New York Times Obama yönetiminin, Arizon eyaletinin çıkarttığı göçmenlik yasası aleyhine dava açmasını destekliyor. Gazete, Arizona’nın bu yasayı çıkartarak federal hükümetin yetki alanına girdiğini öne sürüyor;
“Eyaletlerin ve yerel yönetimlerin kendi göçmenlik politikalarını uygulamaya kalkmaları tam bir kargaşaya yol açacaktır. Ancak, Adalet Bakanlığı’nın açtığı dava sonuçlanana kadar, Obama yönetiminin alabileceği başka önlemler de var. Obama, Arizona’nın federal göçmenlik veri tabanına ulaşımını engelleyebilir, Göçmenlik ve Gümrük Bürosu’nun Arizona’da kabul edilen yasa çerçevesinde tutuklanan kişilerle ilgili olarak eyalet yetkilileriyle işbirliği yapmasını yasaklayabilir. En önemlisi de Obama, bu kargaşaya son vermek için, verdiği sözü tutarak kapsamlı bir göçmenlik reformu için çaba harcayabilir. Arizona’daki gibi adaletsiz yasaları ortadan kaldırmak iyi bir başlangıç olabilir.”
Christian Science Monitor ise federal hükümetin, kaçak göçmenleri engellemek için yeterince kaynak ayırmadığını belirtiyor. Gazete, Arizona eyaletinin bu nedenle tartışmalı göçmenlik yasasını çıkarttığını savunuyor;
“Eğer Obama sınır güvenliği konusunda daha sıkı önlemler alsaydı, kaçak göçmenlerin yakalanması için daha fazla çaba harcasaydı ve kaçak göçmenleri çalıştıran işverenlere karşı daha sert bir tutum takınsaydı Amerika’yı ikiye bölen bu hukuk savaşını yaşamamıza gerek kalmayacaktı. Ancak Obama, Kasım ayındaki seçimlerde büyük önem taşıyan Latin kökenli liberal seçmenlerin tepkisinden korktuğu için bütün bu konularda gerekli adımları atmaktan kaçındı. Obama, bu tavrıyla göçmenlik yasalarını uygulama görevini de yerine getirmemiş oldu. Obama’nın bu sorumluluğunu yerine getirmemesi nedeniyle Arizona eyaleti, birçok başka eyalete ve yerel yönetime de ilham kaynağı olan bir yasa çıkarttı. Obama, Arizona’nın çıkarttığı bu yasayı, federal yasaların uygulanması önünde bir engel olarak görmek yerine, eyaletlerle birlikte çalışmaya başlamalıdır.”
Washington Post Obama’nın İsrail başbakanı Netanyahu’ya karşı izlediği sert politikanın Filistin tarafına cesaret verdiğini yazıyor.Gazete, Obama’nın Netanyahu ile son görüşmesinde bu tavrını değiştirmesini destekliyor;
“Obama, Amerika’nın İsrail’e desteğini bir kez daha vurgulayarak ve doğrudan barış görüşmelerinin başlaması için baskı yaparak hem Filistinli liderleri hem de Netanyahu’yu test etme imkanı yarattı. Böylece iki devletli bir çözüm konusunda kimin ciddi olup olmadığını da görmek mümkün olabilecek. Şimdi Abbas, ya Netanyahu’nun önerdiği tutukluların serbest bırakılması gibi güven artırıcı önlemler karşılığına doğrudan görüşmelere başlayacak ya da barışa hazır olmadığını gösterecek. Görüşmeler başlarsa, Netanyahu da, Filistin devletinin sınırları ve Kudüs’ün Filistin’in başkenti olup olmayacağı gibi asıl önem taşıyan sorulara cevap vermek zorunda kalacak.”
USA Today Meksika Körfezi’ndeki petrol sızıntısı sonrasında açık denizdeki sondaj çalışmalarının altı ay süreyle dondurulması kararını eleştiriyor. Gazete, yasağın süresinin keyfi kararlara belirlenemeyeceğini vurguluyor;
“Sondaj yasağının altı aydan daha az mı, yoksa daha çok mu süreceği yeterli güvenlik önlemlerinin alınıp alınmadığına göre kararlaştırılmalıdır. Açık denizdeki sondaj çalışmaları, her zaman için hassas bir dengenin korunmasını gerektirmiştir. Meksika Körfezi, mutlaka korunması gereken eşsiz bir değerdir. Ancak ülkenin de Körfez’deki enerji kaynaklarına ihtiyacı var. Petrol sektörü, güvenli bir biçimde çalışabileceğini kanıtladığında ve olası bir kazaya karşı inandırıcı bir plan hazırlandığında, sondaj yasağının kaldırılma zamanı da gelmiş demektir.”