New York Times, Türkiye'nin, Osmanlı İmparatorluğu’ndan bu yana en güçlü dönemini yaşadığını ve Irak’taki etkinliğini de artırdığını yazıyor. Gazete, Türkiye’nin etkisinin özellikle Kuzey Irak’ta hissedildiğini belirtiyor:
“Batı ile ittifakının gölgesinden kurtularak daha hırslı ve bağımsız bir dış politika izlemeye başlayan Türkiye’nin, Amerika ile İran arasında rekabete sahne olan bir bölgede kazandığı güç, Ankara’nın şu ana kadar elde ettiği en büyük başarı olabilir. Amerika 4400 askerini kaybederek Irak’ı işgal ederken, Türkiye kültür, eğitim ve ticaret gibi yumuşak güç unsurlarını kullanarak daha kalıcı olabilecek bir adımlar atıyor. Türkiye’nin Irak’taki nüfuzu kuzeydeki Zaho’dan başlayıp, başkent Bağdat üzerinden güneydeki Basra’ya kadar uzanıyor. Kısa bir süre öncesine kadar Kuzey Irak’taki Kürt bölgesini yaşamsal bir tehdit olarak gören Türkiye, şimdi güzel bir dostluğun başlangıcı olabilecek girişimlerde bulunuyor.”
Wall Street Journal, ABD Merkez Bankası’nın kredi patlaması yaşanmadan enflasyonu düşürme çabasının şimdilik başarılı olduğunu yazıyor. Haberde, Merkez Bankası’nın faiz oranlarını daha da indirebileceği kaydediliyor:
“Böylesine hızla büyüyen bir ülkede, karar vericiler niçin faiz oranını daha da düşürmeye çalışıyor? Çünkü Türkiye’nin başarısı hızlı bir sıcak para akışına, yani spekülatif yatırımlara yol açtı. Bu da, Türkiye’nin giderek büyüyen cari açığının dış finansmana dayanmasına neden oldu. Dolayısıyla faiz indirimi, spekülatif yatırımları caydırmak anlamına geliyor. Ancak paranın ucuzlaması, yurt içinde kredilerin patlaması tehlikesini de beraberinde getiriyor. Birçok ekonomist bu durumun ekonomiyi aşırı ısındırdığı uyarısında bulunuyor. Karar vericiler, bu tehditle başa çıkabilmek için bankaların rezerv oranlarını yükselttiler. Eğer faiz oranları yeniden düşürülürse, rezerv oranlarının daha da artırılması bekleniyor. Ekonomistler Türkiye’nin bu ikili politikasının başarılı olup olmayacağı konusunda bölünmüş durumdalar. Ancak son enflasyon rakamlarının Merkez Bankası’nıun kredibilitesini artıran ve yeni faiz indirimine kapı aralayan olumlu bir gelişme olduğunu vurguluyorlar.”
Washington Times, Amerika’nın Ankara büyükelçiliğinin siyasi ataşesi Janice Weiner’ın AKP ile ilgili gizli bir raporuna yer veriyor. Haberde, 2007 tarihli belgenin Wikileaks tarafından yayınlandığı kaydediliyor:
“Weiner, Dışişleri Bakanlığı’na gönderdiği gizli belgede, ‘2002 genel seçimlerindeki başarısının ardından AKP’nin gizli İslamcı ajandasıyla ilgili dedikodular ve şüpheler ortalıkta dolaşıyor’ ifadesini kullandı. Weiner, AKP’nin İslami kimliğinin yanı sıra muhafazakar, Batılı, reform yanlısı ve demokratik bir görüntü çizmesinin bazı kişilerin şüphelerini ortadan kaldırdığını belirtti. Ancak Weiner bazı kişilerin de AKP’nin Türkiye’deki laik sistemi yıkarak şeriat getirmeye kararlı olduğuna inandığını yazdı. Weiner, komplo teorisyenlerinin ve endişeli laiklerin AKP’ye karşı ikna edici ancak büyük ölçüde ikinci dereceden kanıtlar sunduklarını da ekledi.”
Los Angeles Times, Amerika'da Cumhuriyetçilerin kamu harcamalarını azaltma planını eleştiriyor. Gazete, seçmenin önceliğinin işsizlikle mücadele olduğunu hatırlatıyor:
“Eğer Cumhuriyetçilerin federal hükümeti küçültme hevesi, ekonomideki sıkıntıları göz ardı etme noktasına gelirse, tıpkı Demokratların 2010 seçimlerinde yaşadığı gibi, seçmenin tepkisiyle karşılaşırlar. Bütçe açığı gerçekten önemli bir sorundur. Ancak uzun vadeli bir sorundur. Kongre, ekonomi sağlam bir temele oturduktan sonra uygulanmak üzere, bütçe açığını kontrol altına alacak bir plan hazırlamalıdır. Ancak bu arada Kongre üyeleri, ekonomiyi büyütmeye odaklanmalıdır. Kasım ayındaki seçimlerin temel konusu da ekonominin büyümesiydi…”