Birleşmiş Milletler (BM), 11 Temmuz’un “Srebrenitsa Soykırımı’nı Anma Günü” olarak ilan edilmesini öngören karar tasarısını kabul etti. Karara Sırplar “soykırımcı” olarak adlandırılacakları gerekçesiyle şiddetle karşı çıktı.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yapılan oylamada 193 üye ülkenin 68’i çekimser kalırken 84 ülke kabul 19 ülke de ret oyu verdi.
Alınan karar uyarınca 11 Temmuz tarihi, Birleşmiş Milletler tarafından her yıl “1995 Srebrenitsa Soykırımını Anma ve Uluslararası Düşünce Günü” olarak belirlendi.
Karar tasarısı Almanya ve Ruanda tarafından hazırlanmıştı. Her ne kadar tasarıda Sırplar’dan suçlu olarak bahsedilmese de Bosnalı Sırp Cumhurbaşkanı Milorad Dodik ve komşu Sırbistan'ın cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic karara karşı “hayır” oyu verilmesi için yoğun bir lobi faaliyeti yürüttüler.
Bosnalı Sırplar, 11 Temmuz 1995'te Srebrenitsa'da BM tarafından korunan güvenli bir bölgeyi ele geçirmiş, en az 8 bin Müslüman Boşnak erkek ve erkek çocuğunu eşlerinden, annelerinden ve kız kardeşlerinden ayırarak katletmişti. Kaçmaya çalışanları ise ormanda ve kasabanın etrafındaki dağlarda takip etmişlerdi.
Srebrenitsa katliamı Yugoslavya’nın dağılmasının ardından bölgede 1992-1995 yılları arasında devam eden çatışmaların en kanlı olayı olarak kayda geçti. Ancak iki ayrı BM mahkemesi tarafından da yaşananlar soykırım olarak kabul edilmesine rağmen Sırplar halen buna karşı çıkıyorlar.
Bosnalı Sırp Cumhurbaşkanı Milorad Dodik Çarşamba günü sosyal medya platformu X'te yaptığı açıklamada, BM kararının Müslüman Boşnaklar’ın destekçileri tarafından ülkeye dayatıldığını ve ülkeyi böleceğini söyledi. Kararın geçmesi halinde hükümetinin Bosna'dan ayrılacağını öne sürdü.
Dodik geçmişte de Sırplar’ın kontrolündeki bölgelerin Bosna'dan ayrılıp komşu Sırbistan'a katılması için bu tür tehditlerde bulunmuştu. Kendisi ve diğer bazı Bosnalı Sırp yetkililer, kısmen, Bosna savaşını sona erdiren ABD barış planını tehlikeye attıkları için ABD ve İngiltere’nin yaptırımları altında bulunuyor.
BM Genel Kurulu’nda alınan kararın nihai taslağına, Genel Kurul'un “Bosna-Hersek'te istikrarın korunması ve çeşitlilik içinde birliğin teşvik edilmesi yönündeki sarsılmaz kararlılığını” yineleyen bir ifade de eklendi.
BM'nin en yüksek mahkemesi olan Uluslararası Adalet Divanı'nın 2007 yılında Srebrenitsa'da işlenen fiillerin soykırım teşkil ettiğine karar vermesi de karar tasarısında yer aldı. Bu, İkinci Dünya Savaşı'nda tahminen 6 milyon Yahudi ve diğer azınlıklara mensup insanın öldürüldüğü Holokost'tan bu yana Avrupa'da yaşanan ilk soykırımdı.
Almanya'nın BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Antje Leendertse geçen hafta yaptığı açıklamada, 1994 Ruanda soykırımının her yıl 7 Nisan'da BM’de resmi olarak anıldığını hatırlatarak, Genel Kurul’a sundukları son kararla da, “Srebrenitsa kurbanlarını anmak için” ayrı bir BM günü yaratarak “açığı kapatmayı” amaçladıklarını söylemişti.
Forum