Erişilebilirlik

27 Ağustos Amerikan Basınından Özetler


Wall Street Journal anayasa değişikliği paketiyle ilgili olarak başmüzakereci Egemen Bağış’ın bir makalesine yer veriyor. Bağış, yapılan değişikliklerin Kopenhag Kriterleri’ne uygun olduğunu savunuyor;

“Karanlık günlerin eski bekçilerinin çıkarttığı gürültülere rağmen, değişiklik paketi ne yargıyı denetim altına almayı ne de muhalefeti bastırmayı amaçlıyor. Tam tersine, demokratik sistemi gerekli denetim mekanizmalarıyla güçlendirmeyi, bireysel hak ve özgürlükleri genişleterek daha liberal bir ortam yaratmayı hedefliyor. Yunanistan, İspanya ve Yunanistan, 1980’li yıllarda diktatörlükten kurtulduktan sonra, askeri yönetim döneminden kalan anayasalarında değişiklik yaparak AB’ye girdi. Şimdi, doğru adımı atarak AB’ye girme sırası Türkiye’de…”

New York Times Bush döneminde terör zanlılarına yapılan işkencenin, şimdi bu zanlıların yargılanmasına engel oluşturduğunu yazıyor. Gazete, federal mahkemelerin terör zanlıları hakkında açılan birçok davayı reddettiğini hatırlatıyor;

“Zanlıların serbest bırakılması yönünde bir karar vermenin çok zor olduğu davalarda bile verilen kararlar, federal yargıçların çağdaş hukuk kurallarına ne kadar bağlı olduklarını gösteriyor. Yasal süreçlere gösterilen bu saygının, Amerika’nın yıpranmış itibarını yeniden kazanmasına yardımcı olacağını umuyoruz. Bush döneminde zanlıları sorgulayanlar da bu standartlara saygı göstermiş olsaydılar, Guantanamo’daki tutuklularla ilgili şüpheli davaların sayısı çok daha az olurdu. Hükümet de, meşru bir biçimde Guantanamo’da tutulan zanlılara karşı daha güçlü bir durumda olurdu.”

Wall Street Journal ekonomik krizin, tüketimin azalmasını ve tasarrufun artmasını sağladığını belirtiyor. Gazete, tüketicilerdeki bu yeni eğilimin Amerikan ekonomisini de güçlendireceğini vurguluyor;

“Ekonomistler, ekonominin düzelmesi için tüketicilere bel bağlanamayacağını vurguluyorlar. Amerika’nın yapması gereken şey, Brezilya ve Rusya gibi yükselen pazarlardaki potansiyelini kullanarak, mal ve hizmet ihracatına ağırlık vermektir. Ancak Amerika hala ihracata ağırlık veren bir yaklaşım için gerekli dönüşümü gerçekleştirmiş değil… Bunun en önemli nedenlerinden biri de, ekonomik anlayışın Amerikalı tüketicileri esas alması… Ancak zorunluluk, yaratıcılığı da beraberinde getirir. Amerika’nın yaşadığı ekonomik sıkıntılar, ileride ülkeyi daha güçlü kılacak gerekli değişikliklerin hayata geçirilmesini zorunlu kıldı. Ancak, yapılması gerekenler hala bitmiş değil…”

Washington Post devlet tarafından kurtarılan GM’in durumunu düzelttiğini ve kara bile geçtiğini kaydediyor. Ancak gazete, GM’in çok yakında gelirlerinin önemli bir kısmını emekli işçilere ayırmak zorunda kalacağını da ekliyor;

“GM’in hisse senetlerinden alan her yatırımcı, gelirinin bir kısmı zaten emekli işçilerine ayrılmış olan bir firmanın hissesini almış olacaktır. Emeklilerin maaşlarıyla ilgili bu sorun hala çalışan bir saatli bombaya benziyor. Eğer GM, şu an elde ettiğinin de ötesinde bir kar elde ederse, bu bomba patlamayacak. Aksi taktirde, en kötü senaryoyla, GM iflasa sürüklenecek Emeklilik Maaşı Teminat Fonu’nun müdahalesi kaçınılmaz olacak ve Fon’un kendi bütçesindeki açıklar nedeniyle Kongre, yeni bir kurtarma planını görüşmek zorunda kalacak. Bunları söyleyerek yatırımcılara tavsiyede bulunmayı amaçlamıyoruz. Amacımız, hala sorunlar yaşayan bir sektöre daha gerçekçi bakılmasını sağlamak ve bu sektörün vergi mükelleflerine bağımlılığını o kadar da kolay bitmeyeceği uyarısında bulunmaktır.”

XS
SM
MD
LG