ABD seçimlerinde adaylara kendi partileri içinden destek vermeyen eski bakanlar ve siyasetçiler var. Uzmanlar bunun sonuçları az da olsa etkileyebileceği görüşünde.
Azil süreci, Corona virüsü salgını, polis şiddetine karşı düzenlenen protesto gösterileri, şiddet olayları ve seçim güvenliği tartışmaları arasında Amerika’da kutuplaşmanın çok yoğun olduğu bir dönemde 3 Kasım başkanlık seçimleri yapılacak. Anketlere göre seçmenler arasında çapraz oy verme eğiliminde olanların sayısı az. Ancak bazı siyasetçiler, eski bakanlar, eski kampanya çalışanları rakip partinin adayını destekleyeceklerini açıkladı. Bazıları rakip partinin ulusal kurultayına da katılarak desteğini ilan etti.
Başkan adayları seçim kampanya sürecinde siyasetçilerden, topluluk liderlerinden, sendika ve meslek örgütlerinden, çıkar gruplarına hatta gazete yazı kurullarına kadar çok çeşitli şekillerde destek görebiliyor.
Adayların aldıkları desteği kamuoyuna duyurması çoğu zaman yeni ilişkiler kurmalarına, daha çok bağış toplamalarına ve elbette oy oranlarını arttırmaya yarıyor. Adayın partisi içinde gördüğü destek geniş bir stratejinin parçası olarak seçim sürecinde de tetikleyici rol oynayabiliyor.
Cumhuriyetçi Parti üyeleri arasında kendi adaylarını desteklemeyeceğini ya da Demokrat aday Joe Biden’ı destekleyeceğini açıklayanların sayısı 3 Kasım seçimleri öncesinde dikkat çekiyor.
Bunlar arasında önemli Cumhuriyetçi Parti eski yöneticileri, eski Kongre üyeleri ve Başkan’ın ekibinin eski çalışanları da yer alıyor.
Demokrat aday Joe Biden’a destek veren Cumhuriyetçiler biraraya gelerek siyasi eylem komiteleri oluşturdu. Bunlardan bazıları Trump’a Karşı Cumhuriyetçi Seçmenler (Republican Voters Against Trump), Biden için Cumhuriyetçiler (Republicans for Biden) ve Lincoln Projesi (Lincoln Project).
VOA Türkçe’ye konuşan Colorado Springs Üniversitesi’nden siyaset bilimi profesörü Joshua Dunn, ‘‘Lincoln Projesi’’ gibi oluşumların seçmenin kararı üzerindeki etkisinin az olacağı görüşünde. Dunn, ‘‘Seçmenlerin çoğunun davranışının projede yer alan George Galloway ya da Steve Schmidt’ten etkilenmesini beklemezsiniz. Biden’a oy vermeye karar veren Cumhuriyetçiler büyük olasılıkla kararını bu gruplara göre vermiyor’’ dedi. Dunn’a göre bu gruplar Cumhuriyetçiler’in ancak başkanlık seçimi için hiç oy vermeme ya da üçüncü bir partinin adayına oy verme kararı almalarında etkili olabilir. Dunn, ‘‘Bunlar tabii ki yine Trump için kayıp birer oydur, ancak Biden’a verilen oylar kadar zarar vermez’’ diye konuştu.
Trump’a destek vermeyeceğini açıklayan Cumhuriyetçiler
Dört eski Cumhuriyetçi bakan Biden’a destek vereceklerini açıkladı. Bunlar, Cumhuriyetçi olmakla birlikte Demokrat Başkan Barack Obama döneminde Savunma Bakanlığı yapan Chuck Hagel ve Ulaştırma Bakanı Ray LaHood ile Cumhuriyetçi Başkan George W. Bush döneminde Dışişleri Bakanlığ yapan Colin Powell ve eski Çevre Koruma Dairesi Başkanı Christine Whitman.
Cumhuriyetçi Senatör John McCain’in eşi Cindy McCain de Demokrat Parti Ulusal Kurultayı’nda yayınlanan videosuyla Biden’a desteğini açıklayan isimlerden oldu.
Trump’ın Beyaz Saray iletişim direktörü olarak yalnızca iki hafta görev yapan Anthony Scaramucci ve eski İç Güvenlik Bakanlığı Genel Sekreteri Miles Taylor, Trump döneminin eski İç Güvenlik Bakanlığı yetkililerinden Elizabeth Neumann ve Başkan Yardımcısı Mike Pence’in eski yardımcılarından ve Beyaz Saray Corona virüsü görev gücü üyelerinden Olivia Troye Cumhuriyetçi aday Trump’ı desteklemeyeceğini açıklayan isimler arasında.
Trump’ın eski Savunma Bakanı Jim Mattis, eski Genel Sekreteri ve İç Güvenlik Bakanı John Kelly ve eski Dışişleri Bakanı Rex Tillerson da Trump’ın siyasi kararlarını sert şekilde eleştiren ve Başkan’a desteği kesin olmayan isimlerden.
Desteğini çekenler arasında eski vali ve senatörler de var
2016 yılındaki başkanlık seçiminde Cumhuriyetçi Parti’nin başkan aday adayları arasında olan ve Donald Trump’a karşı yarışan eski Ohio Valisi John Kasich, eski Michigan Valisi Rick Snyder, eski Massachusetts Valisi Bill Weld, eski Pennsylvania Valisi ve Bush dönemi İç Güvenlik Bakanı Tom Ridge Demokrat aday Joe Biden’a destek vereceklerini açıkladı.
Biden’ı desteklediklerini açıklayan Cumhuriyetçiler arasında eski Cumhuriyetçi Minnesota Senatörü David Durenberger, eski New Hampshire Senatörü Gordon J. Humphrey, eski Virginia Senatörü John Warner ve eski Arizona Senatörü Jeff Flake ile çok sayıda eski Temsilciler Meclisi üyesi de var.
Aralarında eski CIA ve FBI başkanlarının da olduğu onlarca Cumhuriyetçi isim ve bazı eski Cumhuriyetçi eyalet başsavcıları da Biden’a desteklerini açıkladı.
Kongre’deki bazı Cumhuriyetçiler de kararsız
Kongre’deki görevine devam eden bazı Cumhuriyetçi senatörlerin de Trump’a destek vermeme konusunu değerlendirdikleri belirtiliyor. Bunlar arasında Cumhuriyetçi Utah Senatörü Mitt Romney, Cumhuriyetçi Alaska Senatörü Lisa Murkowski, Cumhuriyetçi Florida Senatörü Francis Rooney’nin adı geçiyor.
VOA Türkçe’te konuşan Western Carolina Üniversitesi’nden siyaset bilimi profesörü Chris Cooper’a göre Amerikan siyasetine genelde “iknayla zaman harcama, tabanını harekete geçir” mantığı hakim. Cooper, ‘‘Bu düşünceye göre ülkede kutuplaşma o kadar fazla ve ikna edilebilecek o kadar az seçmen var ki adaylar geriye kalan az sayıda ikna edilebilir seçmeni kazanarak değil, ancak zaten kendilerini destekleyenleri harekete geçirerek ve seferber ederek seçimleri kazanabilir. ‘Biden için Cumhuriyetçiler’ hareketi bu düşünceye ters düşüyor ve belki de Donald Trump’ın davranışları o kadar sıra dışı ki hala parti değiştirebilecek bazı seçmenler olabileceğini gösteriyor’’ dedi. ‘‘Sayılarının ne kadar olduğu belli olmasa da bunların var olduğu açık’’ diyen Cooper’a göre adaylar arasındaki açığın bu kadar az olduğu bir yarışta bu seçmenlerin etkisi küçük ama kritik olabilir.
Biden’ı desteklemeyeceklerini açıklayan Demokratlar
Seçim sürecinde Cumhuriyetçi Parti üyeleri arasında Donald Trump’tan desteğini çekenler olduğu gibi Demokrat Parti’den de Joe Biden’a sırtını dönenler oldu.
Başkan Donald Trump’ın bu yıl affettiği eski Demokrat Illinois Valisi Rod Blagojevich, Trump’a destek vereceğini açıklamıştı. Blagojevich, Illinois’de 2008 yılında Barack Obama’dan boşalan Senato sandalyesini satmaya çalıştığı için 14 yıl hapis cezasına çarptırılmış ve başkan tarafından affedilmeden önce sekiz yıl hapis yatmıştı.
Georgia Temsilciler Meclisi üyesi Demokrat Vernon Jones da Ağustos ayında Cumhuriyetçi Parti’nin ulusal kurultayında konuşmacı oldu ve Trump’ı desteklediğini açıkladı.
Forbes dergisine göre, kendilerini Demokrat olarak tanımlayan Minnesota eyaletinin dokuz Belediye Başkanı da Trump’a destek verdi ve buna gerekçe olarak Obama yönetiminin serbest ticaret politikalarıyla çevre düzenlemelerinin madencilikle geçinen seçim bölgeleri üzerindeki etkisini gösterdi.
Eski Demokrat eyalet yöneticisi ve Minnesota’nın Duluth kentinin eski Belediye Başkanı Gary Doty de Trump’ı destekleyeceğini söyledi, buna gerekçe olarak da Demokratlar’ın çok fazla sola kaymasını gösterdi.
Medeni haklar avukatı Demokrat Leo Terrell de ‘‘kanun ve nizam’’ yaklaşımının Trump’ın güçlü savunucularından birine dönüşmesine neden olduğunu söyledi.
Eski Ulusal Futbol Ligi (NFL) oyuncusu Jack Brewer de Cumhuriyetçi Parti Ulusal Kurultayı’nda konuştu ve Joe Biden-Kamala Harris ikilisinin sayısız siyah Amerikalı’nın şiddet içermeyen suçlardan dolayı hapse atılmalarında sorumlulukları olduğunu öne sürdü.
Eski başkan adayı Vermont Senatörü Bernie Sanders’ın kampanyasının eski basın sözcüsü Briahna Joy Gray de Joe Biden’a destek vermeyeceğini açıkladı. Sanders yayınladığı online videoyla eski rakibi Biden’ı desteklediğini açıklamıştı.
Düzenledikleri ortak basın toplantısında Biden ve Sanders özellikle ‘‘genel sağlık sigortası’’ başta olmak üzere politika farklılıklarına dikkat çekmişti. Bu, solu heyecanlandıran konuların başında geliyor. Ancak Sanders bu politika farklılıklarını bir kenara bırakacağını söylemiş ve ikili politikaları üzerinde çalışmak ve Sanders’ın ilerici hedeflerini gerçekleştirmeye biraz daha yaklaşmak için çalışma grupları oluşturma kararı almıştı.
Sanders daha genç destekçilerinden de hayal kırıklıklarını bir kenara bırakmalarını istedi ve onlara Trump’ın yalnızca bir dönemlik bir başkan olarak kalması için çalışmaları çağrısı yaptı.
Biden da Sanders’ın genç tabanına doğrudan hitap ederek oylarını kazanmak için ne gerekiyorsa yapacağını söyledi.
2020 seçimlerinde seçmenin çapraz oy verme eğilimi
New York Times gazetesinin anketine göre 2016 yılında Cumhuriyetçi Donald Trump ve Demokrat Hillary Clinton arasında geçen başkanlık yarışında Demokrat seçmenin yüzde 9’u, Cumhuriyetçi seçmenin ise yüzde 7’si karşı partinin adayına oy verdi.
Seçmen arasındaki bu çapraz oylamanın oranının bu yıl nasıl olacağı merakla bekleniyor.
Uzmanlar siyasette kutuplaşmanın yüksek olduğu dönemlerde çapraz oy kullanmanın az olduğunu söylese de bazıları bu oranın bu yıl da yüksek olabileceği görüşünde.
VOA Türkçe’ye konuşan Virginia Üniversitesi siyaset uzmanı Kyle Kondik, ‘‘2016’da Hillary Clinton’u destekleyen Cumhuriyetçiler’in varlığı özellikle de Sun Belt denilen Arizona, Georgia ve Teksas’ı içine alan bölgede belirgindi. 2020’de bunu görmek mümkün. Kendini Cumhuriyetçi olarak tanımlayan seçmenin çoğu Trump’a oy verecek, ancak seçmenin en ufak kayması Trump’ın kampanyası için sorun olabilir’’ diye konuştu.
VOA Türkçe’ye açıklama yapan Princeton Üniversitesi öğretim üyelerinden Omar Washo, çok sayıda göstergenin seçmenlerin, elitlerin davranış biçiminden etkilendiğini gösterdiğini söyledi. Washo, ‘‘Başkan Trump’a oyunu verme konusunda tereddüt eden Cumhuriyetçiler için kendi partilerinin önde gelen üyelerinin Biden’ı desteklediğini görmek bu seçimlerde parti değiştirmelerine izin olduğu şeklinde güçlü bir mesaj vermiş oluyor. Amerika çok kutuplaşmış durumda; yani parti çizgisi dışında oy kullanan seçmenlerin sayısı az da olsa Florida gibi kritik eyaletlerde bu durum belirleyici olabilir” dedi.