Los Angeles Times Rusya’yla imzalanan yeni START antlaşmasının onaylanmasına karşı çıkan Cumhuriyetçi senatörleri eleştiriyor. Gazete, bu itirazın partizanca bir intikam anlayışından kaynaklandığını öne sürüyor:
“Cumhuriyetçilerin Rusya’yla nükleer silahların azaltılması amacıyla imzalanan yeni START antlaşmasına yönelik resmi muhalefeti iki yanlış varsayıma ve bir alakasız gerekçeye dayanıyor. Antlaşmanın incelenmesi için yeterli zaman olmadığını, Amerika’nın füze savunma sistemi çabalarına zarar verebileceğini ve taktik nükleer silahlardan bahsetmediğini savunuyorlar. Ancak bazı Cumhuriyetçi senatörlerin son günlerdeki açıklamaları asıl nedenin farklı olduğunu gösterdi. Ulusal güvenlik nedeniyle bütün Amerikan ordusu ve Cumhuriyetçilerin ağır topları tarafından desteklenen bu antlaşmanın partizanca bir kindarlık nedeniyle engellenmesi doğru bir tavır değildir. Siyasi ayak oyunlarına karşı olduğunu ve ülke savunmasının güçlendirilmesine savunan bir parti, kendisine leke sürecek bu tür davranışlardan kaçınmalıdır.”
USA Today, Kongre’nin topal ördek oturumlarında (seçimle yeni Kongre üyelerinin göreve başlayacağı tarih arasındaki çalışma dönemi) alışılmadık biçimde önemli kararlar aldığını kaydediyor. Gazete, START antlaşmasının ise siyasi çekişmelere malzeme yapıldığını belirtiyor:
“Topal ördek oturumlarının son önemli oylaması, nükleer silahların azaltılması için Rusya’yla imzalanan yeni antlaşmanın Senato tarafından onaylanması gibi, aslında sorun çıkartması beklenmeyen bir konuyla ilgili… Ancak siyasi çekişmeler nedeniyle bugünkü oylamanın sonucu büyük bir merak konusu haline geldi. Aslında antlaşma genelkurmayın yanı sıra, eski ve yeni yönetimlerin savunma ve dışişleri bakanları tarafından da destekleniyor. Buna rağmen, Senato’da konu tam bir siyasi malzemeye dönüşmüş durumda… Aslında Cumhuriyetçilerin tepkisi iki ayrı nedenden kaynaklanıyor. Birincisi Demokratların ordudaki eşcinsel yasağının kaldırılması konusunda bir oylamayı dayatması, diğeri ise antlaşmanın onaylanmasıyla Obama’nın zafer kazandığı izleniminin öne çıkacağı kaygısı… Oysa başkanlık yarışının galibi, insanların çoktan unutacağı bu konu tarafından belirlenmeyecek. Ayrıca Cumhuriyetçiler antlaşmayı onaylayarak sürekli muhalefet eden parti imajından kurtulacaklar.”
Washington Post, Beyaz Rusya’da hile karıştırıldığı belirtilen seçimlerin ardından muhaliflerin gösterilerinin de şiddetle bastırıldığını hatırlatıyor. Gazete Batının tepki gösterdiği olaylara Rusya’nın sessiz kaldığına dikkat çekiyor:
“Batı ile Rusya’yı birbirine karşı kullanmaya çalışan Lukaşenko, olayları Beyaz Rusya’nın iç işleri olarak gördüğünü açıklayan Moskova’dan destek alacağını umuyor. Ancak Batılı ülkeler, Lukaşenko’ya yaptıklarının bedelini ödetmelidir. Lukaşenko’ya ve önde gelen işbirlikçilerine yönelik yaptırımlar, artırılarak yeniden uygulanmalıdır. Başkan Obama da, Rusya-Amerika ilişkilerinin yeniden düzenlenmesi sürecinin Beyaz Rusya’yı da kapsaması için çaba harcamalıdır. Vladimir Putin yönetimi, bölgedeki emperyalist emellerine son vererek, değişime ayak kudurmayan bir rejimin dışlanması konusunda işbirliği yapmalıdır.”
Boston Globe, Wall Street’teki yöneticilerin bu yıl geçmişteki gibi yüksek ikramiyeler alamayacağını hatırlatıyor. Gazete, finans kuruluşlarındaki yöneticilerin bu konudaki şikâyetlerinin haklı olmadığını savunuyor:
“Geçmişte verilen yüksek ikramiyeler, Wall Street’teki yöneticilerin, kısa vadede yüksek kazanç elde etmek için başkalarının parasıyla yüksek riskler almalarına yol açmıştı. Bu da neredeyse Amerikan ekonomisinin çökmesine neden olacaktı. İki yıl önce, Wall Street uçurumun kenarından döndü. Siyasi destek ve kurtarma operasyonları sayesinde büyük firmalar ayakta kalmayı başardı. Eğer bu firmaların yöneticileri, yıllık ikramiyelerine kafayı takmaktan vazgeçerlerse, finans sektörüne destek veren vergi mükellefleri kendilerini daha güvende hissedecekler.”