ATAA’nın Washington’daki konferansında konuşan AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, çözüm sürecinin gerçekte Anayasa’daki ‘eşitlik’ maddesinin yürürlüğe girme süreci olduğunu söyledi
WASHINGTON, D.C. —
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, hükümetin ‘çözüm süreci’ olarak adlandırdığı PKK ile barış görüşmelerinin, aslında yeni bir süreç olmadığını, yalnızca Anayasa’daki ‘eşitlik’ maddesinin yürürlüğe girme süreci olduğunu söyledi.
Türk Amerikan Dernekleri Asamblesi’nin (ATAA) 33. Liderlik Konferansı’nda konuşan Egemen Bağış, anayasanın tüm vatandaşların eşit olduğunu söylemesine rağmen, uygulamada eksiklikler olduğunu, Türkiye’de Kürtler kadar birçok kesimin de mağduriyet yaşadığını belirtti.
Geçmişte bireyleri arasında ayrımcılık yapan bir devlet anlayışı var olduğunu savunan Bağış, 20 yıl önce insanların Kürt olduğunu söylemeye korktuğunu, dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın bile Kürt kimliğini gizlemeye zorlandığını kaydetti.
“Birlikte çalışırsak tüm Türkiye kazanır” diyen Egemen Bağış, “Biz bölünerek çoğalıyoruz. Mutlaka çoğalmalıyız, ama ortak paydalarımızla birlikteliğimizi ortaya koymamız gerekiyor” diye konuştu.
Yurtdışında yaşayan Türkler’in örgütlenmesi konusuna değinen Avrupa Birliği Bakanı, örgütlenme zamanında yapılsaydı Almanya ve Fransa gibi Türk vatandaşlarının büyük çoğunluk olarak yaşadığı ülkelerin Türkiye’nin AB üyelik sürecine engel değil, destek olabileceklerini söyledi.
Egemen Bağış, yurtdışında yaşayan tüm Türkler’in de hangi görüşten olursa olsun Türk derneklerine üye olması, farklı görüşten olsalar bile gerektiğinde de birlik sergilemeleri çağrısında bulundu.
Amerika’yla ilişkilerin bir üst düzeye çıkarılması gerektiğini vurgulayan Egemen Bağış, gelecek ay Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Washington’a yapacağı ziyaretin de tarihi bir önem taşıyacağını söyledi.
Amerika’yla Serbest Ticaret Anlaşması Yapılmalı
Türk Amerikan Dernekleri Asamblesi’nin 33. Toplantısında bugünkü oturumlarda Türk-Amerikan ilişkilerine ağırlık verildi.
Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Namık Tan ve Amerika’nın Ankara büyükelçisi Francis Ricciardone ilişkilerin önemli düzeye geldiğini vurguladı.
Büyükelçi Namık Tan, Türk-Amerikan ilişkilerini, demokrasi ve özgürlük değerlerini paylaşan “model ortaklık” diye tanımladı.
NATO ittifakının Türkiye ve Amerika’nın zor zamanlarda işbirliği yapmasını sağladığına dikkati çeken Büyükelçi Tan, “Birçok sorun üzerinde birlikte çalışıyoruz ve karşısında birlikte duruyoruz,” dedi.
Namık Tan, geçen haftaki Boston maratonu sırasında düzenlenen bombalı saldırıyı hatırlatarak, “Bu çirkin bombalama eylemi, radikal hareketler karşısında ne kadar savunmasız olduğumuzu gösterdi” diye konuştu.
Türkiye ve Amerika’nın Suriye, İran ve Irak gibi ortak sorunlar üzerinde işbirliği yaptığını belirten Namık Tan, iki ülkenin birbirini tamamladığını, üstelik bu bağların liderler düzeyinde de çok kuvvetli olduğunu söyledi. Büyükelçi Tan, liderlerin düzenli bir şekilde küresel sorunlar konusunda birbirine danıştığını kaydetti.
Büyükelçi Namık Tan, ilişkileri geliştirmenin bir diğer boyutunun da ekonomik alanda olması gerektiğini kaydetti. Amerika’yla ekonomik ve ticari ilişkilerin hayati olduğunu söyleyen Tan, iki ülke arasında oluşturulacak bir serbest ticaret anlaşmasının mevcut ilişkilere önemli katkıda bulunacağını, böyle bir anlaşmanın toparlamaya ve istihdam yaratmaya çalışan Amerikan ekonomisine de yarayacağını belirtti.
‘Türkiye kendini yenileyen dinamik bir ülke’
Namık Tan’dan sonra konuşan Amerika’nın Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone de Türkiye’yi 1970’li yıllardan bu yana tanıdığını ve Türkiye’nin Cumhuriyet dönemindeki vizyonunun bile ötesine gittiğini söyledi.
Türkiye’yi “sürekli yenilenen dinamik bir ülke” diye tanımlayan Ricciardone, iki ülkenin birçok alanda işbirliği yaptığını, ittifakın daha da önemli ve dirençli hale geldiğini belirtti.
Ricciardone, iki ülke arasındaki ilişkinin yoğunluğu ve olgunluğunun diğer hiçbir müttefikle kıyaslanamayacağını da söyledi.
Francis Ricciardone ayrıca Türkiye’nin eğitim ve bilim alanında kendini geliştiren bir ülke olduğunu, dünyayla daha iyi temas kurduğu gibi kendi içindeki unsurlarla da temasını güçlendirdiğini, toplumun daha organize hale geldiğini söyledi.
Büyükelçi Ricciardone ayrıca daha fazla Türk’ün sosyal medyayı kullanarak iki toplumu bir araya getirdiğini kaydetti, “iki ülke arasındaki ideolojik engeller artık eriyor” diye konuştu.
‘AB Türkiye’ye Ayrımcı Yaklaştı’
Demokrat Parti Virginia milletvekili Jim Moran de özellikle Türkiye’nin üyelik sürecini geciktirdiği için Avrupa Birliği’ni eleştirdi. AB’nin Türkiye’ye ayrımcılık yaptığını savunan James Moran, buna rağmen Türkiye’nin AB ülkelerinden daha hızlı büyüme kaydettiğini söyledi.
Moran Amerika’nın yalnızca Türkiye değil, Türki cumhuriyetlerle de ilişkisini geliştirmesinin önemli olduğunu vurguladı.
