2010 Transatlantik Eğilimler araştırmasını yayınlayan Amerikan Alman Marshall Fonu Türklerin batıdan uzaklaştığı yorumunda bulundu. Araştırma sonuçları Türkler’in Avrupa Birliği ve Amerika’ya yaklaşımında gerileme olduğu gibi, Türkiye’nin Ortadoğu ülkeleriyle hareket etmesi gerektiğini düşünenlerin sayısında ciddi artış olduğunu gösteriyor.
Ancak Amerika Dışişleri Bakan Yardımcısı Philip Gordon Türkiye’nin Batı’dan uzaklaştığı sonucunun doğru olmadığını söyledi. Raporun açıklandığı toplantıda konuşan Gordon, ‘Türk hükümetiyle yaptığımız görüşmeler neticesinde, Türkiye’nin Amerika, Batı ve AB bile yakınlığının devam ettiği sonucuna varıyoruz’ dedi.
Amerikan ve Avrupa kamuoyunu yoklamak amacıyla her yıl yapılan Transatlantik Eğilimler araştırmasında bu yıl Türkiye’yle ilgili olarak çarpıcı bir değerlendirmeye yer veriliyor: Raporda, “Türkiye’nin gittikçe artan bir şekilde doğuya yöneldiği” belirtiliyor.
Raporda şöyledeniyor: Türkler arasında uluslararası sorunlarla ilgili olarak Ortadoğu ülkeleriyle işbirliği yapılması gerektiğini düşünenlerin sayısı geçen yıla göre iki kat artmış; Avrupa Birliği’yle işbirliği yapılmasını düşünenlerin sayısı azalmıştır… Geçen yıla kıyasla Türkler, NATO’nun gerekliliğine, AB üyeliğine ve ülkelerinin Batı ile ortak değer¬lere sahip olduğuna daha az inanmaktadır.”
Kamuoyu yoklamasında bazı ilginç sonuçlar var: Geçen yıl Transatlantik Eğilimler araştırmasında Avrupa’da Amerikan Başkanı’na duyulan güvende çok ciddi bir sıçrama olduğu görülmüştü. Bu yılki Transatlantik Eğilimler raporunda Obama’nın 11 Avrupa ülkesindeki desteğini büyük ölçüde koruduğu görülmekte. Araştırmanın yapıldığı AB ülkelerinde neredeyse beş kişiden dördü (yüzde 78) Barack Obama’nın uluslararası politikalarını onaylamaktadır. Bu geçen yıla göre küçük bir düşüşü yansıtıyor.
Araştırmaya göre, Obama’ya duyulan güvende en dramatik düşüş Türkiye’de görüldü. 2009 yılında yüzde 50 olan güven oranı 2010 yılında yüzde 28’e geriledi. Ancak bu rakam yine de Başkan George Bush için 2002 ila 2008 yılları arasında ifade edilen rakamdan daha yüksek.
Araştırmada, Türkler’e, Türkiye en yakın kiminle işbirliği yapması gerektiği sorulmuş. Bu soruya Türklerin yüzde 34’ü “yalnız hareket etmeli;” yüzde 20’si “Ortadoğu ülkeleriyle hareket etmeli;” yüzde 13’ü “AB ülkeleriyle hareket etmeli;” yüzde 6’sı “Amerika’yla hareket etmeli” şeklinde yanıt vermiş. Geçen yıla kıyasla, Ortadoğu ülkeleriyle işbirliği yapılması gerektiğini düşünenlerin oranı iki kat arttı.
Kamuoyu yoklamasında Türkler’in bazı uluslararası konularda batılılardan farklı düşündüğü de görüldü. Örneğin, İran’ın nükleer silah edinmesinden kaygı duyan Türkler’in oranı yüzde 48. Bu oran Amerika’da yüzde 86; Avrupa’da yüzde 79. NATO’yu gerekli bulan Türklerin oranı yüzde 30; Türkiye’nin Batı’dan çok farklı değerleri olduğunu ve Batı’nın parçası olmadığını düşünenlerin oranı yüzde 48. Araştırmaya göre, Türkler’in yüzde 45’i serbest piyasa ekonomisinin vatandaşlar için iyi olmadığını düşünüyor.
2004 yılında Türk kamuoyunun yüzde 74’ü Avrupa Birliği üyeliğinin Türkiye için iyi olacağını söylerken, bu destek 2010 yılında yüzde 38’e gerilemiş.
Amerikan Alman Marshall Fonu, bu sonuçlardan ve son olaylardan yola çıkarak şu sonuca varıyor: “Batı ile ittifak oluşturma konusunda açık görüntü ortaya koymayan Türkiye, dış ilişkiler anlamında gittikçe daha zor öngörülebilen bir yönde ilerlemektedir ki; bu da Amerikan ve Avrupa liderlerini gelecekte güven duyacakları bir kaleden mahrum bırakmaktadır.”
2010 Transatlantik Eğilimler raporunun kamuoyuna açıklandığı toplantıda Amerika Dışişleri Bakanlığı’nın Avrupa ve Avrasya işlerinden sorumlu yardımcısı Phil Gordon bir konuşma yaptı. Gordon, Obama yönetiminin Avrupa’da destek bulmaya devam etmesinin memnuniyet verici olduğunu söyledi, bunun Amerika’nın liderliği ve neticesinde uluslararası sorunların giderilmesi açısından önemli olduğu vurguladı.
Phil Gordon, Türkiye’nin batıdan uzaklaştığı değerlendirmesinin doğru olmadığını söyledi: “Türkiye’nin batıdan uzaklaştığını söylemenin doğru olduğunu düşünmüyorum. Türkiye çok dinamik bir ülke, çok şey oluyor. Türkiye’nin uzun zamandır çeşitli kimlikleri olmuştur, Ortadoğu’da çıkarları vardır. Bizim Türk hükümetiyle çalışmalarımız neticesinde, bizimle, batıyla yakın bir ilişki içinde olmak ve Avrupa Birliği’ne üye olmak istedikleri sonucuna varıyoruz.”
Phil Gordon Türkiye’de kamuoyu nezdinde daha fazla çalışılması gerektiğin söyledi. Gordon, Amerika’yla Türkiye’nin sıkça görüşmelerde bulunduğunu, tarafların görüşlerini açıkça ifade ettiğini, zaman zaman görüş ayrılıkların olabileceğini, ancak ortak çıkarlar ve ortak politikalar bulunduğunu söyledi.
Bir gazetecinin Türk Amerikan ilişkilerinin model ortaklık olarak nitelenip nitelenemeyeceğini sorması üzerine Gordon, Amerika’nın Türkiye’yle model ortaklık kurma arzusunun devam ettiğini kaydetti. Gordon, Amerika’nın Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğini desteklemeye devam ettiğini vurguladı.
Transatlantik Eğilimler, Amerikan ve Avrupa kamuoyunu yoklayan kapsamlı yıllık bir araştırmadır. Araştırma, ABD ve Bulgaristan, Fransa, Almanya, İtalya, Hollanda, Polonya, Portekiz, Romanya, Slovakya, İspanya, Türkiye ve Birleşik Krallık olmak üzere 12 Avrupa ülkesinde, 1 Haziran - 29 Haziran 2010 tarihleri arasında yapıldı.
Raporun Türkçe özetine ulaşmak için tıklayın.
Transatlantik Eğilimler Direktörü Dr. Zsolt Nyiri Amerika'nın Sesi'nin sorularını yanıtladı: