Avusturya'da Başbakan Sebastian Kurz'a yönelik "rüşvet ve güveni kötüye kullanma" suçlamalarıyla başlatılan soruşturmanın ardından, koalisyon hükümetinin önümüzdeki Salı günü itibarıyla düşebileceği iddia ediliyor.
Kurz’un Genel Başkanı olduğu Avusturya Halk Partisi (ÖVP) ile koalisyonu oluşturan Yeşiller’in Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Werner Kogler, son gelişmeleri istişare etmek amacıyla Cumhurbaşkanı Alexander van der Bellen’le bir araya gelirken Avusturya Meclisi’nin de gelecek hafta Salı günü özel gündemle toplanacağını duyurdu.
Muhalefetteki liberal NEOS ve sağ popülist Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ), söz konusu oturumda Kurz hakkında güvenoyu yapılması için önerge vereceklerini açıkladı. Viyana’da yapılan yorumlarda, Yeşiller’in bu önergeyi destekleyecekleri ve Kurz’un istifa etmek zorunda kalacağı belirtiliyor. Bu durumda, Avusturya’nın erken seçime gideceği dile getiriliyor.
Kurz'un lideri olduğu ÖVP, Avusturya'da bir Rus iş adamıyla gizli anlaşma yaptığı öne sürülen dönemin Başbakan Yardımcısı ve koalisyon ortağı Avusturya Özgürlük Partisi'nin lideri Heinz Strache’nin 2019‘da görevinden istifa etmesinin ardından yapılan erken seçimlerle, 2020 yılı başında Yeşiller Partisi'yle koalisyon hükümeti kurmuştu.
Başbakan Sebastian Kurz, hakkındaki iddiaları reddetmeyi sürdürdi ve istifa etmeyi de düşünmediğini açıkladı. Cumhurbaşkanı Bellen’le bir araya gelen Kurz, görevinin başında olduğunu ve hükümeti Yeşiller’le sürdürmek istediğini belirtti. Kurz, "Eğer Yeşiller bu ortaklığı sürdürmek istemiyor ve mecliste başka bir çoğunluk kurma arayışındalarsa buna da saygı duyarım" diye konuştu.
Avusturya'da Yolsuzlukla Mücadele Savcılığı geçen Çarşamba günü Başbakan Sebastian Kurz'a yönelik iddialar kapsamında, Kurz’un başında bulunduğu ÖVP’nin Maliye Bakanlığı ve Başbakanlık binasında arama yaptırdı. Yapılan aramalarda, polisin, Kurz ve ona yakın bazı siyasetçilere ait dosya ve cep telefonlarına el koyduğu açıklandı. Savcılıktan yapılan açıklamada, Kurz dışında dokuz kişi ve üç kurum hakkında soruşturma yürütüldüğü belirtildi. Soruşturmanın Kurz'un henüz dışişleri bakanı olduğu 2016 döneminden başlayarak bugüne kadarki süreci kapsadığı belirtilen açıklamada "Sebastian Kurz güveni kötüye kullanma, yolsuzluk ve rüşvetten suçlandığı için hakkında soruşturma açıldı" denildi.
İddianameye göre, Kurz ve yakın çevresi, Maliye Bakanlığı‘nın bütçesinden aldıkları parayla gazetelere verilen reklamlar karşılığında, ÖVP hakkındaki anket sonuçlarının daha iyi gösterilmesi konusunda zorlamada bulundular.
Sebastian Kurz hakkında, 2017 yılında yolsuzlukları araştırmak için muhalefet partileri tarafından oluşturulan meclis komisyonuna yalan ifade verip vermediğine ilişkin de bir soruşturma başlatılmıştı. Geçen Eylül ayında 12 saat boyunca suçlamalarla ilgili sorgulanan Kurz, bu suçlamaları da reddederek, istifayı düşünmediğini belirtmişti. Avusturya'da polis, geçen Şubat ayında Kurz'un partisinden Maliye Bakanı Gernot Blümel'in evine yolsuzluk soruşturması kapsamında bir baskın düzenlemişti. Blümel, bir bahis şirketi üzerinden yasa dışı şekilde partisine finansman sağlamakla suçlanmıştı.
35 yaşındaki Sebatian Kurz, Avrupa’da muhafazakar kesimin idolleştirdiği bir siyasetçi. 2015’de, 29 yaşında ülkenin dışişleri bakanı olan, ardından 2 yıl sonra giderek eriyen ve Avusturya siyasetinin 3. partisi olan Avusturya Halk Partisi'ni yeniden iktidara taşıyan Kurz, Avusturya siyasetinde "dahi çocuk" olarak adlandırılıyor. 1992‘de Bosna Savaşı'ndan kaçarak Avusturya'ya yerleşen Boşnak göçmen bir ailenin çocuğu olan Kurz, göçmen ve İslam karşıtı politikaları savunmasıyla tanınıyor.