Türk-Amerikan ilişkilerinde bir süredir devam eden anlaşmazlıkların yeni yılda da devam edeceğini belirten Bülent Alirıza’ya göre uzlaşma gerektiren başlıklar şöyle: “Fethullah Gülen’in iadesi konusunda herhangi bir ilerleme sağlanmadı. Suriye’de ABD’nin PKK’nın yan örgütü olan YPG ile işbirliği yapması, bunu Rakka’daki IŞİD’li cihatçılara karşı yaptığını söylemiş olmasına rağmen devam ediyor. Bu da Türkiye’yi ciddi şekilde rahatsız ediyor. Son dönemde Sarraf davası diye başlayan, Atilla davası diye devam eden konu da 2018’de de sarktı. Bütün bunlara bakarsak birkaç ay ileriye bakıp, sözde Ermeni soykırımı karar tasarısının Pazartesi Kongre’ye gelebileceğini düşünürsek önümüzdeki yılın da zor geçebileceğini tahmin edebiliriz.”
“Diyalog sürmeli, sorunlar ciddi”
Bülent Alirıza, aşılması gereken sorunların çok ciddi olmasına rağmen ilişkilerin kopma noktasına gelme ihtimalinin düşük olduğunu, zira iki ülkenin köklü bir ilişkiye sahip olduğunu vurguluyor: “Ben hep Türk-Amerikan ilişkilerinde bir taban olduğunu, bu tabanın altına hiçbir zaman düşmeyeceğini söyledim. Zira Truman doktrinine kadar uzanan 70 yıllık bir ilişkiden bahsediyoruz. Bunu söylemek tüm sorunlara rağmen hala geçerli. Ne Amerika Türkiye’den vazgeçmek niyetinde, ne de Türkiye Amerika’dan. Şu anda yaşadığımız sorunlar ciddi ve kolayca giderilemeyecek sorunlar. Fakat önemli olan bir diyaloğun sürdürülmesi. Diyalog çerçevesinde sorunların giderilmesi daha düşük sorun haline getirilmesi idealdir. 2018’de bu yapılabilirse, o kadar da kötü bir yıl olmayabilir. Ama dikkatli olunması gerekiyor çünkü sorunlar bayağı ciddi.”
İran’la yeni bir kriz kapıda mı?
Trump yönetiminin, İran'da hayat pahalılığını protesto etmek için başlayan ve rejim karşıtı eylemlere dönüşen gösterilere destek veren açıklamalarını da değerlendiren Alirıza, Trump’ın izlediği çizginin daha önceki söylemlerinin devamı olduğu görüşünde. Ancak uzman, uzun vadede ABD’nin İran’la kriz yaşama ihtimalinin çok yüksek olduğuna da dikkat çekerek, İran konusunun önümüzdeki günlerde de sıcak bir konu olarak kalma olasılığının da yüksek olduğunu ifade ediyor.
Kuzey Kore ve savaş ihtimali
Kuzey Kore ve ABD arasında son günlerde dozu artan gerilim de dünya gündemindeki sıcak başlıklar arasında. Kore’nin elindeki nükleer potansiyelin güneydeki komşusu için ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirten Bülent Alirıza, “Topun ağzında Güney Kore var. Savaş durumunda yüzbinlerce Korelinin hem Güney hem de Kuzey Kore’de ölebileceğini düşünebiliriz. 2018’de sanırım hepimizi korkutan en yüksek savaş ihtimali olan yer.”
“Trump sıkışırsa dış maceralara girişebilir”
Rusya soruşturmasıyla ilgili gelişmelerin, Başkan Trump’ın yakın çevresinden kendisine kadar uzanma ihtimali son günlerde Washington gündeminde. Öte yandan kısa süre önce satışa sunulan ve Beyaz Saray eski baş stratejisti Steve Bannon’ın Başkan Trump’ın Beyaz Saray günlerinin perde arkasını aktaran Michael Wolff’ imzalı “Ateş ve Öfke” adlı tartışmalı kitaptaki iddialar da 2018’de Trump’ın başını ağrıtabilir mi? Bülent Alirıza’ya göre Trump, bu kitapla yara almış durumda.
“Trump’ın 4 yılı bitirme ihtimali üçte bir. Kasım’da yapılacak seçimlerde Temsilciler Meclisi’nin tümü, Senato’nun üçte biri değişecek. İki kanat da Demokratlar’a geçerse o zaman azil sürecinin başlaması kesin gibi görülebilir. Buradaki tehlike içeride sıkışırsa, İran ya da Kore’yle tırmanma opsiyonunu seçip bu şekilde daha güçlü bir konuma gelmeye çalışabilir. Bu tehlike her zaman var. Trump’ın her zaman fevri hareket eden, hatta düşünmeden hareket eden bir lider olduğunu hesaba katarsak, bu tehlike cidden var. Özellikle burada Savunma Bakanı Mattis’e ise önemli rol düşüyor.”