmesinden rahatsız değillerdi ama ‘işkenceci’ denmesinden rahatsızdılar. Bunlar ‘işkenceci’ denilmesinden rahatsız değildir, hiçbir şeyden rahatsız değildir çünkü 12 Eylül’ü yapanlar gidecekti. Yeni bir süreç başlayacaktı ama bunlar arkalarında seçimle gelmiş bir meşruiyet olduğunu iddia ediyor ve her şeyi kendilerine meşru görüyor” dedi.
Tanrıkulu, yeni bir tarih yazıldığını savunarak, “Kendileriyle ilgili başlattıkları bir tarih yazımı var, yeni bir tarih yazılıyor. Kendileri dışındaki herkesin terörist, düşman, vatan haini olarak sıfatlandırıldığı bir toplum düzeni. Kayapınar Belediyesi’nin Cegerxwin Toplum Merkezi’nin ismini değiştirmesinin, oradaki kaymakamın kendi işgüzar davranışı olduğunu söyleyemeyiz. Bir yerdeki olay değil atanan kayyımların değişik yerlerdeki ortak politikalarının sonucudur, ortak yürütülen bir politikadır. (Tabelaların tekrar asılması) Nabız yokluyorlar. Onun indirilmesinden sonra takılmasının bir anlamlı yok. İndirilme bir zihniyeti ifade ediyor” şeklinde konuştu.
Tanrıkulu, raporunu soru önergesi olarak meclise de sunacak.