Mesleği nedeniyle saldırıya uğrayan avukatlarla ilgili 81 ilde basın açıklaması yapan barolar, “Mesleğimizi, meslektaşlarımızı ve yurttaşlarımızın haklarını sahipsiz bırakmayacağız. Tek bir kayba dahi tahammülümüz yok’’ dedi.
Barolar, Muğla Barosu’na kayıtlı Avukat Mehmet Erdal Çam’ın daha önce davasına baktığı bir müvekkili tarafından saldırıya uğrayarak öldürülmesi üzerine eş zamanlı yaptıkları basın açıklamalarında tepkilerini dile getirdi.
Gaziantep Adalet Sarayı önünde biraraya gelen avukatlar adına basın açıklamasını yapan Gaziantep Barosu Başkanı İskender Kahraman, avukatlara yönelik saldırıları gerçekleştirenlerle ilgili, “Saldırganlar bu cüreti, mesleğin itibarsızlaştırılması çabasından ve cezasızlık politikalarından alıyorlar. İnfaz kanunlarında yapılan değişiklikler, cezasızlık politikalarını daha da derinleştiriyor’’ dedi.
Avukat Kahraman, adliye önünden yetkililere seslenerek, “Bugün buradan bir kez daha haykırıyoruz: Mesleğimizi yaparken, görevimizi ifa ederken can veriyoruz. Avukat tehdit altındaysa, hak arama özgürlüğü de tehdit altındadır. Bizler dava dosyalarının tarafı değil, vekiliyiz. Vekalet etmek mesleğimizin gereğidir. Biz bu görevi üstlenmezsek adalet işlemez. Bize saldıranların bile muhtaç oldukları savunma hakkı kullanılamaz. Bizler bu görevi, şu veya bu kişilerin menfaati için değil, adil yargılanma hakkının hayata geçirilmesi için yerine getiriyoruz’’ diye konuştu.
“Avukata yönelik şiddetin normalleşmesine izin vermeyeceğiz“
Yeni yasama döneminde avukatlara yönelik saldırıların önüne geçilmesi için çözüm önerisin sunulduğu basın açıklamasının devamında şu ifadelere yer verildi:
“Acil talebimiz şudur: Yeni yasama döneminde, Anayasa’nın 98. ve TBMM İçtüzüğü’nün 104. ve 105. maddeleri uyarınca Meclis araştırması açılmalı, konuyla ilgili TBMM, araştırma komisyonu kurulmalıdır. Türkiye Barolar Birliği’nin Adalet Bakanlığı’na sunduğu önerilerde yer alan gerekli düzenlemeler acilen hayata geçirilmelidir. Devletin tüm kurumlarında ve yurttaşlarda, avukata yönelik şiddetin engellenmesiyle ilgili farkındalık yaratılmalı ve buna ilişkin somut çalışmalar hayata geçirilmelidir. Tek bir kayba daha tahammülümüz yok! 180 bin avukat, barolarımız ve Türkiye Barolar Birliği olarak; avukata yönelik şiddetin normalleşmesine izin vermeyecek, onurla ve asla vazgeçmeden ortak mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz.“
2020'de davalı taraftan bir kişinin peruk takıp kadın kılığına girerek kendisine bıçakla saldırması sonrası sol gözünü kaybeden Avukat Asilcan Tuzcu, VOA Türkçe ‘ye konuştu.
Avukat Tuzcu, cezaların caydırıcı olmadığına dikkat çekerek, avukatların silahlanmasını ve avukatlardan silah vergisinin alınmaması çağrısında bulundu.
Memleketi olan Konya'nın Akşehir ilçesinde avukatlık yapan Tuzcu, 2020'de baktığı bir ceza davası nedeniyle evinin önünde karşı tarafın saldırısına uğradı. Bıçaklı saldırıda sol gözünü kaybeden Avukat Tuzcu, mesleğini sürdürebilmek amacıyla ailesiyle Edirne'ye taşındı.
“Beni bıçaklayan kişi birkaç yıl sonra cezaevinden çıkabilir’’
Cezasızlık politikasının bu tür saldırıları daha da arttırdığına dikkat çeken Avukat Tuzcu, sözlerinin devamında şu ifadeleri kullandı:
“Saldırı sonrası gözümü kaybetmemin yanı sıra, psikolojim bozuldu. Memleketimi terk etmek zorunda kaldım. Daha birkaç ay önce infaz yasası adı altında bir af çıktı. Beni bıçaklayan adam bile 18 yıl ceza aldığı halde belki 3-4 sene sonra cezaevinden çıkacak. Bu cezasızlık politikalarıyla bu durumun önüne geçilemez. Kendi düşüncem olarak şu anda en etkili yöntem avukatların silahlandırılmasıdır. Silahlanma için de harçlar çok yüksek. Avukata silah taşıma ruhsatının harçsız olması gerekiyor. Madem kanun karşısında kamu görevlisiyiz, 35 bin lira gibi silah taşıma ruhsat harcını niye ödeyelim? “
Öte yandan VOA Türkçe'nin Türkiye Barolar Birliği'ne yönelttiği “kaç avukatın mesleğini yaparken saldırıya uğradığı" sorusuna, kesin bir rakam verilemeyeceği, bu konuda istatistik tutmanın zor olduğu ancak saldırıların özellikle son yılda 1 yılda arttığı yanıtı geldi.
Forum